- 317 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Arminius Wambery...
OSMANLI İMPARATORLUĞU’NDA BİR İNGİLİZ DERVİŞ;ARMİNİUS WAMBERY, DİĞER ADI İLE REŞİT PAŞA...
Önce, Türkçe öğrendi. Sonra dinini, kılığını ve adını değiştirdi. Adı Arminius Wambery idi, Türklerin arasına Reşid Paşa adıyla karıştı. Devletin, en üst makamlarının arasına karıştı. Sultan Abdulhamid’le dostluk kurdu, güvenini kazandı. Anadolu ve Orta Asya, seyahatine çıktı. Artık, o bir derviş idi...Tam 4 yıl Osmanlı topraklarında kaldı. Osmanlıcayı mükemmel denebilecek kadar iyi konuşuyordu. Hiç kimse, ondan kuşkulanmadı. Herkes tarafından, büyük saygı ve ilgi gördü.Ta ki, yıllar sonra Londra’ya döndükten sonra anılarını yazınca deşifre oldu. İngiliz casusu idi!... Anılarında, şunları yazıyordu.
-"Derviş kimliğiyle, aralarına girdim",
-Eğer hakiki hüviyetim meydana çıkmış olsaydı, değil burada. Osmanlı Sefarethanesi’nin has itibarlı misafiri olabilmem, hayatım dahi tehlikede kalırdı.
-Ben Reşid Efendi, sefirin has misafiri ve dostu olarak bu Türk hacıları nezdinde gün geçtikçe itibar sahibi oluyordum.
-Öyle saf ve mert insanlardı ki, kendi hayatlarında yalan söylemedikleri için hiç kimsenin. Ne sebeple olursa olsun yalan söyleyebileceğine, hele hakiki hüviyetini saklayacağına asla ihtimal vermiyorlardı.
-Türkler en mert, saf ve güvenilir insanlardır. Muhataplarını da kendileri gibi bilirler ve her söylenene itimat ederler. Bilhassa dini ve manevi bahislerde kimsenin yalan söyleyeceğine, asla ihtimal vermezler.
-Benim tam bir derviş hüviyet ve şekli içinde ve alıştıkları üslup ve hususiyetlerle aralarına girdiğim Türkmenler, kısa zamanda öylesine bağlandılar ve inandılar ki. Kazancımı, tarif edemem.
-Birçok hastalar, benden iyi nefes istiyor. Bazısı, hekim olduğumu zannederek tedavilerinin yollarını araştırıyorlar. Bazısı, ilaç yapmamı rica ediyorlardı.
-Ve ancak, sorulan suallere cevap verdim.
-Binlerce kadın, çoluk çocuk. Kız, ihtiyar. Genç, etrafımızı aldılar. Birbirinin üstüne yığılmış, bizi görmek. Sevap olur diye, ellerini üstümüze sürmek. Ellerindeki testilerinden bizlere birer yudum içirdikten sonra, bu suyu her derde şifa olarak saklamak. Hayır duamızı almak için, rahat nefes aldırmaz olmuşlardı.
-Türkmenlerin hepsi, İslam’dır. Yalnız, dinini de hakki manasıyla bilmezler. Birkaç kelime din konuşan, başlarına imam olur. Ben de, onu yaptım.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.