BED.....

• 26 Nisan 2021 Pazartesi 19:00:54

BED…….
Bununla başlamak. İlk akla gelen “Bedavacı” cimriliğin müptelası. Almayı sever vermeyi paylaşmayı bilmez. HEP Bana cı. Ondan olma. Zararda olursun. Senden alır çeker gider. Gölgesi bile yoktur. Asla güvenilmez. Esasında bedava ya yaşam bile olmaz. Kişi aldığı havanın dahi bedelini öder. Havadaki zararlı oluşumları teneffüs ederek organizmasından geçirip temizler atıkları tekrar doğaya bırakır. Bırakılan nefes alınan nefesten alacağını almış kirli olarak tekrar geri dönüşüme atmıştır. Bu işlem esnasında alacağını almış kalanını salmış bünyesinde işlevini zaman içersinde tamamlamış olur. Aldığı yararı verdiği zararı şase bir şekilde ödemiş ya da zamanla müspet menfi ödeyecektir. Az çok ya da kararlı olarak. Bu kısır döngü alavere dogma nın yasası. Yasasız hiçbir şeyin olmazı buradan da bilinir. Demek ki nefes alıp verirken dahi bedavacı olamayız. Cereme bir şekilde verilecektir. Bu kuraldan algılayıp, bedavacılığın hoş karşılanmadığı hükmolunur. Bedavaya selam bile vermeyen kişi bilgisini alır gider. En azından aldığı bilgi için teşekkür etmesi gerekirken yapmaz. Sıfatı omuzlarında taşır “bedavacı” dır. “BEDEL” Ödenmesi gerekendir. Bir kesim toplum anlayışımızda bu var. Kan bedeli denilen. Bir şekilde kerhen ya da isteyerek can alma bedeli olarak konulan şeri hüküm. Yasal dayanağı olmasa da var olan durum vaki durum. Askerlik de eskiden de vardı. Bedelli olmak. Askerlik her erkeğin vatandaşlık görevi. Onlar ca yıl yapılan savaş yılları vecibesi bizlere 24 aya derken 18 aya. Yıldızları sayasıya takasıya öğretmenlik vd. uygulamalara dayandı. En sonlarda kısa metrajlara dayandı karşılığı bedeldi Nakde dönüştü. Vakti nakitle bağadı yasalar edildi tasalar edildi haklılar haksızlar varlılar yoklular adaleti salladılar. Sağlıyamadıklarını sağladılar salladılar. Sistem sislere bulandı Sakarya Çanakkale; boğazlar, Dumlupınar, Sarıkamış Derken yerlerde süründü bedeller develendi hevenklendi.
Gerekliydi gereksizdi demedik diyemedik. Bazıları yedi geçmişi biz yemedik. Doymadılar doyuramadılar bilemediler. Yaptık oldu dediler mezarın hakkını mezarcıya değil pazarcıya verdiler. Öle kula böle pul. Böle deve ye böle çul. Nerede kaldı bedel. Ödeyen ağa paşa ödeyemeyen kara maşa. Adaletin bu mu? Toprak altındaki kim? Onun canı çok mu idi. Ağlıya na verdin bilmeyene soğuk baktın. Yetim yavru yu ne denli oyaladın kovaladın. Sen gideni ne olduğunu isteseydin secere seçer bilir bulurdun. Halen dahi kurda kuşa yem verir bahaneler yaratıp severgenlik taslamak kimden kime. Saçın telinden iğne deliğinden alır yol koşar ahkam kesersin. Sen ne bicer Ser sin Serserimi sin? Püsküllü fes mi var başında. Bir titre bir kaşın ve düşün bunlarca kefensiz aç susuz yatarken uyuma. “BEDEL “e takıldık kaldık. Tıpgı sende olan gibi. “BEDDUA” ya sıra zor geldi. Sevmiyorum sevemem de
“BEDDUA” Sevemem de. Adı üstünde kötü fena dönen bir fırıldak. Enerjisi çarpar adamı fırıldak ya üretir Dinamo motor gücünde terse döner Geri gelir BUMERANG GİBİDİR DUA. Hedefteki sevgili kulu değilse döner kulu Şeytan pabucunu ters elle atar. Teper Geri mahluksa!! BAŞIMIZA TAŞ YAĞMADAN YAĞMACILAR MERKEZİ BOŞALTTILAR. OL SEYRANDA BİNLERCE MİLYONLARCA DUA KABUL OLSA BİZİMKİLERE SIRA BULSA HAYATIMIZ BARİ KURTULSA ŞU COVİT İTİN DEN BİTİNDEN ARINSAK BARİ EN AZINDAN ŞU SAZDAN CAZDAN YANDIK KÜL OLMADAN. SOS SOS SOS SOS __________________________SUSTUK ŞİMDİLİK.___________________