KİTAP
MÜZİK
ATÖLYE
- 787 Okunma
- 7 Yorum
- 3 Beğeni
HERKES 'e
Şu son 20 yılın bana ettiklerini size nasıl anlatacağımı bilemiyorum. Bildiğim tek şey zaman zaman kendi çapımda çevreme anlatmaya çalıştığım halde başarılı olamadığım. Ve bu bazı şeyleri buraya yazarak kalıcı kılmak istiyorum. Kalır mı kalmaz mı ? Onu da bilmiyorum. En azından bir iki göze değeceğinden ve oradan gönüllere akacağından ve samimi okurda yer edineceğinden eminim. İşi gevezelik boyutundan çıkarıp doğrudan konuya girmek lazım.Dedim ve Başladım.
İnşaat köşelerinde ders çalışarak kendi seviyemi yükseltmeye çalışırken "Ne demekse seviye" Okulun bizden çaldığı çocuklara üzülmekten başka bir şey gelemedi elimden. Eğitim adı altında herkesin Fakültelere çekilerek Üretimden alınması EĞİTİM KAMPANYALARI adı altında yıllarca devam etti ve Okula gidenler haklı olarak "bu kadar okuduktan sonra " diyerek hiç bir işe el sürmediler. Ki bu aşamadan öncekileri de "Okuyup ne olacaksın Bak filanca mühendis ama kahve önünde ayakkabı boyuyor" Diye aşağılayarak Hem okula gidenlerin Okuyorsa hiç bir şey yapmaması gerektiği dikte edildi. Hemde okumanın gereksizliği işlendi dimağlara. Ardından Her alanda çok ca mezun verdi üniversiteler. İhtimaldir ki Devletin başına bela olmasınlar diye Yerinde duramama yaşı olan 14 ve 25 yaş gurubunu .FUTBOL başta olmak üzere sosyal etkinlikler adı altında stad yada kahvelere esir ettiler.Bunun sonucu olarak ta vara yoğa konuşan ve konuştuğu konuda hiç bir fikri olmayan bir güruh yetişti.Yine TV ler le bu güruhlar besiye çekilerek iyice moronlaştırıldılar. Bir çoğu kendine muhali,f olanı öldürmekten başka bir şey düşünmez oldu.
Okuyan gençlerimizin okuma süreleri ihtisas ve saire ile uzatılarak 7 Yaşında okula haps’ettiği çocukları sistem yaklaşık 30 yaşına kadar içinde hapsettikten sonra Aile bağları kopuk elinden iş gelmeyen; Erkekse "hanımeli" Kız çocuğuysa "Yumurta kıramaz "kıvamında piyasaya sürdüler ve Eli sıcaktan soğuğa değmedi GURURu ile atama bekleyen zavallılara dönüştürdüler. Bu insan işlevsiz gücünü ise İdeolojik meselelere angaje ederek şucu bucu olabilecekleri zeminlerde Yaşadıkları dünyadan kopuk.Sağcısı solcusu. Liberali Demokratı Dinlisi Dinsizi hiç birini ayırmadan tamamına at gözlüğü ile bakmayı şiar edindirdi ler.
DİN.Tevhit esaslıdır. Müminler bir birini tecrit ile ayakta kalır oldu.
Sosyalizm in hedefi İnsan hayatının onurlu ve müreffeh olmasıdır. Bizim solcular Faşizme Ölüm. Diğerleri de Komünistlere ÖLÜM feryatları arasında bir birini aşağıladı .Liberal ve Demokrat olduklarını söyleyenlerse Devletin Ya da saf insanların gelirlerine göz diktiler.
Toplumumuz hala SEN BEN siz biz ile uğraşırken. Özellikle Anne adayı genç kızlar. Dengi olmayan erkeklerle evlenemeyecekleri için ve siyasi erk in teşvikleri ile İŞ sektörüne kaydırıldı. Buna Askerlik de dahil edildi. Erkek Kahveye kadın işe ! Bu kapıcılık olur ev hızmetilerinde yardım olur yada bir sektörde her hangi bir pozisyon fark gözetmediler. Bu arada medya da boş durmadı.Özellikle ŞEHİT eşlerinin haberlerini yapıp durdular.
