Nedir mi Allahtan insana üflenen...

• 18 Haziran 2021 Cuma 03:11:52

Nedir mi Allahtan insana üflenen...
Yaradan yaradılana yani eserine kendini tanıtıcı özellikler kazandırır...eserden müessire giderek esmasını okuruz..."Şiirden şairi okumak gibi...Bu şiir falancanın deriz...Allahın insana üflediği özellikler var...Allaha yaratıcı insan mucid...Allaha semayı inşa etmiş insan da bialar inşaa ediyor...Allah alim ve insanın ilimden de payı var sınırlı da olsa payı var...
Her şey Allahın değil mi"Üflenen Allahın parçası ..."deme.Allahın olmayan mı var...Parçası mı olurmuş Allahın..şiir şairin parçası mı.Zatı bir bilinmezken "insanda Allahın bir parçası var...deme...sadece bir parçan mı Allahın...Sen de Allahınsın...yani insan da Allahın ve Allahın bilinmesi için yaratıldı...
Allah gaybı bilir...Peygamberlere de nasib oldu bu...Peygamberler de Allahın sadece gayb bilgi mi Allahın...Her şeyin kaynağını soruyorsan tek kaynak var o da Allah...Allah peygamberlerine bazı özlerden fazla vermiş ki görevinde başarılı olsun.Askere silah verilir...Hikmetin etkisidir bu...biz onu görür görmez bu devletin askeri deriz...devletin polisi deriz...sahde polis olabilir mi evet...ama "yalancının mumu yatsıya kadar..."
İnsanı küçümseyen Allahı da ululamamış olur...mucize ve kerameti inkar etme...Allahı da ululamamış olursun...yaradılan yaradana aynadır...esmasına aynadır...Şiirden şairi oku...İşte ayet:"Sonra ona düzgün bir şekil vermiş ve ruhundan ona üflemiş; sizi kulak, göz ve gönüllerle donatmıştır. Ne kadar da az şükrediyorsunuz!(secde/9)
Her türlü tefsir yapılmalı...ama tefsir sağlamaya hep tutulmalı...İlahi mesajların tümünr ulaşılmalı...İlahi mesajlar var yaradılanın biyolojisinde .fıtratında ...sıfatlarında...Nedir mi Allahtan insana üflenen...“... Ve ruhundan ona üflemiş” ifadesinde insana verildiği bildirilen ruha, “Allah’ın ruhu” demek, Kâbe’ye “Allah’ın evi”, kula “Allah’ın kulu” demek gibidir. Bu ifade onların önemli, değerli, özel ve şerefli olduklarını gösterir. Bunların, Allah’ın bir parçası, içinde oturduğu evi, hizmetinde kullandığı kölesi diye anlaşılması O’nun zat ve sıfatları hakkında verdiği bilgilere ters düşer. bu ifadeler insan için kullanılırsa aynen böyle anla Allah için kullanılırsa mecazi bir mana vermeliyiz...çünkü Allahın zatı bilinemez...
Ruh doğan ölen bir şey mi...şair ölür ama eseri kalır...eserdeki o özellikler ne doğdu ne de öldü...vardı o...ve o şaire de bir pay nasib edilmişti...Peygamberlerin gayb bilgisinden nasibi payı farklıdır...ömürleri farklı olmaları da...görevini başarması için verilen silahlardı onlar...emanetti onlar...onlarla doğması onlarla ölmesi de gerekmez...
Yüce Allah Kur’an-ı Kerimde “Biz Âdeme ruhumuzdan üfledik” (Hicr, 15:29) buyurmaktadır.ya şu soru akla gelse ne diyeceğiz...:"Ruh insanla kabre ve cehenneme de girecek mi..."Allah ruhun yaratıcısı ama Allah’ın bizim gibi ruhu ve bedeni yok ...ve diyelim ki,cehennem Allahın ruhuna azab edecek güçte olabilir mi...bu soru gelse akla...ne demeliyiz... Allah cisimden, zamandan, mekândan ve mahlûkata ait olan bil-cümle hallerden münezzehtir. Allah-u Teâla ‘vücut mertebelerinin en kuvvetlisi’ ‘maddiyattan münezzeh’ ‘bütün mahiyetlere mübayin’dir.” Hal böyle olunca Allah’ın ruhu vardır ve o ruhtan üflemiştir demek mecazdır
Ruha "fıtrat" dersek ve fıtratı da bilgi olarak kabul edersek bu anlamda Allah bilgisini mi yüklemiş oluyor?...insan esmadan en büyük pay almış bir yaratılışta fıtratta...sadece İlimden payı çok çok daha fazla diğer yaratılanlardan...ve Kur’an ile de yolu açılmış...Marifetullah sahibi olmaya en elverişli bir varlık...ama nice ovalar vardır ekin ekilmediği için mahsul vermez ama çorak yerler bile ekin ekildiği için yağmur suyuyla bile mahsulünü büyütmüştür...cüz’i iradesini marifetullah elde etmeye kullanan dualar eden..ihlasa sarılan ancak marifetullah sahibi olur...cüz’i iradesiyle asiliği seçen ise esfel-i safiline doğru yol alır...
