Vaat Edilenler

• 18 Temmuz 2021 Pazar 00:40:59

Kiminin elleri yoktu
kimi ise yüzlerce el ile gezerdi
yaratılmışlığın o derin hüznü
ve
ölümlü olmanın verdiği müthiş güvensizlik besliyor zamanı
zaman dediğin ölümlü ölümsüz herkesi değiştirir Orianna diye bedenindeki zincirleri koparmaya başladı Madara .

Binlerce yıl belki de milyonlarca yıldır bu zincirler beni hapsetti beni boğdu ve yaktı burada. Bana bak Orianna artık Tanrınıza itaat etmekten tamamen vaz geçtim.
Her çağda bambaşka isimler verdiniz bana bambaşka günahlar yüklediniz, siz çaldınız ben suçlandım , siz öldürdünüz ben sebeptim , siz kıydınız ben aklınızı çelendim , siz aldattınız ben nifak sokan oldum.
Ahhhhhhh, ne kadar da komik sırf birileri sizleri yaratırken malzemeyi fazla kaçırdı diye ben suçlandım bile isteye.
Kader yazıldı kalem kırıldı sürgün olundum neden. Sırf tüm yaratılmışlığa zarar verecek olan insanlara secde etmedim diye. Oysa ben ondan başkasına secde etmekle yükümlü değildim.
Çocukları arasında ayrım yapan bir ebeveyn evladı hayırsız diye nasıl söylene bilir.
Belki de pişman olmuştur , Tamam tamam gülme pişman olmak gibi kavramlar bizler gibi acizler için geçerli.
Sen Orianna yıldızların katili evrenler yok eden evrenler titreten melek sen bile bu haksızlıktan haberdarsın. Ben isyan etmedim ben sadece hakkımı aradım, Hangimiz kardeşini öldürdü Orianna Hangimiz planlar yapıp bebeklere kıydı ve hangimizin arzuları için küçük büyük canlılar ayırt etmeksizin yok ederek evrene yayıldı.
Hangimiz iyiliğin ne olduğunu bilirken kötüyü seçtik, hangimiz onun adıyla çalıp çırptık. Bakma bana öyle beni öldüremezsin çünkü ben vaat edilmişlerin en güçlüsüyüm aslında vaat edilmişliğim olmasa bile beni sadece o öldürebilir.
Benim cezam ne sürgünlük nede onun sevgisini kaybetmek değil benim cezam gün be gün secde etmediklerimin çirkinliklerini görüp haklı olduğumun farkına varmak ve bir şey yapamamak.

Harut ve Marutu hatırla Orianna , Lilith i hatırla onlar başaramadı belki ama ben başaracağım Babil kulesini yapan bu soyun kökünü kurutacağım.
Tanrısı için kuleler dikip kim merdivenlerinde çocukları öldürür Orianna.

Yakında evrenler iç içe geçecek ve onun artık buraları umursadığını düşünmüyorum hatta yaşayan tüm canlılar için kıyametin başladığına eminim. Orianna çöpte büyüyen çiçek ne kadar güzel olursa olsun çöptür. Kirlenmiş her tohum daha fazla sorundan başkası değil, insanlık bu evrende kaybetti başkalarında da kaybedecek.
Belki de dünyalar ve evrenler birer zindan ve insanoğlu hem tutsak hem gardiyan onları yaşamdan azat etmenin vakti gelmiş olacak ki bu zincirler yok oldu senin sayende .

Kanatları kırılmış bir halde elindeki kılıcı sıkıca tutmaya çalışan yıldız ışığının meleği Orianna karşısında ki şeytana titreyerek bakıyordu. Ondan korkmuyordu aslında öfkeliydi yaratılışı itibariyle duyguları olmayan bir varlığın hissettiği bu öfke isyan etmekle eşdeğer di.
Çok uzun zaman önce bu şeytan henüz ilk adıyla çağrılırken ve sürgün edilmemişken buna benzer bir şeyler hissetmişti. İlk kez güçlü olmayı değil de aciz bir varlık olsa nasıl olurdu acaba diye düşündüğü günlerdir o vakitler.
Aklından geçen yaratıcıdan af dilemekti o zamanlar, tabi ki kim bilebilir di bu şeytanın isyan ederek kovulanlardan olacağını. O muhteşem sürgün gününde Orianna aslında duygu denen şeyin ne kadar ağır ne kadar zor olduğunu anlamış ve köşesine çekilmişti. O kara günlerden sonra beklemişti ancak ikinci büyük sürgün günü geldiğinde sadece güçlenmek için çalışmış olabilecek en iyi öğrencilerden biri olmuştu.

