- 239 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
YAKUP KADRİ KARAOSMANOĞLU.
YAKUP KADRİ KARAOSMANOĞLU.
Yakup Kadri Karaosmanoğlu, Türk Edebiyatı’nın usta kalemlerinden olup, Türk romancı, yazar, gazeteci, şair ve siyaset gibi bir çok alanda isim bırakmıştır. 27 Mart 1889 tarihinde Kahire’de doğmuş olup 13 Aralık 1974 yılında Ankara’da vefat etmiştir.
Nur Baba, Kiralık Konak ve Yaban romanlarıyla adını Türk Edebiyatında duyuran yazarın, aynı zamanda öykü makaleleri de bulunmaktadır. Diplomat olarak görev yapmış olan yazarımız, Milli Mücadele zamanında ve bağımsızlık sonrasında da Atatürk’ün dostu olmuştur.
Gazetecilik mesleğini de yapmış olan Yakup Kadri Karaosmanoğlu, Kadro dergisinin kurmuştur. Fakat yaptığı eleştiriler ile, dönemin hükümetince Kemalizmi değiştirmekle suçlanmış ve dergi kapatılmıştır.
Mardin ve Manisa’lı olmamasına rağmen, 2. ve 3. Dönem Mardin Milletvekili, 12. Dönemde ise Manisa Milletvekilliği yapmıştır.
Anadolu Ajansı’nın kurulmasına ön ayak olup, kurucu üyesi olarak, yaşamının son zamanlarında, yönetim kurulu başkanlığını yapmıştır.
________________________________________
Yakup Kadri Karaosmanoğlu’nun Hayatı | Biyografisi
Yakup Kadri Karaosmanoğlu, 1889 yılında Mısır’ın Kahire şehrinde dünyaya geldi. Babası, Manisa’daki Karaosmanoğlu Ailesinden Abdülkadir Bey, annesi İkbal Hanım’dır. 1833 yılında Osmanlı’ya baş kaldıran Mısır Valisi Kavalalı Mehmet Ali Paşa‘nın oğlu Kavalalı İbrahim Paşa’nın ilerleyip Manisa’ya kadar gelip işgali sırasında babası ona yakınlık göstermiş ve onun Mısır’a yerleşmesine sebep olmuştur. Burada İkbal Hanım ile evlendi ve ikinci çocuğu Yakup Kadri dünyaya geldi.
Yakup Kadri ‘nin Ailesi, asi Kavalalılar Hanedanının son idarecesi Kavalalı İbrahim Paşa’nın ölümü üzerine Osmanlı topraklarına geri döndü.
İlköğrenimini Manisa’da Fevziye Mekteb-i İptidaisi’nde tamamladı. 1903’te İzmir İdadisi’ne girdi.Edebiyata olan ilgisi bu yıllarda daha çok artmıştır. Yakup Kadri’nin Babasının ölümü üzerine İzmir İdadisi’ndeki eğitimini tamamlayamadı ve 1905 yılında annesiyle Mısır’a döndü.
Siyaset ile tanışması bu evrede başladı. Jön Türkler ile Mısır’da tanışma sonrası İzmir’e geri dönmedi. Jön Türklerin görüşlerine ilgi duyunca, İskenderiye’deki bir Fransız okulunda ve İsviçre Lisesi’nde eğitim görerek 2 yılda öğrenimini tamamladı. Okulda aldığı Fransızca eğitimi, batılı ünlü yazarlardan Flaubert, Guy de Maupassant, Alphonse Daudet‘i okudu. “Türk” adlı Şerafettin Mağmumi‘nin dergisinde yazdığı çeviri öykülerle ilk yazılarına başladı.
İstanbul’a gidiş
1908’de kararı değişti ve ailesiyle İstanbul’daki Yeldeğirmeni’ne taşındı. Burada İstanbul Hukuk Mektebi’ne kaydoldu ancak okulu üçüncü sınıfta iken bıraktı. 1909’da Şahabettin Süleyman ile tanışıp aracılığıyla Fecr-i Âti topluluğuna katıldı. Burada ilk oyunu olan Nirvana‘yı yazdı ve Resimli Kitap Dergisi’nde yayımlandı.