Evet...Hayat boyu ruh ve beden ikilisi beraber hareket ederek birbirini etkiler ve hayrı da şerri de beraber işlerler. Yani kazanımları müşterektir. Biri olmayınca diğeri olmaz. Hal böyle olunca Allah’ın bedeni cezalandırıp ruhu cezalandırmaması veya ruhu mükâfatlandırıp bedeni cezalandırması haksızlık ve zulümdür. Allah asla zalim değildir
“Onlar, başlarına bir sıkıntı gelince şöyle derler: “Biz, Allah’a aidiz. Zaten, ona döneceğiz.” (Bakara/156)ayetini de sınırlı anlıyoruz...sınır koyma tefsire...ve tefsir hep tartışılsın...hadis icma kıyas da tefsiridr hep tartışıldı hep tartışılsın...ama Kur’an yeter" deme tefsirden kaçma...Kur’an şifadır güneştir...onun girdiği yere hastalık girmez...müsbet bilme de o girmeli...yani tefsirin sınırları geniş tutulmalı...
Evet... Allah’ın mülkü olduğu­muzu itiraftır bu ayet...fani olduğumuzu itiraftır...bu algı rıza makamına erdirir insanı...ve ölüm korkusunu öldürür...ve sıkıntılara boyun eğmeyi yok eder...Cihada sabır kazandırır...sabırlılardan oluruz...
Nedir mi Allahtan insana üflenen...
Yaradan yaradılana yani eserine kendini tanıtıcı özellikler kazandırır..insan gaybı bilmez deme...öngörü verildi ona...ve rüya yolu ile kader okutuldu bir çok kula...sadece peygamberlerle sınırlı değil gaybı bilmek..."Allah gaybı sadece peygamberlerine bildirir diyen eksik ilimlisin.hz Yusufun yorumladığı rüyayı kim gördü.Gayb bildirildi rüyayla
Nedir mi Allahtan insana üflenen...
Fıtrat mı...evet fıtrat ve görev ...yani kader...evet...Hakettim de...duaya ve duana göre yazıldı kaderin...
Cüz’i irade yok insan da da deme...Allahta varsa insanda da var...Allah baki insanda da baki olma amacı var...bu amaç onu gayretli kıldı..ama BAKİ olması mümkün mü hayır..."enel hak diyenler ve hulülcüler bu amaç ile inançarını bozdular hz Adem bu amaçla yasak meyveye yaklaştı ve sonucu cennetten çıkma olan bir serüven başaldı...yani Allahta olan insana da üflendi...ama belirli ölçüde gerçekleşti bu...şairde olan özlerin şiire yansımması ...gibi bir şeydir bu...çünkü yaratan yarattığından okunur...okunsun diye yarattı Allah da zaten..."bilinmek istedim ve yarartım der..mimar sinanı tanıtır Süleymaniye camii ...ve şair şiirinden okunur...Özellikleri okunur ...yani ruhundan özelliklerinden sıfatlarından esmasından bir pay üflendi...görevine uyumlu bir kader üflendi...bir kişisel romanı var her insanın...kıssası var...hayat serüveni var...üflenen bu..senaryo üflendi ...rol üflendi...ve ona göre rızıktan payı ayrıldı...Gaybi da bilir Allahı da hisseder...kaderini de bilir...İnsanı ulula insanı ululamayan dolaylı olarak Allahı da ululamamış olur...şairi ululamak içindir şiiri...bu amaçla oku o şiiri...