- 727 Okunma
- 2 Yorum
- 0 Beğeni
KADINLAR DA MAĞDURU OYNAR
Ben bu yazıya Zeynep hale babus hanım efendinin yazmış olduğu^^ah şu bazı kadınlar^^ yazısına bir eleştiri olarak Yazmaya başlamıştım ki baktım eleştirim çok uzadı bari kendi sayfamda yayınlayacağım bir yazı haline getirip anılarım kısmında neşredeyim aynı zamanda Zeynep hanımın düşüncelerine bir katkı sunması açısından yazdım.
Zeynep hanım
Yazdıklarınızdan konu hakkında oldukça deneyimli ve bilgili bir kadınsınız diyebilirim.
Muhakak ki gönül ilişkilerinde bir çok hanım mağdur olmuştur.
Bu yaşanılan magduriyetlerin sadece kadınlar için geçerli olduğuna söylemek doğru olmasa gerek.
Hepimiz insanız yanlışlarımız ,hatalarımız olabilir bu durum sadece erkeklere has bir şey değildir.
İzninizle Yazınıza bir katkı sunmak babında yaşadığım bir anımı anlatmak isterim.
İsmini vermek istemediğim bir şiir ve edebiyat platformunun Akdeniz kıyısında küçük bir şehirde düzenlediği Aktivitelerine katılmak üzere inşaatçı bir arkadaşımla kendisine ait özel arabası ile yola çıktık.
Yolumuzun üzerinde bu inşaatçı arkadaşımın uğraması gereken fabrikalara uğradık işlerini gördü sonra menzilimizi davet edildiğim bu şiir etkinliğinin yapıldığı yere doğru çevirdik.
Yolda arkadaşımın pek edebiyat ile alakası olmayışından ve o tip ortamları bilmediğinden dolayı uyarılarım oldu kendisine nasıl davranması konusunda .
Gerçi benim de katılacağım ilk etkinlikti ama iyi kötü sanaldan tanıdığım ve bildiğim bir kadro katılacağı için kendimi olaya çok yabancı görmüyordum.
İnşaatçı arkadaşımı davranışları konusunda iyice tembihledikten sonra etkinliğin yapılacağı yere vardık .
Vardık varmasına ama ortamı ilk görüşte ben bir şok geçirdim inşaatçı arkadaşıma baktım;Bıyık altından gülerek ortamda ki katılımcıları süzerken edebiyat ha diyordu.
Küçük bir tanışma faslından sonra .
Yol boyunca arkadaşıma yaptığım uyarıların bir anlamının olmadığını anladım.
Katılımcı bayanların bir kaçı dışında hepsi abiyelerini giymişler ortam podyum gibiydi ve birazdan tekne ile oldukça rüzgarlı bir denize açılacaktık.
Nasip oldu Ak denizin hafif dalgalı ama oldukça rüzgarlı sularına açıldık malum ismini vermediğim platformunun katılımcıları ile.
Denize açıldıkça ortam edebiyattan iç çamaşır defilesine dönüşmeye başladı.
Frikikler,şiirler,iç çamaşırlar,dil bilgisi ,dekolteler divan edebiyatı,degajeler uyaklar kafiyeler her şey biri birine girdi.
Aman ALLAH,IM ben böyle bir manzarayı daha önce hiç görmemiştim,daha fenası bizim inşaatçının ağzı kulaklarında bana dönerek pancar gibi kızarmış yüzüme bakarak.
İnşaatçı:
Sen emin misin buranın edebiyatla alakalı bir yer olduğuna diye sorusuna verecek bir cevabım olmadı.
Defile olayı tekne etkinliği bitene kadar devam etti,rengarenk iç çamaşırlar eşiliğinde;Benim de inşaatçı yı zapt etmem zor olmuştu.
Derken kaç vakit geçti bilmiyorum ,tekne sahile yanaştı selametle ayaklarımızı bastık karaya
Etkinliğin ikinci aşamasında otele gidilecek havuz başında Şiirler okunacak isteyen geceyi orada geçirecek isteyen de izin alıp yoluna gidecekti.