Şehit Annesi Şehit hanı mı. Filanca apartmanda kapıcılık yaparak geçimini sağlıyor. İki ucu vardı bu haberlerin.
1- Şehadet iyi bir şey değil.
2- Herkes başının çaresine baksın kimse Devlete yük olmasın.
Ve zamanla bu da yerleşti.
Nüfusun çok olması İstişarenin İstişarenin çok olması eğitimin eğitimin çok olması Sistemde görev alacakların ADİL olmasını temin edecekti.
En az ÜÇ çocuk sloganı ile Nüfus planlanması adı altında yok edilemeyen Türk nesil artışının önü "Güya açacaklarmış gibi, öyle kalın bir duvarla ördüler ki. En çok üç çocuk furyasına dönüştü.
yazı bitecek gibi değil bende bu konuları yeniden açacak değilim.
Allah biliyor. Hiç bir ideolojinin hiç bir zaman yanında yakınında olmadım. İdeolojisini insandan kıymetli görenin de nazarımda değeri olmadı.Buna Din de dahil. Dinsizi dışlayanı da Dinin içinde bir yere oturtamadı aklım.
Yaklaşık ON gündür de bir Peker dalgasıyla çalkalanıyoruz. Ve ben hemen her yere koşuyorum kim ne yazacak ne söyleyecek bu iş nereye varacak.Kİ varacağı yer belli benim açımdan.
Özellikle Milliyetçi Muhafazakar ve Müslümanlardan ÇIT çıkmıyor.
15 Temmuzda da yine Solcu dediklerimiz bangır bangır dı lar. Çok sesi çıkanı zaten şu yada bu şekilde ya itibarsızlaştırdı ya sürdü ya ceza evlerine gömdüler.
Velhasıl. Kardeşlerim Olanda hayır vardır.Ve her kes kendi şerrini bu hayırdan üretir.
Hangi görüş üzere olursanız olun asla birbirimizi incitmeden
***** Bari Bu defa her haberin adil analizini yaparak fert fert ama hepimiz birden bu konunun üzerine gidelim Gemi su değil balçık alıyor ve hepimiz aynı lağım içinde bir birimize ağlaya ağlaya boğulacağız.
Unutmayın afet nasıl ki bu yeşil bu kırmızı demeyip hepimizi yutuyor ise; Afet zamanında da yeşile kırmızıya bakılmaz.
Bu bir AFETTİR bundan RAHMETİ üretmesi gerekende o afete maruz kalanlardır. Yarınlar bizim değil GELECEĞİN
Geleceklerin düşman olmaması için bu gün hayatta olanların HISIM olması lazım HASIM değil.
ben az yazdım siz çok anlayın ne olur.
YORUMLAR
Anlasa da kimse o adımları atmaz, küçük adımlarla yarınlar güzel olabilir elbet ama fazlasıyla fanatik, hoşgörüsüz, basireti bağlanmış bir milletiz, alemiz yani...
yeğinadnan
Teşekkür ederim okumaya değer bulup okuduğunuz için.
Ben ilk başlığı "Hermes"'e diye okudum.Yaz boyu mitolojik hikayelerle uğraşıp durduğumdan olabilir.Hermes'e olaydı daha hızlı duyabilirdi sizi Adnan hocam.Ama herkes' e olunca duymaları oldukça zor.Zira bunca insanın içinde çokça sağır ,ondan da çokça ama, dahasıyla fazlaca hem sağır hem ama olanlar güruhu var.İnsan insanı duymak isteseydi bağırmaya da gerek kalmazdı zaten.
Kuyruk acısı hikayesini mutlaka biliyorsundur Adnan hocam.Bütün bu yazdıklarınıza tüm samimiyetimle katılmakla birlikte kuyruk acısının kolay unutulamayacagi ortada.Zira her ardınıza baktığınızda kuyruğunuzun olmadığını görüyorsunuz.
Keşke gemide gedik açanları gemiye hiç bindirmeseydik.Nerden bileceksiniz herkesde kuyruk acısı bırakacaklarını...
