Hayatımıza dokunanlar
...........Hayatımıza dokunanlar.
...........Felsefe : gerçeğin ( realitenin) tümünü, özdek ve yaşam ile ilgili türlü belirtileri neden, ilke ve erekler bakımından inceleme amacı taşıyan düşünce etkinliği.
..........“Felsefe yapma”
...........Tırnak içindeki sözü ilk duyduğumda ortaokul sıralarında olsam gerek, çok üstünde durmadım. Lise birinci sınıfta yine çıkmıştı karşıma ama bu kez ders olarak, sanırım seçmeli derslerdi, sosyoloji, psikoloji, mantık ve felsefe .
...........Bu dört dersten bazıları için muafiyet vardı sanırım. Ben Psikoloji ve Felsefeyi seçmiştim, iki derse giren ise tek hocaydı. Murat hocam. O zamanlar bizim için en önemli dersler fen dersleriydi ve hoca da buna çok içerlermiş sonradan söylediklerine göre. Bendeki okuma aşkı ise hiçbir dersi ayırt etmeksizin bütün gücümle çalışmaya sevk ederdi. Tek başarısız olduğum ders resimdi, hep en düşük notum resimden olmuştur.
...........Köyde yaşıyor olmanın bana kazandırdığı en olumsuz katkı, girdiğim sınav sonuçlarının ya hiç gelmemesi ya da vaktinde elime geçmemesiydi. Liseden mezun olduktan iki yıl sonra devlet memurluğuna girme şansını yakalamıştım.12 Mart 1980, içimde ukde kalan okuma aşkı her gün biraz daha harlanırken, çoluk çocuğa da karışmıştım bu arada.
..........1985 yılında eşimin öğretmen olan kuzeninin güdülemesiyle tekrar üniversite sınavına girdim, bu kez sınav sonucunun geleceği bir adres vardı elbette ve AÖF (o zamanki ismiyle İŞ İDARESİ, şimdiki adıyla İŞLETME) bölümüne kaydoldum, sene kaybım olmadan 1988 yılı yaz dönemimde lisans diplomama kavuştum.
...........2012 yılıydı sanıyorum, benim okuma hastalığım tekrar depreşmeye başladı, bu kez çocuklarım da büyümüş ve meslek sahibi olmuşlardı ve derse ayıracak vaktim de çoğalmıştı ama nasıl olacak da tekrar üniversitenin kapısını çalacaktım ki, işte böyle kara kara düşünürken yine bir güzel insanla karşılaştım, ikinci üniversite diye bir uygulama başlamış.
...........Hiç zaman kaybetmeden “Türk Dili ve Edebiyatı” bölümüne kaydımı yaptırıp kitaplarımı da alınca bendeki mutluluğu görmeliydiniz. Bu yıllar öncekine göre biraz daha rahattım, keyif ala, ala okuyordum çünkü, hatta sınav salonlarına girmeyi beklerken çoğu zaman salon görevlisi sanıp kapıda bekletmek istemedikleri bile olmuştu…
...........Aslında tüm bu çabalarım içimde ukde kalan öğretmenlik mesleğine geçebilme çabasından başka bir şey değildi, edebiyat bölümünü seçerken de düşüncem bu yöndeydi.
...........2016 yılında yine sene kaybım olmadan lisans diplomama kavuşmuştum ama öğretmen olabilmek için formasyon gerekliymiş o zaman öğrendim. Olsun okumak okumaktır deyip, diplomaları üst üste sıraladım ama gene bir şeylerin noksanlığını duymaya başlamıştım. Yine okumak, hep okumak.
...........2017 yılında, çocukluğumdan beri beynimin bir yerinde iz bırakmış olan Felsefe bölümüne kayıt yaptırdım ve yine birinci yarıyıl güz dönemi kitaplarımı bağrıma basa basa eve döndüm. Bu kez artık emekli de olmuştum, okumak için bütün saatler benimdi. Hani bazen mutluluğunuzu sizi anlayabileceğini düşündüğünüz insanlarla paylaşmak istersiniz ya işte tam da böyle bir gaflete düşmüştüm çiçeği burnunda bir felsefe öğrencisiyken, bana tam olarak söylediği söz şuydu, üstelik de öğretmen, (üstelik de edebiyat öğretmeni), “okuyup da ne yapacaksın bu yaştan sonra,” boş ver hayatını yaşa demiş ve benim bütün şevkimi kırmıştı bu tek cümle. Nereden bilsin benim bütün hayatımın okumakla özdeş olduğunu. Devam etseydim şimdi, Felsefe Lisansımı da almış olacaktım ama etmedim. Bütün gücümü, isteğimi, gayretimi şevkimi sömürmüştü bu tek cümle.
...........Bu yıl devamsızlıktan kaydım silindi. Artık üniversite terk duygusunu da deneyimledim diye kendimle alay ediyorum ara sıra.
...........Böyle teselli ediyorum kendimi.
...........Hayatınıza her zaman güzel dokunuşlar olmuyor elbette, iyiyi kabul etmek kötüyle mücadele etmek de size kalmış…30 Mart 2021-haticeak
YORUMLAR
Hiç bir şey için geç değildir şairem
bir kitapta okumuştum aynen aktarıyorum affınıza sığınarak
ölmediğiniz sürece GEÇ diye bir şey yoktur
Rabbim hayırlı mutlu sağlıklı ömür ihsan eylesin
bence yazmaya devam edin sizdeki bu okuma aşkı kim bilir evrim değiştirip yazma aşkına dönüşür
denemeye değmez mi
saygılarımla
haticeak
Muhteşem!..Dostlar çeşitli..Motive edenler ...Ve motive olan birini gördüklerinde caydırmaya çalışanlar..Hayata hep güzel dokunmak en güzeli..Şimdi de kitap yazmaya başlayabilirsiniz..İfade tarzınız güzel..Donanım da var..Kolaylıklar size o zaman..Saygıyla..