- 388 Okunma
- 1 Yorum
- 2 Beğeni
ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI
SÜRDÜR SANATI
(KEEP UP)
Daha önce Divan edebiyatında da buna benzer sanatlar olsa dahi tam anlamı ile Çağdaş edebiyata nüks etmediğinden dolayı, yeni ve Çağdaş edebiyatı daha ileriye taşıyacak bu sanat dalının, edebiyata renk katma açısından iyi olacağına kanaat getirdiğim, iki edebiyat sanatı ile sizi tanıştırmak istiyorum.
Edebiyat dünyası ile tanışık olan arkadaşlarımız iyi bilirler ki, Divan Edebiyatı denilen inanılmaz güçlü ve dünyada eşine rastlanmamış kalıplarla kurallarla yazılan Gazel, Kaside, Mesnevi, Murabba vs. birçok türdeki eserin örnekleri günümüzde mevcuttur. Sürdür Sanatı, Divan edebiyatındaki bazı sanatlara Tahmis, Muhammed gibi veya fars edebiyatındaki tezhil ve hezil’den etkilenerek ele alınan Nazire sanatı gibi örneklere benzerlik gösterse de Çağdaş edebiyata farklı bir şekilde giriş yapan yeni bir edebi sanattır.
Sadece Türk edebiyatının değil tüm dünya edebiyatını içerisine alan geniş kapsamlı bir sanattır.
Eserin başka bir yazar veya yazarlar tarafından herhangi bir türden (hikaye, deneme, roman,şiir vs.) başka bir türe geçiş yaparak eseri devam ettirmek suretiyle tamamlanmasına denilir.
Açıklama;
Bir yazar herhangi bir sebepten dolayı bir eseri yarım bırakmış olabilir. bu eser şiir hikaye vs. gibi bir edebi tür ise ona başka bir tür ile mesela hikayenin bir kısmının şiir ile tamamlanması veya şiirin hikaye ile devam etmesi ve bu iki türünde eseri tamamlamaya yardımcı olması için başka yazar veya yazarlar tarafından devam etmesidir. Eserin ana fikri önemlidir ve ilk yazarın yazdıklarına uyum sağlanarak ilerleme gösterilmelidir.
Örnekler;
Amerika, Franz Kafka’nın yazmaya başladığı ilk romandır. Fakat yazar, 1911 yılının sonundan 1914 yılına kadar aralıklarla üzerinde çalıştığı ve Der Verschollene (Kayıp Kişi) başlığını vermeyi düşündüğü kitabının, yalnızca ’Ateşçi’ başlıklı bölümü 1913 yılında ayrı bir öykü olarak yayınlayabilmiştir. Franz Kafka’nın ölümünden sonra, Karl Roßmann adlı on altı yaşındaki Avrupalı bir göçmenin, yaşadığı yerde adının karıştığı bir skandaldan kaçmak için New York’a gidişini ve bu süreçte yaşadıklarını anlatan bu romanı, Max Brod tarafından 1927 yılında Amerika başlığıyla yayınlamış. (Alıntı)
Albert Camus’nun ölmeden önce üzerinde çalıştığı otobiyografik roman olan İlk Adam’ın eksik el yazması, ölümüne neden olan kazanın olduğu yerde bulunmuş. Yazarın kızı Catherine Camus, daha sonra kitabın el yazması metnini düzenlemiş ve 1995’te yayımlamış. İlk Adam’ın okura ulaştırılması, tüm dünyada 1994 yılının en büyük yazın olayı olmuş; kitap benzerine az rastlanır bir ilgi görmüş.(Alıntı)
Edwin Drood’un amcası John Jasper’ın öğrencisi Rosa Bud’a olan aşkını anlatan roman, Dickens’in ölümü sebebiyle bitmemiştir ve bu yüzden hikâyenin sonu bilinmemektedir. Otoriteler tarafından klasik anlamda ilk ’gerçek’ polisiye roman sayılan Edwin Drood’un Gizemi’nin yarım kalmış olması kitabı gerçek bir gizem haline getirmiş. Aradan geçen bir buçuk asır boyunca kitap hakkındaki tartışmalar hiç hız kesmeden günümüze kadar sürdü. Farklı yazarlar tarafından yazılan ’devam’ metinlerinin sadece tanınmış olanları bile 150’den fazladır. (Alıntı)
GENİŞLETME SANATI
the art of expanding
Bir edebi eserin arasına başka bir yazar tarafından bölümler eklemek suretiyle genel yapısını bozmadan eserin kelime sayısını çoğaltma sanatına genişletme sanatı denilir.
Açıklamalı Anlatım ;
Bir şiirin kıtaları arasına aynı tür kafiye yapısı hece ölçüsü vs bozmadan kıta eklemek suretiyle Şiirin genel yapısı ve anlamını bozmadan eklemeler yapmak veya hikaye, deneme roman vs. Eserin bağlayıcı özelliği ve ana fikrini bozmadan araya paragraf veya bölümler eklemek suretiyle yapılır.
Örnek;
Gün olur ki ne gökyüzü para eder,
Ne deniz kenarı, ne bağlar bahçeler.
Gün olur ki ne kız ne rakı ne şiir, Hiçbir sey insanı sarmaz, kandıramaz;
Her çeşmeden boş döner, elindeki tas.
"Gün olur ki, saplanır aklına bir düşünce,
Çıkarsan çıkaramazsın kalsa zarardır bilirsin,
Gün olur talihin küskünlüğünü,
Anlarsın anlatamazsın, "
Gün olur ki çıldırmak içten değildir.
Cahit Sıtkı Tarancı
YORUMLAR
Yahya Kemal Beyatlı da sürdür sanatına bir örnek midir?
Hayatında sadece dergi ve gazetelerde yazmış ama öldükten sonra kitapları yayımlanmış.
Anmışken şiirini paylaşmak istedim 😌
"Dönülmez akşamın ufkundayız.Vakit çok geç;
Bu son fasıldır ey ömrüm nasıl geçersen geç!
Cihana bir daha gelmek hayal edilse bile,
Avunmak istemeyiz öyle bir teselliyle.
Geniş kanatları boşlukta simsiyah açılan
Ve arkasında güneş doğmayan büyük kapıdan
Geçince başlayacak bitmeyen sükunlu gece.
Guruba karşı bu son bahçelerde, keyfince,
Ya şevk içinde harab ol, ya aşk içinde gönül!
Ya lale açmalıdır göğsümüzde yahud gül."
Selamlar.
İsabella tarafından 18.7.2021 17:03:58 zamanında düzenlenmiştir.
mavitükenmez
Yahya Kemal'in eserlerine başka bir yazar mesela siz ekleme yaparak devam ettirirseniz o zaman Sürdür (keepup) oluyor. Tamamlanmış dahi olsa bir mısra veya bir dize ile ekleme yapılırsa başka bir yazar veya şair tarafından eser devam ettirildiği için keepup olur.