- 807 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
"İçimdeki Bütün Mumlar Yanıyor Anne!"
"Bir gölge pusuda bekliyordu.
Hoş geldin dedim, bağrımda bir çocuk
deliriyordu.
Durdum ellerimde bir boşluk, gözlerimde bir
telaş.
Bir nihai cümle iki dudak arasından çıktı
çıkacak.”
Hoş geldin dedim yine! Uzaklardan annemin göğsünde bir kuş çırpınıyordu. Sesinde titrek bir ninni, ne yediğimi soruyordu. Yutkunurcasına sitem, ağırlığınca incinme.
Üstüne bir de ayrılık, tatlı niyetine.
İçimdeki mumları yaktım anne!
Aydınlığı yetmedi bu şehrin gölgelerimi yok etmeye. Her köşe başı kukladan yüzler, her kapı önü bir veda sessizliği. Gülünce bile dudak kenarlarından hüzün akıyor hayaletlerin.
Kaç tane bilmiyorum, içimdeki mumları yaktım ben. Kendi kendini aydınlatmaya bile yetmiyor ışıkları.
Kendi kendini bile.
Vardığım bütün kıyılar terk edilmiş liman. Kalanların da uzaklarda kaybolmuş bakışları. Bir demirlesin gör yabancı bir yolcu uzaklardan. Beklenendir, özlenendir, bir ihtimaldir, onu çağırır hıçkırıkları.
Bindiğim kaçıncı tren saymadım bu. İçindeki şehirden kaçar ağır ağır, dumanı tüte tüte. Raylarında kusa kusa öfkelerini, özlemlerini. Sarsılarak bir an. Sonra hava kararır, bir sis bulutu içinde kaybolur birden, yutar bütün kimliksizleri.
"Kimliğimde bir gidenin izleri.
Kimliğimde bir vesikalık, içine çökmüş gözleri."
Hepsini yaktım anne, hepsini.
Aklına gelebilecek kaç taneyse.
Uyuyakalmazsam eğer ve çıkarsam sabaha
Uyanıp çayı demlerim.
Hem unutmamak gerek; kül tutuşmaz bir daha.
Ne yedim diye soruyorsun, düşünmeden ve delirmeden daha fazla söyleyeyim. Bol salçalı mercimek çorbası, soğanı rendelenmiş
ve pulbiberli. Bir de salata. Yarın köfte yoğuracağım bayat ekmekle.
Beni düşünme.
Sevgisizlikten,unutulmaktan korkmam ben.
Defalarca kez provasını yaptım zihnimde.
Öyle bir taştan ki beynim, kalbim saf
demirden.
Düşsem kanamam ve daha da kötüsü ölmem
artık ben.
“İçimdeki bütün mumlar yanıyor anne.”
N.K-
Nisan-2021
Van-
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.