Cemile Ülkü tarafından 27.9.2021 14:31:38 zamanında düzenlenmiştir.
yeğinadnan
Dilerim hala buradasınız dır. Zira iki gündür zaman zaman giriyorum bir çok kardeşimiz yok. Kaleminiz konusuna hakimdi hep. Yine yeniden sizi okumak nasip olur dilerim.
Sevgi ve Selam.
Kardeşi kardeşini nefretle anar oldu..
Sen büyüksün yarabbi bize böyle ne oldu?
Salya sümük gezerdi şimdi talancı oldu
Sen büyüksün yarabbi bize böyle ne oldu?
Kalemşörler sayfada ha bire yalan yazar
Bilmiyor hiç insanlık kendine kabir kazar
Fitne kanallarında kurulur hergün bazar
Sen büyüksün yarabbi bize böyle ne oldu?
Uydur şiire göre heceleri dizerek
Malum fitnelik moda sayfalarda gezerek
Bulduğu birkaç garibi yorum ile üzerek
Sen büyüksün yarabbi bize böyle ne oldu?
Dürüstlük hak getire iftirası diz boyu
Sanki genleri başka bilmiyorum ne soyu
Karıştırır dururlar düğünle cenkte toyu
Sen büyüksün yarabbi bize böyle ne oldu?
Yıllar yılı ülkenin zaten bağrı yaralı
Huzur bozulacakmış olmuyorlar oralı
Zerre haya kalmamış tanımazlar kuralı
Sen büyüksün yarabbi bize böyle ne oldu?
Durak YİĞİT
Gönüllerin Şairi
KOCAELİ
yeğinadnan
İlk ayetlerde be olacağının haberi verilmiştir.
6- Hayır!, İnsan gerçekten azar!..
7- Kendi kendine yettiğini sandığında..
Tekrar hoş gelmişsin
Ve bir not.:) "Bulduğu birkaç garibi yorum ile üzerek. hece fazlası var
Hayırlı akşamlar
:)
Keşke şu yaşadıklarımızdan enazından kendi payımıza düşeni alabilseydik..
Çünkü bizleri öyle bir yoğurdular ya taraf olacaksın,yada bertaraf..
Ben en basitini söyleyim,sizler belirginlerini anlayın.
Bak ben artık sitelerde hiç yazmıyorum desem yeridir,çünkü sitelerde
bile taraf olmak zorunda kaldık.
İşte bu yüzden dolayıda yazmıyorum.
Çünkü oralarda da köşebaşları tutulu.
Biliyormusun kaç tane şiirim siteden kaldırıldı.!
Oysa ben durduk yerde hiciv yazmadım,kimseyi hicv etmedim.
Yazan edepsizce ve yalan sözleri ile sözde hicv etmiş,bende gerçeklerle
ona cevaben hiciv yazdım.
Onların şiirleri sayfada kaldı,benim şiirlerim kaldırıldı.
Bir ANTOLOJİ de yazıyorum,orda kimseye yorumda yazmıyorum,
yorum yazılmasınıda istemiyorum.
Yazıyın hakkında o kadar çok şey yazmak istiyorum ki,fakat o yazılanlara
değer verecek kalem pek az kaldı gardaşım..
Hani Soner nerelerde görüyormusun ?
Fazla derine inmeyin Rabbim hakkımızda hayırlısını versin..Fersat versin.
Ayaklar baş oldu başlarsa yerde
Koydu insanlığı belaya derde
Tek geçerli akçe nefret var serde
=== Hani sevgi,saygı nerde muhabbet ?
=== Kalpleri kaplamış,kin ile nefret
Evlat babasını evden atıyor
Kadın kocasından ayrı yatıyor
Helalin içine haram katıyor
=== Hani sevgi,saygı nerde muhabbet ?
=== Kalpleri kaplamış,kin ile nefret
Böylemi insanlık,bu'mu kardeşlik ?
Ruhlara işlemiş sanki kalleşlik
Ne oldu da bize bu hale geldik
=== Hani sevgi,saygı nerde muhabbet ?
