- 720 Okunma
- 5 Yorum
- 3 Beğeni
UMUDUN PENCERESİ...
Müzmin bir düş’ün tarihçesidir yazdığım şiirlerim hele ki hayatla kalem arasına koyduğum o ayraçtan sonra biliyorum artık iki dünyanın müdavimi olduğumu.
Gizil bir eldir de beni masaya oturtup kalemi de aldı mı eline.
Benden çıkan sözcükler.
Beni bana taşıyan cümleler.
Kâinatın en güzel bestesi elbet sadece benim zihnimde çalan ve ömrümden çalan kimse elbet rütbemle kimseye da pabuç bırakmazken.
Renklerin en asili iken aşk.
Hüsran bulutlarından yağan rahmet iken özlem.
Kavisli bir yolda hasretini çektiğim huzurdur elbet kalemi baştan çıkaran ve elimdeki raptiye ile duygularımı astığım o dev pano aslında içimde saklı bir kara tahta elbet çocukluğumun ve öğrenciliğimin tadını doya doya çıkardığım.
Sandık odasında saklı devasa bir kara tahta ve ne zamanki salona taşındı elbet annemin da isyanı ve feryadı dün gibi kulağımda.
Babamın son öğrencisi olmakla hep gurur duymuşumdur bir o kadar ilk öğretmenim yine babam iken.
Renk renk tebeşirlerle yazıp çizdiğimiz kara tahtaya ve işte coşkumun tavan yaptığı ve öğrenciliğin ne ulvi bir duygu olduğunu daha o zaman anladığım.
Yazılacak çok şey var işte.
Üstünü çizmem gereken de çok insan ve dünde kalmış hayal kırıklıkları en çok içimdeki kara kutuyu otomatiğe bağladım elbet hayata alt yazı geçtiğim her gecenin de nüansı iken içimdeki dinmek bilmeyen fırtına.
Bir hüzünse takılı kaldığım.
En çok da umudun penceresinde asılı kaldığım ve sözüm ona yazarak bir gün sonrasına hazırlık yaptığım fırından taze çıkmış sözcüklerim ve duygularım.
Aklımın kristal avizeleri nasıl da şıkır şıkır.
Süslenmeyi pek sevmesem de hayatı ve günü boyamayı ve takıp takıştırmayı pek seviyorum yüreğime en çok da açmaza düştüğümde bir koşu kürüyorum duygularımı bir o kadar gerçeklerin gerekçesi bir o kadar hayal dünyamda yanıp sönen ışıklar gibi cümlelerle süslüyorum hayatı ve makyajsız duygularımla kendime geçici huzur bulacağım bir dünya arayışı ile kalemle hemhal bir o kadar sanıyorum ki; yazarak illa ki bir şeyler değişecek illa ki dünya kötü insanlardan arınıp herkes için bir cennete dönüşecek.
Afaki olan çok şey var elbet.
Mutluluksa rölantiye alınan ve işte dünümün rövanşıdır her gün yazmaya doyamadığım bir o kadar sönen yaşama sevincime kat çıktığım.
Bir kristal küre gibi adeta zihnimin ve kalbimin iş birliği yaptığı ve işte o sihirli küreye bakıp da kendimi çok başka bir âlemde ve mutlu addediyorum lakin ihlal edilen dünyamdan firar ediyor sözcükler bu kez ihbar ediyorum olup biteni ve işte idam mangası iş başında elbet az sonra başım kesilecek ve gövdemden ayrılıp çok başka bir boyuta ışınlanacağım.
Her gün nerede ise her gün tünediğim umut pencerem elbet geceden hazırlık yaptığım bir gün sonrasını cennet addedip ölen günden arda kalan cümlelerle baş tacı yapıyorum umudu ve sevgiyi ve dikenli yollarda yürümeye başladım mı bu sefer elimdeki balonlar tek tek patlayıp sönüyor ve anlam veremediğim bir ıssızlığa sürükleniyorum.
En çok insanların tepkisizliği.
En çok sevdiklerim üstelik.
Bazen aykırı addedilen zararsız varlığım ve rencide edilmenin güncesinden taşan sözcükler ve duygular.
Aidiyet duygumu sorgulamama sebebiyet verenler ki ben de bu dünyaya aitim gerçi uzağında kaldığım çok şey çok insan da var ama sevgiyle o uzaklığı o engeli kırdığıma inanıp tüm iyi niyetimle tüm saflığımla sadece elimi uzatıyorum birileri tutsun diye.
Kimliğim neyden ibaretse artık insanların gözünde ve ben bir çınar ağacı belliyorum kimi insanı elbet öncesinde iman gücümle sahip çıktığım bir duygu karnavalı en çok da içimdekini sunmak adına bazense dış ses o kadar baskın çıkıyor ki ve ben göz göre yokmuşum varsayılıp bu sefer kendime yükleniyorum.
Kısaca rutine dönüşen bir eğim.
Vasıflarımdan öncesinde insanlığımla ve insan sevgimle salındığım bir dünyanın belki de en garipsenen varlığıyım.
Haraç mezat yok saydığım.
Haraç mezat duygularımın kümelendiği her izlekte illa ki canımı yakıyor birileri.
Fıtratım gereği samimi bir üslupla yaşamayı görev edinmişken en çok da öğrenci kimliğimle yaptığım hataların da farkına varıp özür dilemekten asla çekinmezken…
Cümlelerle kanat çırptığım.
