- 654 Okunma
- 6 Yorum
- 5 Beğeni
Masalların Lanetleri
Merhaba değerli okurlarım;
Bugün sizlere masallardaki lanetler hakkında yazacağım. Niye böyle bir konu hakkında yazı yazmak istediğimi okuyunca anlayacaksınız çünkü aslında çocuklar için yazılmış bu bilindik masallarda bize de mesajlar var hem de çocukların en korkunç olduğunu düşündüğü yerlerinde lanetlerde.
Öncelikle uyuyan güzelden başlayayım çoğunuz biliyorsunuzdur ,prensesin eline iğne battığında yüz yıllık uykuya dalar tabi bu uykudan ancak hayatının aşkı uyandırabilir. Prenses uyandığında dış görünüşü değişmemiştir .Aslında hepimizin ilgisi de bu yöne kayar prenses yaşlanmamış güzel kalmış bu nasıl lanet , ama dikkatimizden kaçan şey prensesin yaşadığı dönemin değişmesidir. Prenses yüz yıl sonra farklı düşünce sistemlerinin olduğu bir dünyaya uyanır aslında. Bence asıl lanet burada başlar sevdiği bir prensle de evlense prenses çağ dışı kalmıştır. Burada bize verilmek istenen mesaj aslında en büyük lanet uykudur çevremize değişen dünyaya karşı uyku.
İkinci bir masal kurbağa prens, burada prens bir lanetle kurbağaya çevrilmiştir ve kendisini ancak bir prenses öptüğünde insana dönüşecektir. Ama bir kurbağayı hangi prenses öper değil mi aslında gerçek hayatta da böyledir insanları dış görünüşüne göre yargılarız kimse tanımak istemez dış görünüşünü beğenmediği bir insanı ama aslında çok şey kaçırabilir. Çünkü önemli olan ruh güzelliğidir aynı bir kurbağanın içinden çıkan prens ruhu gibi ,çoğu insan dış görünüşe yanılır işte bu da başka bir lanettir.
Sindirella diğer bir adıyla külkedisi aslında burada bir lanet yok hatta iyi bir perinin prensese yardım etmesi . Ama burada da bir şart vardır gece yarısı tüm kıyafetleri eski hallerine , arabası balkabağına dönüşür; bu yüzden prenses kaçar ve ayakkabısını düşürür çünkü prensin kendisini o halde görmesini istemez . Ne kadar tanıdık geliyor değil mi insanların bizim giydiklerimizi yaptıklarımızı yargılamalarından korkmamız. Eğer her giydiğimizi her yaptığımızı insanlar ne der için yapıyorsak mutlu bir hayat sürmemiz çok daha zordur. Her şeyi el alem ne der için yaşayanlar ise başka bir lanetin içindedir.
Bir başka masal ise küçük denizkızı sevdiği insan için insan olmak isteyen bir denizkızı sesi karşılığında insan olur .Prensi görür yanına gider ama prensle hiç konuşamaz bu sırada prens başka bir insanla evlenir ve denizkızı üzüntüden bir su damlasına dönüp yok olur. Burada ses diye bahsettikleri şey aslında iletişimdir ,çünkü sesimiz olmasa da iletişim kurabiliriz. Yani çevremizdekilerle iletişim kuramamakta bir lanettir. Bunlar hayatın bize dayattığı lanetler ya da kendi içimizde yarattıklarımız .Ama bunları ortadan kaldırmak bizim elimizde. Güzel bir hayat geçirmeniz dileğiyle…
YORUMLAR
Uyuyan güzel masalına baktığımız zaman
Sonunda lanet degilde bi hikmetmi bence yaşlanmaması
Kurbağa prenste anlatılmak istenen yine bi hikmetmi acaba prenses dış görünüşe bakmadan mı öpuyor acaba
AMA gercekten yazılarını cok sevdim cok güzel anlatmişsın tebrik ediyorum
Takipteyim insalah kaf dağının devamını merakla bekliyorum
Ben çocukluğumda en çok elektrikler kesilince masal anlatılırdı.Babaannemin Keloğlan masalları.Birgun adamın biri ölmüş,cenaze sabaha kadar beklemesi gerekmiş.Cenaze yi bekleyen bir çuval ceviz verip oyalanması istenmiş.Keloglan gönüllü ben beklerim demiş ve cevizleri alıp cenazenin başına gitmiş.
Gece yarısı tabut tan sesler gelmeye başlamış, Keloğlan dikkatle dinlemiş ses tabut tan geliyor,tabuta bir iki kere vurmuş bir ses" çıkayım mı?, "Keloğlan korkmuş ,bu böyle devam ederken Keloğlan da sabır bitmiş,' çık anasinisatim' demiş ve tabut açılmış cenaze hortlamış ve bizim kel tabanları yağlanmış kaçmış.
Ölüden neden korkulur bilemiyorum,çocuklukta beyninize işlenen tuhaf korku uyarılar ı.
Bir de anlamadığım çocuklara böyle masalları neden karanlıkta anlattıkları.
Masallarda ki lanet olanlardan biride Şahmeran adlı yılanın efsanedir.
Korku filmine dönüşmüş hayatlarımızda masal okuyan bir nesil kalmayacak.
Sevgilerimle :))
Kafdağının ardında
Yorumunuz için çok teşekkür ederim ☺️
Küçük kurbağa küçük kurbağa kuyruğun nerede (:
Sonra
alaaddinin lambası kırılmış avizeye dönüşmüş
Ne mesaj var atında yanan acaba :)
Üstademmmm
Çok güzel bir yazı bunca zamandır okuduk bu masalları nesilden nesile ama
hiç böyle bir mesaj aklımıza gelmezdi.
Kaleminize sağlık olsun
Şimdiki gençlik yüreği güzel yaratacı,
Üretici
Biz çayda çıra yakalım hala :))
Sevgimle
Masallardan hayatın gerçeğine ince bir yolculuk...
kurgusuyla anlatımıyla ayrıcalıklı bir yazı okudum.
gencecik bir kalemden böylesine kıymetli bir çalışmaya rastlamak ...
önümüzdeki zaman dilimleri içerisinde edebiyatımızda ses getirecek
bir kalemin doğuşunu görür gibiyim...
bu güzel çalışmayı canı gönülden kutluyorum.
nice güzel eserlere...