KORKMADIM KOCA ŞAİR

• 27 Nisan 2021 Salı 13:49:54

KORKMADIM
“Korkma, sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak;”Duydum seni koca şair. Ve korkmadım inan bana. Ben Sakarya Meydan Muharebesi’nde kükredim sel gibi. Aştım bendimi de vermedim bir karış toprağımı bu topraklara kanımı canımı vererek. Yunanlılara indirdim şamarımı iman dolu göğsüm gibi serhaddimle.
“Arkadaş! yurduma alçakları uğratma, sakın.”Korkmadım koca şairim senin haykırışını duyunca…30 Ağustos’ta Dumlupınar’da Hattı müdafaa değil sathı müdafaa yaptım da dar ettim garbın şımarık oğlanı Yunanlıya bu vatanı. Ve Zaferimle perçinledim harp yıllarının bitişini. Çünkü ezanıma dokunmuştu medeniyet denilen canavarlar, mabedime tekme atmıştı çıldırmış caniler. Ve ben 9 Eylül’de önüme kattığım düşmanlarımı Ege’nin öfkeli sularına döküvermiştim. Ve doğmuştu Hakk’ın vadettiği zafer işte.
“Verme, dünyaları alsan da bu cennet vatanı.”Cephede asker arkadaşlarımı, komutanlarımı ve memlekette annemi, kardeşimi, eşimi aldı da bu dünya yine vermedim cennet vatanımı düşmanıma. Milletim duaya durmuştu seherlerde gözyaşlarıyla benim zafer kazanmam için. Gençlerin, çocukların kulakları minareden gelecek seste, gözleri yollardan gelecek bir haberdeyken peşin peşin helalleşmişti herkes ailesiyle; sefer emri gelir de geç kalmadan gideyim cepheye, hesabını sorayım vatanıma göz dikmiş kefereye diye.
“Hakkıdır, Hakk’a tapan milletimin istiklal!”Korkmadım işte ben. Hiç devletsiz kalmamış, ve devletimle dünyaya insanlık ve adalet medeniyeti yaşatmış olan ben nasıl korkardım ki bu uluyup duran çıldırmış, insanlıktan çıkmış canavar sürülerinden. Camiler de yakılsak ta, evlerimiz yakılıp sürülerimize ve erzaklarımıza el konulsa da ne imanımızı almaya ne namusumuzu çalmaya güçleri yetmedi onların. Nene Hatunlar, Şerife Bacılar, Kara Fatmalar namusunu korurken bu vatanın; Mustafa Kemal Paşalar,Kazım Karabekir Paşalar, Fevzi Çakmak Paşalar,İsmet Paşalar, Refet Bele Paşalar ve adını sayamadığım nice dağ gibi ulu kahraman paşalarla birlikte namusumuza ve vatanımıza göz dikenlerin gözlerini oyduk, el uzatanların ellerini kırdık, hayal edenlerin hayallerini Ege’nin sularında boğduk ve yeniden doğduk işte koca şair.
“Ulusun, korkma! Nasıl böyle bir imanı boğar?”İmanımızdan aldığımız güçle sel gibi kükredik, dağaları yırttık Ergenekon’daki gibi, sığmadık enginlere destanlardan taştık ta hür yaşadık ezelden beri ve hür yaşayacağız Cumhuriyetimizle sonsuza kadar. Ve her saldırana haddini bildirmek için haykıracağız İstiklal Marşımızı cihana koca şair.
“O benimdir, o benim milletimindir ancak.”Şimdi yine duydum ezanı minarelerden, yine dalgalanıyor bayraklarımız gökyüzünde, balkonlarda, camlarda gururla. Ben duymazsam ezanı gök kubbemde, görmezsem al bayrağımı göklerde işte o zaman yurdumun en son tüten ocağı sönene kadar enginlere sığmam destanlardan taşarım, işte o zaman yırtarım dağları, işte o zaman kükrerim seller gibi.
Korkmadım zafere götüren imanım var benim, korkmadım zafer vadeden Rabbim var benim, korkmadım şehitlik mertebem gazilik beratım var benim, korkmadım kucağını açmış beni bekliyor Peygamberim, korkmadım düşman gitmeden sen dönersen hakkımı helal etmem diyen anam var benim, korkmadım çağlara söyletecek fermanım var benim, korkmadım kanımla sulanmış cennet vatanım, ay yıldızlı al bayrağım var benim, korkmadım çağdaş uygarlık düzeyinin üstüne çıkacak uygarlığın banisi devletim var benim, korkmadım, on beşlileri bile kükretecek hürriyet sevdalısı milletim var benim.
Korkmayacağım ezelden sonsuza kadar… Çünkü milletimin yıldızı olan hürriyet gülümüz al bayrağım göklerde dalgalanıyor. Korkmayacağım çünkü hürriyet mesajımız vatan ufkunda yankılanıyor. Korkmayacağım Anadolu’nun masum divanesi Asımca nesiller var yurdumda. Ve “Hakkıdır Hakk’a tapan milletimin istiklal.” diye haykırdıkça söylediğimiz her İstiklal Marşımızın sonunda, korkmayacağım.
TURGUT YILDIZAN