sert sıcak.
biraz yürüdüm.
iki ekmek neden aldım bilmiyorum.dört gün ekmek sorunum olmayacaktı artık,gülümsedim.midem biraz bulandı.maskenin ve gözlüğün dışında yüzümün kalan yerlerinden tanıyamazdı kimse zaten.çok da lazım değilim buralara.sırtım da hemen terler zaten.karşıdan karşıya geçmek diye bir şey yok bulunduğum -ki her yer karşı- yerde.cümlenin neresine koyacağıma karar veremiyorum seni.aklıma geldiğin yerde.komşu dairede iki öğretmen kadın yaşıyor.kapıda beni gördükleri zaman bir tabak sıkıştırıyorlar hemen.iki ekmek bir de tabağım var.
asansörü kullanmadım.yedi bin adım atmıştım.sanırım on bin adım mı iyiymiş ne.canımız sıkılıyor.karar veremedik.
seni şimdi bu cümlenin ortasına ekledim. duşa girip çıkacağım.önce dolaba uğradım.yüzümün kenarlarına soğuk vurdu.
bir şeyler almayı unutmuşum.yoğurt yeterli olur bu tabağa.
tekrar çıkmalıyım.aşağıda birçok yer var yüzümü saklayacağım.asansöre bindim.bir şarkı çalıyor.karadeniz müziği.güldüm.acıklıydı ama karadeniz şarkılarında hep gülerim.bir de yumurta alayım.kasadaki kız çok sevimli.sırf bu yüzden bir de çikolata alasım geldi.
çıkınca devam ederim.
YORUMLAR
Edebiyat, bir noktayı çoğaltmanın en edebi yolu.. 2 cümle maruzatımızı anlatmak için 198 cümle kurma özgürlüğü.. Musa peygamberdi sanırım, bir gün karşısına birileri çıkıyor, garip sorularla onu meşgul ettikten sonra biliyordum diyor senin Musa olduğunu.. Musa peygamber azıcık da asabi tabii:)) diyor ki, e biliyordun da sözü neden uzattın?! Adam tüm edebi metinlerin derdini ifşa edercesine ne dese beğenirsin, "seninle konuşmak istedim"..