Ne kadar hazımlıyız
Edebiyat defterinde 13 yıldır yazmaktayım. Ne çabuk geçmiş seneler. Buranın dışında birkaç sitede daha yazmakta idim. Aslında çok fazla dağılmak iyi değil, zaten zaman kısıtlı hangi birine yetişeceksiniz? Üstünüze afiyet kitap kurdu olduğum için içlerinden çıkamıyorum. Bunun yanında elbette sosyal yaşam var. vs
Birkaç şiir asıp sonradan unutup girmediğim bir siteden bakıyorum yorum gelmiş. Düşünüyorum buraya ne zaman şiir astım diye. Ancak siteye gittiğimde görüyorum.
*Sanal ortamda insanlar çokça çatışabiliyorlar. Birbirlerinin yüzünü görmediklerinden mi acaba? Tıpkı yüz yüze söylenemeyenleri telefonda söylemenin daha kolay olduğu gibi.
Gerçek hayatta çok mu iyi geçiniyorlar diyeceksiniz? Günümüzde herkes birbiriyle kavgalı zaten. İlk yazdığım sitede gruplara davet edildiğimde, kırmamak amacıyla davete icabet etmişim ama sonraları baktım ki, grup düşüncesine aykırı birçok kişi de grup içinde ve paylaştığınız yazılara hakaret derecesine varan yorumlarla geliyorlar. Eee grubun içinde madem aykırılar var, beni niye davet ettiniz arkadaşım?
Kimsenin etlisine sütlüsüne karışan biri değilim ama dobra söylemekten de kaçınmam ve kişiliğimden de asla ödün vermem. Efendim bu yazdıklarım neticesinde siteden uzaklaşma kararı aldım ve uzun müddet uğramadım.
Yorumlar, mesajlar derken, geçen günlerde siteye gittim. Aaaa kapı duvar; siteyi yenilemişler ve ben şifremi unutmuşum. Yeni şifre istiyorum veriyor ama eski şifreyi de istiyor. Hoppalaaaa, kardeşim eski şifremi bilsem zaten senden yeni şifre istemem ki, içerdeki şiir benim malım ama malıma ulaşamıyorum bir garip durum.
Her neyse lâfı uzatmayalım, sıkıldım uğraşmaktan bıraktım. Yarın, öbür gün, hak ne zaman vukuu bulursa göçtüğümde arkamda kalanlar okur diye düşündüm kendimce.
*Yine bir siteden ayrılma kararı almış idim, şiirlerimi çekeceğim önce pasifleyip sonra sileceksiniz ama izin vermiyor ki Yahu mal benim malım, ister çekerim ister bırakırım size ne? Böyle durumlar ile de karşılaşabiliyoruz. Yazının içine hoşluk olsun düşüncesiyle farklı bir şeyler katayım istedim. Aşağıda da bu farklı konulardan bahsedeceğim.
***
Gelelim konumuza; şimdi efenim her sitede gruplaşma olur, insanlar birbirlerine gider gelir yorum yazarlar. Bir müddet yazmazsınız şak keserler yorumlarını.
Ama canım şimdi, her zaman beğenileceksin diye bir durum yok ki değil mi ? “al gülüm ver gülüm” yorumlarından hiç haz etmem, o beni onore eden bir şey değildir. Ha yorum olmayınca daha az görünür, daha az okunursun umurumda olmaz.
Bereket versin der otururum. Benim için okunma önemli. Bu arada bu okunma işinde tıklanma sayısına da aklım ermiş değil. Bir bakıyorum ki, okunabilitesi yüksek olasılıkta olmayan yazılar ya da şiir her neyse, bayağı bir sayıda. Allah versin tabii de ama neden olur?
Bakın bu da bir hazımsızlık meselesi işte!
İnsanoğluyuz değil mi?
*Bir ara yönetimden yorumlar hakkında uyarı gelmişti, “yüreğinize sağlık, kaleminize sağlık” gibi yorumları sistem kabul etmeyecek, gerçek yorum yapınız.
Tamam yapalım da, tabiri caizse yayınevleri gibi kimse “burnundan kıl aldırmıyor” şiirin kulağına yanaşsan kavga kıyamet bir yumruk yiyorsun gözüne. Bu durumda nasıl gerçek yorum yazılınabilinir ki?
*Zaten adetim değildir diğer şekilde yorum yazmak. İnsanların bazıları “ben ben” edalarında olunca olmuyor bu işler. Şimdi diyebilirsiniz ki, kendinizi ne kadar yeterli görüyorsunuz? Benden daha yetersizleri görebiliyorum en azından. Haddimi biliyorum ve de bilmediğim konularda da asla ahkâm kesmem.
