- 844 Okunma
- 1 Yorum
- 2 Beğeni
İSİMSİZ
Selam...Sana ilk ve son mektubum...Sadece yıllar sonra karşıma çıkmanı hala sindiremediğim için yazıyorum.Doğrusu seni perişan görmek beni pek de üzmedi.Benim yıllardır çektiğim perişanlıklara sayabilirsin.Ödeşiriz...Ne güzel.Bilirsin sahte gülüşler Polyanna hareketler benim hiç tarzım olmadı.Zaten sen hep o tiplere yatkındın.Sonunda en sevdiğim o neşe abidesi kız arkadaşımla evlenip beni ortada bıraktığında anladım.Insan bu denli saf olamaz dedim kendi kendime.Ama hiç bir şey seni bana geri getirmeyecekti.Dövünsem de gırgıra versem de sonuç değişmeyecekti.Sağol yaralarıma tuz bastığın için.10 yıl sonra...Seni gözlerinden tanımak bir kahve içimi pişmanlıklarını dinlemekte varmış...Ahhh keşke...Beni senin için dünyayı karşıma aldığım gün de bu kadar anlasaydın...Ne yapayım o da şen şakraktı beni yedi bitirdi evlenince demek yerine boy boy çocuklarımızla bir yaş günü için bu cafede oturuyor olsaydık.Yada ne bileyim evlilik yıldönümümüz olabilirdi mesela.Sen bunları anlamazsın...Sen bu günde yaşarsın.Ben gelecekte...Sen bilmezsin.Sustum sustum...Uzakta kal,sessizce bekle benimle konuşmadan ve bir daha gitmeyi deneme...Gözyaşlarım dinene kadar...