Sözcükleri gagalarken ruhumu doyurduğum.
Umut ektiğim zaman zaman hayal kırıklığı yaşadığım…
En çok da anlamsızlıkla anlam bulmanın güçlüğü ve zor bir insan olmamdan kaynaklanan belki de insanlardan genelde kaçtığım her halükarda severken sessizce yüreklerine ve kulaklarına fısıldadığım elbet geri dönümünde bolca eziyet yaşadığım ve bunu bile bir meziyet bildiğim…
Şairin de dediği gibi:
‘’Hayat çok şey öğretti bana:
Balkona yorgun çamaşırlar asmayı
Ki uçlarından çile damlardı.
Hem insan kaybolmayı ister mi?
Ben işte istedim bayım…’’
YORUMLAR
Aidiyet duygumu sorgulamama sebebiyet verenler ki ben de bu dünyaya aitim gerçi uzağında kaldığım çok şey çok insan da var ama sevgiyle o uzaklığı o engeli kırdığıma inanıp tüm iyi niyetimle tüm saflığımla sadece elimi uzatıyorum birileri tutsun diye.
Uzattığın ellerini başım gözüm üstüne diyor ve tutuyorum. Yürek kaleminin sevgisine ve samimiyetine gönülden inanarak.
Düşüp kalktığım yollarda rabbim yolumuzu güzelliklere ve güzel insanlara çıkarsın arkadaşım.
Hayırlı akşamlar dilerim
Sevgiyle muhabbetle selamlıyorum canım
Arkadaşım
Gülüm Çamlısoy
Çok çok haklısın hep de denmez mi?
Allah gerçekten de karşımıza güzel insanları çıkarsın.
Ki...
Doğruyu söyleyen.
Allah korkusu olan...
O kadar az ki iyi insanların sayısı ve varlığı ama illa ki de var.
Allah büyük ve arayan Rabbini buluyor.
Teşekkür ederim çok teşekkür ederim.
Ne yazık ki dünyanın çivisi de çıktı. Sözde ve görünürde herkes ne kadar iyi ve sevgi dolu.
Ey, güzel Allah'ım sen büyüksün sen bilirsin en güzelini ve tüm gerçeği.
Allah kuru iftiradan korusun.
Sevgimle gönlü güzel arkadaşım.
Sözlerinize ve son noktayı koyduğunuz bu şiire bayıldım.
Daha önce hiç okumamıştım.
Gülüm Çamlısoy
Sevgim sizinle sevgili İsabella.
En çok da anlamsızlıkla anlam bulmanın güçlüğü ve zor bir insan olmamdan kaynaklanan belki de insanlardan genelde kaçtığım her halükarda severken sessizce yüreklerine ve kulaklarına fısıldadığım elbet geri dönümünde bolca eziyet yaşadığım ve bunu bile bir meziyet bildiğim…
Şairin de dediği gibi:
‘’Hayat çok şey öğretti bana:
Balkona yorgun çamaşırlar asmayı
Ki uçlarından çile damlardı.
Hem insan kaybolmayı ister mi?
Ben işte istedim bayım…’’
Kendini ifade edebilmek her yazarın ya da şairin gerçek üstatlar dışında herkesin harcı değil elbet bunu defterde başarabilen az sayıda yazardan biri olmanızdan dolayı gönülden kutluyorum tebrikler efendim.
İçtenlikle ve hissedilerek yazılmış bir yürek sesiydi.
Gönlünüze ve kaleminize sağlık diliyorum.
En derin selam ve saygılarımla.
Esenlikler dileğiyle.
Gülüm Çamlısoy
İfade güçlüğü çekmek çok olası bir o kadar tüm ömür susmaya adanmış bir hayat elbet öğretiler ve kurallar bunu mecbur kılarken.
Kabullenmek neyse sunumu kaderin ya da tüm insanların.
Reşit olmak adına belki de sessizliği sonlandırmak.
Hele ki insanlar kafalarındaki şablonlara sığdırırken sizi...
Kalem sayesinde aştığım çok şey var değerli hocam ve bunu kimse asla bilemez.
Bir o kadar beni bekleyen...
Çok çok teşekkür ediyorum aydınlık yüreğinize.
Genelde süre gelen bir anlamsızlık ve işte infilak eden bir yürek hele ki bir ömrü sevmeye adamışken ve hayallerimi gerçek kıldığım lakin devamını getiremediğim.
Yüreğiniz dert görmesin değerli hocam.
En içten selam ve saygılarımla.
Aklımın kristal avizeleri nasıl da şıkır şıkır...güzeldi,,
harfler hep seninle ışıldasın şair
Gülüm Çamlısoy
Harfler o kadar o kadar masum ki...
Kendini çok güzel ifade etmişsin arkadaşım. Çok beğenerek okudum samimiyetle söylüyorum. Tebrikler. Kucak dolusu sevgiler.
Çiğdem Karaismailoğlu tarafından 5.6.2021 21:56:34 zamanında düzenlenmiştir.
Gülüm Çamlısoy
Renkler.
Duygular.
Her duygu bir renge denk düşüyor bu anlamda yazdıklaırmız adeta gök kuşağının kendisi.
Sevgimle
Çiğdem Karaismailoğlu
Gülüm Çamlısoy
Sevgiyle dokuduğumuz satırlar.
Zaten sevmek değil mi kutsalımız...