İlk çağlarda yaratıcı çocuklarını birebir izlerken tüm ceza görevlerine gitmek için en ön sıralarda bekleyenlerden biri Oriannaydı, sonra bir gün yine bir kavmi toprağa ve küle boğarken ona verilen görevi abarttığını fark etti. Elbette yaratıcı için bu önemli değildi zira İnsanlar ne ilk nede son kez ona isyan edip ceza almıştı.

Orianna ise değişmekte olduğunu fark etmişti. Duygulara kapılıp isyan edenlerden biri haline gelmemek için yıldızlara ol almayı ve evreni gezmeyi istemişti bu isteği kabul edildiğinden beri uçsuz bucaksız evrende yaratıcının mükemmel sanat eserlerini izleyerek bastırıyordu içindeki sesleri. Gel zaman git zaman her şeyin ortasında dikkatini çeken bir boşluk gözüne çarpmıştı.

Ne olduğunu bilmeden uçtuğu boşluğun bu lanetli o varlığın hapsedildiği yer olduğunu nasıl bilebilirdi ki.
Bilmeden de olsa evrende ki en büyük günahlardan birini işlemişti ilk isyan eden ve ilk kan dökenle beraber anılacaktı adı artık ilk mahkumu serbest bırakan melek.
Orianna içten içe acı acı gülüyordu ey Tanrım biliyordun değil mi, benim içimdeki sesleri benim asıl cezam buydu değil mi. Çocuklarının arasında en kısmetsiz benim ne olduğunu bilmeden sessizce sürüklendim ve işte buradayım düşeceğim göklerden öyle böyle düşmek olmayacak elbette bu.

Orianna elinde ki kılıcı daha da sıkı tutup karşısında ki şeytana bağırdı
- Biliyorum seni yenemem hatta daha en güçlü halinde bile değilken sana denk olamam ama elimden geleni yapacağım bu kılıç seni kesecek ben seni burada ne kadar uzun tutarsam o kadar iyi olacak. Sen de biliyorsun benden ve senden çok daha güçlü olanlarda var.

Önünde kan kaplı beyazlığa bakan Madara bedenindeki son kalan zincirleri de boşluğa fırlatarak olduğu yere bağdaş kurdu. Karşısındakinin son bir saldırı için hayat özünü yakacağının farkındaydı tam gücünde olmasa dahi ona zarar vermesi çok zordu bu kadının. Zaten yaratılmışlar arasında ona zarar verebileceklerin sayısı bir elin parmaklarını geçmezdi. Sonra aklına geçmişten bir anı geldi bu varlığın duyguları olduğunu anlamıştı eskide elbette isyan hadisesi sonrası bunlar uzak birer anı olmuştu. Sesini öfkeden arındırarak meleğe seslendi.

- Hey Orianna bırak o kılıcı seni öldürmeyeceğim hayat özünü yakman da bir işe yaramaz beni öldürme ihtimalin yok. Üstelik biliyorum duygulara sahip olduğunu eziyet etme kendine sana bana katıl demiyorum hatta seni iyileştireyim ve yoluna git beni hiç görmemiş gibi davran.
- Sana kim inanır Aldatıcıların en aldatıcısı adına sahip olan sen beni kandıramazsın
- Evet doğru ben bu şekildeyim mizacıma uygun bir isim bu, peki beni bu mizaç ile yaratan kim. Mesela sizler duygulara sahip olmadığı söylenenler sizlerin de duyguları var biliyorsun hadi sen yok sayıyorsun peki ya Harut ve Marut onlar nasıl isyana düştü. İnsanlığın günahlarına nasıl kapıldılar.
- Bunlar yaratıcıların yaratıcısının planları dahilindeydi
- Ah demek öyle insanlığın düştüğü hataya düşüyorsun demek
- Plan yapmak belli kurallar çerçevesinde oyalanmak sence onun için gerekli mi hahahaha hepiniz aynı hatadasınız.

Şeytanın derin kahkahası Oriannanın kulaklarında tekrar ve tekrar yankılanıyordu fiziksel olarak imkansız olan bu yankı Oriannanın aklının ona oyunuydu.