* “Kendi bahçesinde dal olamayanın biri girmiş bahçeme ağaçlık taslıyor.” Demiş Özdemir ASAF . Bu söz çok şey anlatıyor.
*Üç şiir kitabım yayımlandı ancak, pişmedim. Kendimi şiir yazar olarak görüyorum. Evet var benim de güzel şiirlerim ama daha daha çalışmam lâzım. Ömür el verir ise eğer.
* Şiirin altındaki " bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir "ibaresi, sadece şiiri koruma amaçlıdır. Hoş yine de çoğu zaman emek hırsızlarını durduramıyor bu ibare.
Yine yorum konusuna dönelim:
Birisine ucundan bir şeyler çıtlatayım kendimce faydam olsun dedim ki, aman Allahım kıyamet kopmadığı kaldı.
Şiirlerle büyümek insanı şair yapar mı? Biri öyle yazmış idi bana.
Ben de Türk Sanat Musukisinle büyüdüm ancak, Beşiktaş Musuki Cemiyeti’nde usul vurmayı öğrenip, konserde iki kez solo söyleyebildim. Ayrıca cemiyet sayesinde güfte yazmaya başladım. Hocamızın güftemi besteye dökmesi benim için büyük bir onur.
Bu işin tam kapsamlı eğitimi konservatuardan geçiyor.
Musuki Cemiyetlerinde nota öğrenebilir ve belli bir bilgiye ulaşabilirsiniz .Musuki cemiyetlerinden yetişip konservatura geçiş yapan sanatçılar var elbette.
Bizler için Solfej dersi çok ağır. Bunun için, sağlam kafa ve sabır gerekir. Belli bir yaştan sonra kafanız da almıyor ve sizi zorluyor.
Bir kişinin yoruma bakışından nerelere geldik.
*Bağıran insan düşünemezmiş. Ne kadar bilmediğini bilmeyen kişi de bilgi birikimini bilemez.
"Ne kadar bilmediğimizi biliyor muyuz?" Başlıklı bir yazı yazmış idim. O yazıda yararlandığım kaynakta çok güzel tespitler vardı. İnsan bilmediğini bilirse araştırıp öğrenmek kaçınılmaz oluyor .
Gerçekten biri size tamamen iyi niyetiyle, kırmadan dökmeden bir şeyler yazmışsa “başım gözüm üstüne” derim. Ancak iki türlü hazımsızlığı da tahammülüm yoktur.
Zaman zaman atıflara rastladım ama merak etmedim. Bizler sanal alemde yazan insanlarız, hasbel kader çok eski tarihte yapılan toplantılarda yazan üyelerle birlikte olduk. Toplam bir iki kişi ile arkadaşlığı sürdürmekteyiz şimdilerde.
*Bakın edebiyat dünyasına, ne çok unutulan büyükler var. Bizi kim unutmaz ki?! Bu yüzden art niyet olmadan yazanlara sizler de o gözle yazıldığına inanınız. Sevgi ve saygıdan kimseye zarar gelmez. Herkes kendince empati yapmalı.
Sevgiyle kalın
Hâdiye Kaptan
YORUMLAR
Çok anlamlı bir konuya değinmişsiniz Şair..Çok yorumlu bir Şiir olmaktan ziyade okuyabilmek önemlidir... Kendi Şahsıma şiir yorum yapılsın düşüncesiyle şiir okumam oyle bir hesabım hiç olmadı..Kaldıki Çok güzel yazan usta kalemler var işinin ehli Şairler beğeni ve yorumları hak etmediği yerde olanlarımız var..Saygıyla sevgiyle bakabilmektir en güzeli..Kutluyorum Şair Saygılarımla...
Günümüzün edebiyat gerçeklerini, insan ilişkilerini cesurca ne güzel dile getirmişsiniz. Sanırım bu hazmedemeyişlerin altında hamlık var, pişememek var, İNSAN olamamak var. En sonunda ne güzel söylemişsiniz.
Sevgi ve saygıdan kimseye zarar gelmez.
Bi solukta okudum makalenizi sayın Hoca m. Su gibi akıp giden bi dille kaleme alınmış olan yazınızı tebrik ederim. Yol gösterici idi, rehber niteliğinde idi, aydınlatıcı idi. Hakikatten şiirde de, yazıda da erbab ı kalemsiniz.
Takdir ve saygılarımla. Sağlıcakla kalınız, vesselam...