Servet-i Fünun’da küçük öyküler yazdı ve şiir’e yayımlayarak sürdürdü. Paris’ten dönen Yahya Kemal ile birlikte edebiyatta, “Nev- Yunanilik” bir akımı başlatmaya çalışsa da başarılı olamadı. Bu sefer doğu mitolojilerine ilgisi arttı. Gözlemleyeceği bir tekke buldu. Çamlıca’daki Kısıklı Bektaşi tekkesine gitmeye başladı. “Nur Baba” romanının burada yazdı, tepkilerden çekindiği için yayımlamadı.
Bergson ve Freud’un düşüncelerinden etkilendi. Ruh analizleri yaparak yeni karakterler oluşturdu ve kısa öyküler hazırlamaya başladı. 1913 yılında İlk öykü kitabı “Bir Serencam”’yayımlandı.
1914’de kadın sorunları, hayat, medeniyet ile ilgili birçok konuda makaleleri Peyam gazetesinde yayımlandı. Bir süre Üsküdar İdadisi’nde edebiyat ve felsefe öğretmenliği yaptı.
1916’da İsviçre’ye Verem hastalığından dolayı tedaviye gitti. 1918’de Mondros Mütarekesi’nin imzalanması üzerine yurda döndü.
Savaşlar onu milliyetçi kimliğine çevirdi.1920’den sonra Milli Mücadeleye katıldı ve milli duygular ile ilgili bir çok makaleleri yayımlandı.
“Kiralık Konak” romanı İkdam’da tefrika edildi. 1921’de ise daha önce yazdığı “Nur Baba” romanı Akşam gazetesinde tefrika ettirdi, ancak gelen tepkiler üzerine tefrika yarım kaldı. Eser, 1922’de kitap olarak yayımlandığında yazarının Türkiye’de ve ülke dışında tanınmasına büyük katkıda bulundu.Aynı yıl, Muhsin Ertuğrul tarafından filme de çekildi.
Diplomatlık yılları
1934 yılında Tiran elçiliğine atanmıştır.
1935 yılında Prag, 1939 yılında Lahey, 1942 yılında Bern, 1949 yılında Tahran ve 1951 yılında tekrar Bern elçiliğine dönmüştür.
1955 yılında, Bern elçiliği görevine devam etmekte iken emekliliğe ayrılmıştır.
”Zoraki Diplomat” adlı eserini, diplomatlık yıllarının eseri olarak ortaya çıkarmıştır.
Emeklilik yılları
Emekli olsa da yazarlıktan vazgeçmemiş. 1957 yılında Ulus Gazetesi’nin başyazarlık görevine gelmiştir.
Siyasi Hayatı
Yakup Kadri, 1960 Askeri Darbe sonrasında 6 Ocak 1961 ile 15 Ekim 1961 arasında Kurucu Meclis Milli Birlik Komitesi Temsilciliğini üstlendi.
1961-1965 yılları arasındaki Manisa milletvekili ve İsmet İnönü’den sonra meclisin en yaşlı üyesi olarak Geçici Meclis Başkanı olarak görev yaptı. 1962 yıllarında CHP’nin Atatürk ilkeleri ile örtüşmediğini öne sürerek istifa etti.
1965 sonrası Siyasi hayatını noktaladı
1966 yılında Kendi öncülüğünde kurulan devlet ajansı olan Anadolu Ajansında yönetim kurulu başkanı olarak görev yaptı.
Yakup Kadri Karaosmanoğlu’nun Ölümü
Gülhane Askeri Tıp Akademisi’nde hastalığından dolayı tedavi görürken, 13 Aralık 1974’te hayatını noktaladı. Beşiktaş, Çırağındaki Yahya Efendi mezarlığına defnedilmiştir.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.