Başımız sağolsun
Bu gün çok güzel bir gün. Mis gibi tertemiz bir hava var. Enerji hat safhada. Yaşama ve yaşama dair herşeyi umutlarla süsledik. Üretiriz, ülkemizi yarınlara taşırız desem bana inanır mısınız?
Gündüz ve gecede o kadar olumsuzlukları duyuyor ve görüyorsunuz ki üzerinizdeki yükü atıp sabah erken kalkamıyorsunuz. Siz kalksanızda kalkmasanızda dünya dönüyor ve ne olacaksa zaten oluyor. Siz bu kuruntudan vazgeçtiğiniz anda bakın kendinize dair her şey yolunda gidecektir. Bencil olduğumu düşünebilirsiniz, eğrisiyle doğrusuyla yaşamak sevmektir.
Haydi şimdi güzel düşüncelerle ayağa kalk ve doğrul! Diyebilmekti düstürumuz. Düştüğümüzde tekrar kalmaktı yolumuz. Kendime her sabah söylediğim bu sözlerle hayat buluyordum. Ama her gün böyle heyecanla kalkıp hüsranla döndüm eve. Aç karnını doyurabilmek için gecenin sessizliğini bozan küçük bir çocuğun ekmek ve yemek alırım sözleri yüreğimde onarılmaz yaralar açtı. İş yok, aş yok, aşı yok nasılda terkedildik böyle.
Uzun zamandır yazımı bu sebeple yazamadım. Yazmak istedim ama yazamadım. Şuurum yerinde değil, kelimeler hafızamdan silindi, duygu ve enerjim kalmadı.
Üretmek için enerji lazım, üretemez hale düştük. Bu ikilemde kime ve neye faydalı olabiliriz? Sözün kısası maneviyat bitmiş, ruh ezilmiş, dil susmuş, kalem kırılmış yaşayan ölüleriz biz. Helallik isteyenlere de duyurulur! Daha dün vefat ettiler .Ölülerden değil canlılardan istenir helallik. Yaşıyan ölüler memleketine hoşgeldiniz.
Eğer canlı kalanlarımız var ise onlarda malum
gruplardır. Başınız sağolsun. Artık her şey eskisi gibi olmayacak. Bir seneden fazla zaman geçti. Ne ekonomi nede pandemide yol alabildik. Anlayış deseniz o yitirilmiş değerler arasında.
En çok ağrımıza gidende deneme yanılma yöntemiyle evirip çevrilişimizdir. Sabır mı sınanıyor bilemedim. Esnaf yorgun, işçi yılmış, günlükçüler ve haftalıkçılar ölmüş durumda. İnanın paradan, maldan, mülkten vazgeçtikte asıl önemli olan ihtiyarlamış genç nüfus ve maneviyatı çökmüş bir toplum geleceğini göremediği için kendinden başka neyi düşünebilir ki. Oysa vatana hizmet hakka hizmettir.
1332 Cihadiye ruhu gibi ruhla uzun zamandır mücadele ettik. Bizler halk olarak elimizden geleni sonuna kadar yaptık. Yapmayanlar utansın. Genç nüfusun hayalleri kalmadı. Yama üstüne yama yapıldı. Verilen havayı artık onlarda tutmaz oldu. Her gün geleceğe dair düşlerimiz birer birer yıkıldı. Nasıl bir toplum olduk. Bir taraftan kudsiyetimiz, kırmızı çizgimiz, şeref ve onurumuz olan ve bizi biz yapan var olma sebeplerimizden Mescid-i Aksa için kınamaktan başka bir şey yapamamak kanayan yara Türk boyları ümmetler topluluğu zulüm gören soydaşlarımız için gözyaşından başka hiç bir şey yapamamak ne acı.
Sözüm o ki insanı yaşat ki devlet yaşasın şuuru tekrar dirilip yarınları kucaklayan, sevgi dolu insanlar olalım. Babamın dediği gibi benim arkamda devlet var, korkum olmaz düşüncesiyle yaslanacağımız adaletli, tarafsız ve önce insan diyen bir yönetim topluluğuna daim kılsın bizi. Gönlünüzde ve dilinizde bu duadan eksik kalmasın.
Kalın sağ ve sağlıcakla...
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.