ÖYLE BİR GİDER Kİ
ÖYLE BİR GİDER Kİ
Babalar , analar toprak olunca çocuklar büyürmüş, derler. Dertler çoğalır; öyle bir sessiz gider ki analar ve babalar ,adını koyamazsın ….Mutsuzluklar büyür ;hasretlikler köz olur yanar yüreğinde. Keşkeler, keşkelere eklenir. Zaman hasrete düğümlenir. Hep çocuk kalsaydım , der maziye sarılırsın, sarılmak bir yana , onları her üzdüğün an hafızana ok gibi çakılır da kendine darılırsın.
“Hayal kurmak güzeldir ;gerçekler yüzümüze vurana kadar “Öyle bir gider ki analar , bir daha bulamazsın, fesleğenler tütmez, yarpuzlar tat vermez olur, dizlerde derman kesilir; kuşlar ötmez olur. Umutlar ,sararır, sevdalar yaralı, bulutlar yaslı...
Bir yanıma kar yağar,
Diğer yanım ağustos sıcağı.
Evlât gibisi yok;
Bir de ana kucağı.
Gidenler dönmüyor geri
Toprak biliyor işini,
Toprak yapıyor işini.
Ferman keskin; gidenler ,
Gelmiyor geri.
Öyle bir gider ki babalar, sırtını yasladığın dağın yıkıldığını, kaldırdığında başını göğün ağladığını anlarsın. Öyle bir gider ki analar, tüm inişlerin yokuşa döner. Lâl olur dudağın gözlerin kan çanağı...
Ana, baba öyle bir gider ki ,sen de geri gidersin. Çocukluk, gençlik; hatta eski bayramlara.. İmrenirsin ‘anne, baba’ diyenlere. .Bütün sevgilerin yavan olduğunu, seni saran sıcacık sevginin bir buzdağına dönüştüğünü görürsün. Öyle bir gider ki yârin, feleğin şaşar, düşlerin kâbusa dönüşür, öyle bir gider ki yâr, yarını göremesin. Öyle bir gider ki dost, seremez önüne kimse bir daha post. Yüreğe öyle bir düşer ki kor, nasıl yandığını anlayamazsın ve saçlarına öyle bir yağar ki kar, gençliğin deli bir tay gibi geçtiğini bilemezsin; gün gelir öyle bir tufan vurur ki kıyılarına, öyle bir alır ki seni senden zaman, nasıl yaşadığını, nasıl yaşlandığını anlayamazsın ve öyle bir dipsiz bir kuyuya düşersin ki sesine ses bulmaz, dönüp geriye pişmanlık bile duyamazsın. Öyle bir sızlar ki yüreğin yanında kimseyi bulamazsın.
Yarınımızı kestiremediğimiz şu fani dünyada ,sevdiklerimizin kıymetini bilelim. Onlara mutlaka sevgimizi belli edelim. Bir defa da olsa anne, baba, kardeş; eş ve dosta ‘’seni seviyorum!’’ sözcüğünü söyleyelim.
Şenol ŞEN
Görsel: Fatih YILMAZ