- 267 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
"Müşrik mü'mine tahammülsüzdür"der Kur'an...Sır verme
"Müşrik mü’mine tahammülsüzdür"der Kur’an...Sır verme
Kabil kardeşi Habili öldürdü...Paylaşamadı ne dünyayı ne diğer nimetleri...Şeytan da hz Ademle üstünlüğü idareciliği koltuğu paylaşamadı...
"Müşrik mü’mine tahammülsüzdür"der Kur’an
Müşrik Arablar Mekkeyi paylaşamadılar müslümanlarla...ve müslümanları yurtlarından çıkardılar...Diğer peygamberlerin de ümmetlerinin çoğu aynı hasetliğin kinin zehriini tattılar...
"Müşrik mü’mine tahammülsüzdür"der Kur’an
Evet...İnsan sosyal varlıktır toplu yaşamak mecburiyetindedir. insanlar,
ancak birbirlerine destek vererek yaşarlar. Allah Teâlâ, sosyal statüleri, bilgi
seviyeleri, varlık düzeyleri ne olursa olsun insanları, birbirlerine muhtaç
kılmış... İnsanların, birbirleriyle ilişki kurmaları, varlıklarının bir gereğidir.
Bu yüzden Allah Teâlâ, müminlere, Ehl-i Kitap kapsamında değerlendirilen
Yahudi ve Hıristiyanlarla, bunların dışındaki din mensuplarıyla ve diğer
insan unsurlarıyla siyasî, idârî, askerî, iktisadî ve stratejik ilişkiler tesis
etmeyi, ortaklıklar kurmayı ve antlaşmalar yapmayı yasaklamamış. Hz.
Peygamber de bunu, gerek şahsi hayatında, gerek İslam’a davet çerçevesinde
ve gerek devletlerarası münasebetlerde uygulamaktan geri durmamış.
Ancak Allah Teâlâ, müminlere, kendi dışındaki din mensuplarını ve diğer
insan unsurlarını sevmelerini, onları sırdaş edinmelerini ve onlarla dostluk
kurmalarını yasaklamıştır. çünkü "Müşrik mü’mine tahammülsüzdür"...Kavga kaderdir...gece gündüzle kavga eder...Zıtların ilişkisi budur...El Galib olan Allah dilerse birini diğerine Galib getirerek ceza ve ödül verir zıtlara...Zıtların varlığını koruma amacı bunu gerektirir...Beka meselesidir bu...
"Müşrik mü’mine tahammülsüzdür"der Kur’an
İşte ayetler...:"Ey iman edenler! Sizden olmayanları sırdaş edinmeyin, onlar size kötülük yapmaktan geri durmazlar, sıkıntıya düşmenizi isterler. Onların ağızlarından nefret taşmaktadır; kalplerinin gizlediği ise daha büyüktür. Gerçekten size delilleri açıklamışızdır, eğer düşünüyorsanız!/Size gelince, bakın siz onları seviyorsunuz, ama onlar sizi sevmiyorlar. Siz kitabın tamamına inanıyorsunuz; onlar sizinle karşılaştıkları zaman “inandık” diyorlar; yalnız kaldıklarında ise size karşı öfkelerinden parmaklarını ısırıyorlar. De ki: “Öfkenizden çatlayın!” Şüphesiz Allah kalplerde olanı bilmektedir./Size bir iyilik gelirse bu onları üzer, ama başınıza bir kötülük gelse buna sevinirler. Eğer sabreder ve sakınırsanız, onların tuzağı size hiçbir zarar vermez. Allah onların yaptıklarını çepeçevre kuşatmıştır."(Al-i İmran/118-120)
Evet...Sır verilmez müşriklere...Güvenilmez...bu hata olur...Yaşanmış hatanın tekrarı olur bu...mesela...İslâm’dan önce Medine’de Araplar’la yahudiler arasında dostluk anlaşmaları vardı. Müminler İslâm’dan sonra da yahudilerle bu dostluğu devam ettirmek istediler. Fakat yahudiler ve münafıklar görünüşte dost gibi davransalar da her fırsatta müminlerin aleyhine çaba harcıyorlar, özellikle Hz. Peygamber’in askerî planları hakkında müslüman dostlarından edindikleri bilgileri müşriklere ulaştırıyorlardı. Bu sebeple yüce Allah kâfirlerle münafıklara karşı müminleri uyararak onlardan sırlarını söyleyecek kadar samimi dostlar edinmemelerini, onlara karşı ihtiyatlı davranmalarını, gerçekte düşman oldukları halde dost görünenlere sırlarını açmamalarını emretti (Şevkânî, I, 418).