=== Kalpleri kaplamış,kin ile nefret
Gücenmeyin bana Gardaş Bacılar
Sinemde doludur türlü acılar
Dinmek şöyle dursun artar sancılar
=== Hani sevgi,saygı nerde muhabbet ?
=== Kalpleri kaplamış,kin ile nefret
Hani hakikattı bizim töremiz
Şimdi ihanetle dolu yöremiz
Çıkarın peşinde ömür süremiz
=== Hani sevgi,saygı nerde muhabbet ?
=== Kalpleri kaplamış,kin ile nefret
Tutulmuşuz hoyrat esen rüzgara
Atılmışız ayrı ayrı kenara
Körelmiş vicdanlar beyin fukara
=== Hani sevgi,saygı nerde muhabbet ?
=== Kalpleri kaplamış,kin ile nefret
Yurdumuzu ateş sardı saracak
Bu gidişin sonu nere varacak ?
Mizan da Yaradan hesab soracak
=== Hani sevgi,saygı nerde muhabbet ?
=== Kalpleri kaplamış,kin ile nefret
batu_41 tarafından 30.5.2021 17:18:57 zamanında düzenlenmiştir.
yeğinadnan
şiir içinde katkı içinde teşekkür ederim. Allah sağlıkla nice buluşmayı nasip etsin. (Amin)
HER KES'e, herkese nasıl düşünmesi gerektiğini anlatan bir yazı olmuş. Teşekkürler... Tebrikler... :)
yeğinadnan
Aklı başında Beş on kişi yazıp çizip bağırıyor bangır bangır ama duyan getir
ALLAH zihin açıklığı vere de
Hakikati ve gidişatı görüp idrak edebilelim
Kendi elimizle gözümüzü oymaktan vaz geçelim
Ve evlatlarımızın geleceği için
İstikballerinin kararmasına destek olmayalım
Ateş düştüğü yeri yakıyor
Ve evladı VURULMUŞ ( detayını değil yazmak düşünmek bile istemiyorum) toprağa düşmüş birisine ne mutlu sana diyebilen bir zihniyeti AKLIM ALMIYOR kardeşim
İnsanların inancı rengi dili ne olursa olsun
herkesi aynı yaratan yarattı ayırmak bizim ne haddimize yaratana inanıyorsak sayet
İnşallah sesini duyan olur
Kalemine ömrüne bereket
Varolasin değerli kardeşim
yeğinadnan
NE MUTLU konusu ayrıca ele alınmalıdır. Söyleyen istismar etmek için söylediğinde can yakıyor. Yoksa Ne mutlu şehadet şerbeti içen ve O şehidin ehli olanlara.
Şehitliğin şartı Allah yolunda ölmek yada öldürülmektir. Hamd edilecek bir makamdır zaten. Diye genişletme gereği duydum Gül kardeşim. Senin kast ettiğini de anladım. Çok haklısın.
Sevgi ve Selam.
Muhtesem!..Tarafsiz bir baki acisiyla akici bir anlatimla Turkiyemin gundemi kaleme alinmis.Egitim ailede baslar ila nihaye devam eder.Alt yapi saglam olursa ustuste siralananarda iyi bir egitim politikasi uygulandiginda saglam olur.Tabi egitim ve ogretimin yaninda becerilerin de kazanilmasi gerekir.Okuldan arta kala surelerde gencler belli mesleklerde deneyim kazanabilir.Dunyada televizyona, bilgisayara futbol ve diger seylere esir olarak degil de istedigimiz kadar faydali olabilecek sekilde zaman ayirirsak hoblerimiz de verimli olur.Okunmasi gereken bir yazi.okunacaklar listesine gecmesi icin yorum yazdim.Emek urunuydu.Saygiyla..
yeğinadnan
Politikası zaten yapılıyor.ve bu yeni değil 1948 de temeli atılmış ve devam ediyor başa gelenin ilk değiştirdiği şey eğitim ve müfredat Ki ben müfredat ne deseniz izah edemeyecek kadar cahilim. Buna rağmen aklıma kazınmış müfredatın hep değiştiği.