İyi tamam dedik otele doğru yola çıktık .
Küçük butik BİR otele vardık ,havuz başında sandalyeler masalar hazırlandı oturduk konuştuk şiir ve edebiyatla alakalı söyleşiler yaptık.
İnşaatçı Otuz iki dişi dışarıda gülen bir yüz ile ,
Selçuk gece burada kalalım ben bu gece oda oda dolaşırım kendime ,diyerek gülüyordu.
Her neyse akşama doğru ben kalkalım dedim oradaki katılımcı arkadaşlara yerimden doğruldum nezaketen İnsanlara hatır muhabbeti yaparak kapıya yöneldim .
Bu arada Arkamı kolluyorum İnşaatçı arkadaş geliyor mu diye o da arkamdan gelmek istemeyen adımlarını zorlayarak yürüyordu peşim sıra.
Otelin iç kapısında bizi gitmekten vazgeçirmek için uğraşan bir kaç kadın vardı .
Kolumu tutan bir hanım çok ısrar etti ben hayır gitmeliyiz deyince beni bırakıp inşaatçının koluna yapıştı.
Kadın:Lütfen gitmeyin bu gece burada kalın sözleri kadının ağzından dökülürken bizim amele benim gözlerime bakıyordu;Bırak ta bu gece bir kaç bina dikeyim buraya dercesine.
Kafamı sağa sola sallayarak olumsuz işareti verince bizim mütahit mecbur benimle birlikte oteli terk etti.
Altı yüz km yol boyunca inşaatçı ağzıma sıçtı senin de edebiyatının da şiirinin de diye .
Etkinliğe giderken yol boyunca yaptığım uyarı ve telkinlerin intikamını alıyordu off dönüş yolu da bir türlü bitmiyordu.
Kazasız belasız vardık memlekete gecenin üçün de eve nasıl girdiğimi bilmiyorum .
Sonraki günlerde inşaatçı arkadaşım bu etkinlik üzerinden benimle çok dalga geçti.
Bana sezdirmeden nasıl olmuşsa bizim Mütahit katılımcı iki bayanla bir şekilde iletişime geçmiş bir kaç vakit sonra bu arkadaşım Fetiye de bu bayanlarla beraber bir kaç bina dikmişler.
Arkadaşımın dediğine göre ona tecavüz etmişler aklolLüyken (BANA MAĞDURU OYNUYOR)
Gelelim Zeynep hanımın yazısına
Yukarıda ki yazım da ki abiyeli karekterler o rüzgarlı serin Ak deniz gününde neler olacağını neler yaşanacağını herkesten iyi biliyorlardı.
Abiyeli bayanlardan birine gördüklerimi yazdım cevabı şu oldu iyi ya gözleriniz bayram etmiştir.
İnanın Zeynep hanım gönül ilişkilerinde bu işin kadını erkeği yoktur sizin o mağdur olarak gördüğünüz bayanların bir çoğu yaşanılan gönül süreçlerini çok ama çok iyi bilirler.
Gerçekten mağdur olan bayanlar yok mudur elbette ki vardır ama (yazınızda sözünü ettiğiniz) bacak arası diye tabir ettiğiniz muhabbeti sadece erkekler yapmıyor. (YERİ GELİYOR KADINLAR DA MAĞDURU OYNUYOR)
13/07/2021
YORUMLAR
Merhaba Selçuk Bey, özgün anı-öykünüzde günümüzden memleket manzaralarını okumak bir hoş oldu."
Abiyeli bayanlardan birine gördüklerimi yazdım cevabı şu oldu iyi ya gözleriniz bayram etmiştir"cümlenizle güldürdünüz beni
Esin periniz hep sizinle olsun.
Yine de bir yazımda anlatıp görsel olarak yeni Alman kabinesinin yarısının kadın olduğu anlayışının ülkemizde de her alanda yaşam bulması özlemimi not etmek isterim.
Emeğe ve sanata saygımla.