Farklılıkları düşmanlık olarak algılar müşrik...Birlik oluşturmaz...aynı çatı altında hainliktedir akılları ve fırsat doğunca temeline dinamit koyarlar...Osmanlıda azınlıklar bunu yaptı ve Osmanlı yıkıldı...Ayet uyarmıştı Osmanlıyı..işte ayet:Siz, insanlar için ortaya çıkarılmış en hayırlı ümmetsiniz. İyiliği emredersiniz, kötülükten alıkoyarsınız ve Allah’a inanırsınız. Ehl-i kitap da inanmış olsalardı elbette onlar için hayırlı olurdu; içlerinden inananlar da var, fakat çoğu yoldan çıkmıştır.(Al-iİmran/110)
Evet...Ümmet kelimesi 104. âyette olduğu gibi burada da “topluma önderlik edecek olan grup anlamında kullanılmıştır (bilgi için bk. Bakara 2/128, 213). Bu âyet, iyilik yolunda insanlığa önder ve örnek olmayı hak eden müslümanların başlıca niteliklerini göstermektedir. Buna göre onlar Allah’a iman ederler. Bunun gereği olarak peygambere, kitaba, âhiret gününde hesap vereceklerine ve diğer iman esaslarına inanırlar. İslâm’ın öğrettiği güzel ahlâka sahiptirler; iyiliği emreder, kötülüğü engellerler ve imanlarının gereğini yerine getirirler. Onlar iyi amel sahibi olmaları, aşırılık ve sapkınlıktan uzak, dosdoğru, adaletli, ölçülü, mûtedil ve dengeli tutum ve davranışları sebebiyle insanlığa örnek ve rehber olmaya hak kazanmışlardır. Nitekim bu ümmet hakkında Bakara sûresinin 143. âyetinde “İşte böylece, siz insanlara şahit olasınız, Peygamber de size şahit olsun diye sizi vasat (örnek) bir ümmet yaptık” buyurulmuştur. Yani yüce Allah müminleri dengeli, uyumlu, mûtedil, hayırlı bir ümmet kılmıştır. (Kur’an Yolu Tefsiri Cilt: 1 Sayfa: 651-652)
Yüce Allah mide verdi Razzaklığını zikrettirdi...Hadiliğini zikir için gönül akıl kalp dediğimiz ve manevi gıda arzulu ihtiyaçlı ruh dediğimiz bir nimet daha verdi insana...işte ayet...:" Ümmîlere kendi içlerinden, onlara âyetlerini okuyacak, onları arındıracak, onlara kitabı ve hikmeti öğretecek bir elçi gönderen O’dur. Oysa onlar daha önce apaçık bir sapkınlık içindeydiler./Henüz kendilerine katılmamış bulunan daha başkalarına da (elçi gönderilmiştir). O üstündür, her işi hikmetlidir./Bu Allah’ın lütfudur, onu dilediğine verir. Allah büyük lütuf sahibidir.(Cuma/2-4)
Evet..."Müşrik mü’mine tahammülsüzdür"der Kur’an
Fakir zengin kavgası gibi müşrik -mü’min kavgası da mukadder...zıtlar kavga ile mükellefler bu varlıkta bu varlık el Galib isminin de etkisinde çünkü...Kur’an zıtların ilişkilerini de öğretti...Kavga ...zıtsın müşrikle ey mü’min o seni bitirmese sen onu bitirirsin Kader koyucunun iradesinin etkisini unutma...allah iradesinin etkisini kitabında belitti...onu tasdik et...sır verme müşrike ortaklığın sınırlı olsun...
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.