YARDIM BEKLEME VE İSTEME

• 25 Temmuz 2021 Pazar 10:11:59

Allah’ın dışındaki varlıklar sadece Allah’ın yarattıklarıdır. Allah’ın dilemesiyle var olmuşlar ve Allah’ın dilemesiyle varlıklarını devam ettirmektedirler imanı veren, şifayı ve rızkı veren, güldüren, ağlatan, başarıya ulaştıran sadece Allah’tır. Allah’ın dışındaki varlıkların kendilerine ait bir güçleri yoktur. Kendilerine bile yardım edemezler onlarda Allah’a muhtaçtırlar bu sebeple Allah’tan değilde başkalarından örneğin; şeyhlerden, gavslardan, nebilerden, resullerden yardım istemek, Allah’a güvenmeyip sebeplere aracılara, insanlara güvenmek, Allah’ın yarattıklarını Allah’tan bağımsız bir güç , irade ve etki sahibi görmek demektir ki bu apaçık şirktir. Allah’ı bırakıp da kullarından yardım bekleyenlerin düştükleri sapkınlık Yasin Sûresi 74-75. ayetlerinde şöyle geçmektedir:
Kovulmuş Şeytandan Rabbime Sığınırım
Rahman ve Rahim Allah’ın Adıyla
Yardım görürler umuduyla, Allah’tan başka ilahlar edindiler. Onların (o ilahların) kendilerine yardım etmeye güçleri yetmez; oysa kendileri onlar için hazır bulundurulmuş askerlerdir. (Yasin Suresi, 74-75)
Ayetlerden de anlaşılacağı üzere bu tür beklentilerle sahte ilahlara güvenip dayananlar bunların kölesi haline gelmektedirler bu insanlar geleceklerini güvence altına alabilmek için Allah’ı unutup da Allah’ın yarattıklarını razı etmeye çalışırlar Allah’tan başkasından medet uman bu cahil insanlar hem beklentilerinin karşılığını görmezler hemde putlarının emrinde zillet ve aşağılanma içinde ömür geçirirler Allah Hac Sûresi 73. ayetinde insanların tıpkı kendileri gibi aciz birer kul olan diğer varlıklara kulluk etmelerinin anlamsızlığını şöyle açıklamaktadır:
Ey insanlar, (size) bir örnek verildi; şimdi onu dinleyin. Sizin, Allah’ın dışında tapmakta olduklarınız hepsi bunun için biraraya gelseler dahi gerçekten bir sinek bile yaratamazlar. Eğer sinek onlardan bir şey kapacak olsa, bunuda ondan geri alamazlar. İsteyende güçsüz, istenende. (Hac Suresi, 73)
Gerçektende Abdulkadir-i Geylani ve yardım istenen diğer putlaştırılan kişiler bir sinek hatta bununda daha küçüğünü yaratamazlar ve sinek onlardan bir şey alsa örneğin bir sivrisinek kanlarını emip alsa bu kanı bile tekrardan yerine koymaya güç yetiremezler. Allah’tan başkasından medet uman(himet dileyen), Allah’tan başkalarına rağbet eden, onlardan merhamet dilenen, onlara güvenen bir kişi umduklarına asla kavuşamaz ve bu nedenle hayatı boyunca, özelliklede zor anlarında büyük bir boşluk sahipsizlik ve terk edilmişlik hissine kapılır. Yalnızca Allah’a güvenip dayanan, yalnızca Allah’a kulluk edip yalnızca Allah’tan yardım isteyen müminlerse nimet, İzzet ve şeref içinde bir ömür sürerler bunlar, Allah’ın Kur’an’da bildirdiği gibi "iman edenler ve kalpleri Allah’ın zikriyle mutmain olanlardır." Kalbi Allah’ın zikriyle mutmain yani tatmin olmuş bir mümin, başka hiçbir şeye muhtaç olmaz. Zira olabilecek en büyük şerefe kavuşmuştur. İnsanlar Kur’an’dan uzaklaştıklarından her an Allah’a yönelip samimi bir şekilde istemek yerine türbelere gitmekte orada yatan kişinin hürmetine veya yaşayan birisinin örneğin şeyh veya evliya dedikleri birisinin hürmetine bir şeyler isteyerek bunları Allah’la kendileri arasında aracı yapıp onları Allah’a şirk koşmaktalar ve muskaların ve diğer şeylerin kendilerine bir faydası olacağını zannetmekteler müminler sadece Allah’ı veli edinirken, inkârcılar ve müsriklerse şeytanı veli edinmektedirler şeytanı veli edinmekse Allah’tan başkasından medet dilemekle, türbelerdekilerin ya da yaşayan birisinin hürmetine Allah’tan yardım istemekle şirk koşmak ya da diğer şirklerle ve şeytanın emirlerine uymakla yani Kur’an ’a aykırı hareket etmekle, Allah’ın sınırlarını tanımamakla ve Allah’ı anmamakla olur.