Hata Üzerine

• 29 Mayıs 2021 Cumartesi 08:24:33

[ kalın ]

Bir türküde geçen şu cümle ironi olsa gerek: " Günah bende, hata bende, suç bende." Neden hepsi bir insanda olsun?
"Günah bende hata sende suç onda" olmalı. Hatasız kul olmaz, deriz. Bu deyiş (veya atasözü) hata yapana bir sığınak ve mazeret olurken kendisine karşı hata yapılan kişiye hata yapanı bağışlamayı hatırlatıyor. Bir de işin kul olma yönü var. Kul (köle, abd), Rabbine karşı sorumludur. Arapça bir kelime olan "Rab" besleyen, rızık veren,eğiten, efendi" gibi geniş anlamlar içerir. Kur’an’da kul ile Rabbi hakkında şöyle buyrulmuştur :"Şüphesiz insan Rabbine karşı çok nankördür./Adiyat,7"

İnsanın kendisine yapılan iyilikleri, verilen nimeti inkar eden tutum ve davranışları nankörlük anlamına gelir. Hz. Adem ve Havva’nın yasak ağacın meyvesinden yemeleri Kur’an’da anlatılmıştır. Bu olayın öncesinde Adem’in kendisiyle huzur ve sükun bulması için Havva’nın yaratıldığı vurgulanır. Böyle bir iyiliğin karşılığı emri dinlememe neticesinde her ikisi cennetten sürgün edilmekle cezalandırılmışlardır. Demek ki birtakım hatalar cezasız kalmaz. Sonra ne olmuştur? Hz. Adem pişman olup Rabb’ine yalvarmış, bağışlanma dilemiştir. Bazı kendini uyanık sananların yaptığı gibi hatasına "şeytana uydum" gibi mazeret üretmemiştir. Bir müddet sonra Rabbi onu kısmen affetmiş, cennete dönmesi için yeryüzünde sıkıntılı bir imtihan sürecini başlatmıştır.

Ademoğlu böyle bir sınanma içindedir. Belki Tanrı’nın bize hayat bahşetmiş olmasının karşılığında sınanıyoruzdur. Bizim her eylemimiz ve niyetimiz kendi kaderimizi şekillendirmektedir. Konfüçyüs hatanın ne olduğuyla ilgili şunu demiş :"Bir hata yapıp da hatasını bilip onu düzeltmemek, işte asıl hata budur."
Uyuyamamak, belki yapılan hataların vicdan azabı olarak yansımasıdır. Biraz da yaşımızın kemale ermesiyle vücudun daha az uykuyla yetinmesi, ömrümüzün azalmasıyla yapılması gereken işlerimize daha çok zaman ayırmamız içindir. Uykusuzluk, sabah erken kalkıp işe gideceklere bir cezadır sanki. Ömrünü okumakla ve yazmakla geçirmiş merhum Necip Fazıl gibi kimseler için bir ödüldür.

Sadece avukatlar insanların yaptıkları hatalar sebebiyle para kazanırlar. Genel olarak İnsanoğlu kendi hata ve kusurunu çuvala katar başkasının hatasını duvara asarmış. Büyük bir erdem hatamızı kabul etmek. Fakat bunu çok az kişide görebiliriz.

Bazılarının bir hata yapması çok göze batar ve şiddetle eleştirilirler. Başta siyasetçiler, din adamları ve ticaret erbabı öyledir. Toplum bu kesimlerle ilgili en küçük bir töhmet ve şaibeyi abartarak yayar ve affetmez. Son günlerde malum bir suç örgütü lideri yayınladığı videolarla bazı siyasetçilerin kendisiyle iş birliği yaptığına dair iddialarda bulundu. Bunun asıl değerlendirileceği yer adli mercilerdir.Ne var ki medya organları ve muhalefet partileri bu konuyu büyük bir iştahla siyaset malzemesi yaparak uzun süre gündemde tutmak ister gibidir.İktidar da iddia veya ifşaları hükümete zarar vermeden kapatmak istiyor algısı oluşturmamaya özen göstermelidir. İşin aslı elbette zamanla anlaşılır. Peker Türk düşmanlarıyla ülkemizi mi hedef alıp kaos çıkarmak isteyen biri mi yoksa bütün söyledikleri gerçek midir? Adalet bakanlığı tarafından şeffaf bir soruşturma yürütülmesinden başka makul bir yol yoktur. Polisin evini araması esnasında çoluk çocuğunu rencide ettiğinden dolayı dünyayı yakacağını ifade etmesi bana çok abartılı gelmiştir.Bu iş daha çok su götürür.

28.05.21