Kılıcı biraz gevşetti aklına bir fikir gelmişti belki de olurdu kesebilirdi onu ama yaklaşmalıydı dibine kadar. Zihninde sesler dolaşırken Şeytanın sesi tekrar duyuldu

- Boşuna plan yapma Orianna kendini öldürtme bana boşuna bir ölüm olur bu. Biliyorsun değil mi Elma mevzusunu. Senin elmaların hiç olgunlaşmadı, olgunlaşamadı. Düşünsene ben sürülmemiş olsam sence bizim aramızda neler olurdu. İnsanları uzunca süre izlediğine eminim, Tatmak istedin değil mi acıyı, arzuyu, nefreti, hüznü, sevgiyi, aşkı , günahı kim tatmak istemez ki. Ben duygusuz yaratılanlardan olmadığım için isyan ettim oysa sen. Duygusuz olan sen şu anda öfke içindesin eğer duygularına yenilmemiş olsan çoktan saldırmıştın bana.

- Hayır ben sadece sana en çok zararı nasıl verebilirim diye düşünüyorum

- gel o zaman sana asla saldırmayacağım kes boynumu bekliyorum hadi

Madaranın kendine olan güveni ve kibrinden haberdar olan Orianna onu gaflette olduğunu anlamıştı ve bu gaflet kurtuluşuna sebebiyet verebilirdi. Hiç beklemeden kılıcı daha da sert tutup Madaranın boynuna saplamak için harekete geçti. Saldırısının olabildiğince güçlü olması için yaşam özünüde yakıyordu.
Kılıç Madaranın boynuna ulaştığında Orianna bileklerinde bir ağırlık hissetti ve dudaklarında bir çift dudak ne olduğunu dahi anlamadan. Dudakları Madara tarafından sahiplenilmeye başlamıştı.

Bir zaman sonra Orianna öfke ve utanç içinde ağlayarak çığlık atarken Madara ona sarılarak soğuk bir ses tonuyla kulağına fısılda dı.
- Artık biliyorsun dudaklarımın tadını ve eskisinden daha çok duyguya sahipsin hala beni öldürmek istiyor musun.

O sırada

Evrenin uşsuz bucaksızlığında bir yıldız birden bire Süpernova aşamasına girip çevresine ölüm kusmaya başlamıştı.

-Oriannaın yıldızı değil mi şu parçalanan Uriel

-evet o

-ne olmuş olabilir sence

-bilmiyorum bir karadeliğe atlamış olabilir

- onu karadelikler öldüremez ki, yaratıcıya haber vermeli miyiz sence

- onun haberi zaten vardır, üstelik Orianna değil sen yada ben parçalansak ne olur ki

-haklısın

- Yeri gelmişken kendine eskiden Tanrı diyen şu Zeus Gaia Uranüs gibilerin evrende gezinmesine neden izin verildi. Her an bir başka dünyaya yerleşip tekrar Tanrıcılık oynaya bilirler. Biliyorsun ki onlar ilk yol göstericilerdi ancak güç sarhoşluğuyla delirip kendilerini İlah saymaya başladılar. Üstelik aralarında gerçekten çok güçlü olanlar var.

- Onlar da zaman vaat edilenlerden aslında onlara oldukları yerleri yönetme hakkı verilecekti ancak ilk günahkar onların bu aşırı arzularını fark edip onların sürülmesine sebep olmuştu. Belki de onun hapsedildiği yeri arıyorlardır kim bilir.

Azrail görevi olan ruhları toplama işine dönerken Evreni gözlemeye devam etti Orianna nın yıldızın parçalanmasını umursamadan.

Zeus yıllar sonra azat edilmiş bir halde kavmi ile beraber güç topluyor aynı zamanda ışık getirenin zindanını arıyordu. O zincirli iken onu öldürebilirse güçünün bir kısmına sahip olabilirdi.
Üstelik eğer bu güç eline geçerse bu boyutu halkıyla beraber tekrar yönetme hakkına sahip olacaktı zira söz verilmişti ona.
Yapması gereken kendinin ve halkının gücünü ispatlamaktı. Lusiferi arasa da evren boyu bulduğu güçlü varlıkları yok ederek daha da güçleniyordu ve karşısında şimdi yeni bir düşman vardı Arafın oğulları ve kızları.

Büyük kaos kapıdaydı ve Yaratıcı bu kez taraf tutmayacaktı

İnsanoğlu en çok zarar görecek olandı ancak hala kahramanlar çıkararak kendilerini ispat etme yetenekleri vardı.
Hapsedilenler salınmıştı
Elçiler diz çökmüştü
Melekler ne olduğunu dahi anlayamıyordu
Orianna günaha bulaşmıştı binlerce yıllık perhizi bozulmuştu Madarayı öldüremez ama belki ehlileştirebilirdi...