- 337 Okunma
- 1 Yorum
- 2 Beğeni
Cin Ali Çizerim
Ortaokul sıralarındayız. Daha delikanlılığa yatay dikey geçiş sınavlarına çok var. Bahçelievler Deneme Lisesinde öğrencilik yıllarımız. Tatlı mı tatlı, güzel mi güzel bir resim öğretmenimiz var, Sebahat Hanım... O var olmasına var da biz de yetenek sıfır, hatta sıfırın altında...
En güzel çizebildiğim resim Cin Ali, yani çöpten adam. Yeteneksizlik yarışması düzenlense kesin birinciliği kimselere kaptırmam... Orta Okul üç sene de bize Sebahat Hanım geldi... İyi niyetliyim ama yetenek olmadığı içinde sevmiyorum dersi...
Zaman zaman çizerken Sebahat Hocam yol gösteriyor, o gösterse de biz yine yoldan çıkıp şarampole yuvarlanıyoruz resim konusunda... İlk sene sallan yuvarlan geçti, ikinci sınıf olduk, yetenek artmıyor ki... Hocam da bana resim yeteneği kazandıracak diye bir taraflarını yırtıyor, ama ben de tık yok...
Böyle böyle gelip giderken resim dersine Orta İkinci sınıfta gümledik. İkmale kaldık. Tabi haklı Hocam, yetenek olmadığı için, derse katılım durumum da son derece zayıf, hatta hiç yok da denilir. O derece işte anlayın. O sene ikmal imtihanlarında da kaldık. Sınıfta çakacağız. Ecevit-Erbakan Hükumetinin kıyağı ile eylülde bir sınav daha koyuldu da eylül de geçtik, neyse...
Hocam ressamların hayatını filan sorsa, Rambrant’ın dan tut da Picasso’suna, Da Vİnci’sine kadar bir şekilde ezberler cevap veririm ama, çizebildiğim sadece Cin Aliydi işte... Hayır kopya hazırlayıp kopya çekilecek bir derste değil, zaten o işe hiç bulaşmadım, öğrencilik hayatımda, sıfırı, biri aldım oturdum yerime, sonra öğrendim ve de geçtim...
Cin Ali topu atar, o topuda Ayşe tutar, resmi dersinde de Ahmet yan gelir yatar. Çok güzel resim yapan sınıf arkadaşlarım vardı o tarihte... Aradan çok uzun yıllar geçti tabi, resim ile ilgili bir meslek edindiler mi edinmediler mi, onu da bilemiyorum.