- 513 Okunma
- 0 Yorum
- 3 Beğeni
KURTULUŞ REÇETESİ!
KURTULUŞ REÇETESİ!
Dünyamızın düzenini intizamını sağlayan yüce Yaratıcımı, yarattığı kullarının temizlenmesi ve kendilerine gelmeleri için mübarek gün ve geceler vermiştir. Bu günleri iyi değerlendiren insanların adeta yeniden doğmaları veya yeniden doğmuş gibi temizlenmeleri mümkündür.
Bereketi, güzelliği, fazileti, müjdeleyiciliği ile bizleri rahatlatan ve temizleyen üç ayların ve bu ayların ikincisi olan şaban ayının on beşinci gününü ve gecesi olan beraat kandilini idrak etmeliyiz.
Ne mutlu bu güne ve geceye ulaşan Müslümanlara ki, yaratıcının insanlara lütuf olarak verdiği bağışlanma, temizlenme ve yaratıcıya yaklaşma fırsatını bulmuş oluyorlar.
İnsanlar dünyadaki hayat ve yaşantılarıyla birçok zaman günahkâr durumuna düşmektedirler. Bunların af ve mağfireti uzun zaman ve ibadet gerektirirken, böyle gecelerin gelmesi Allah’ın insanlara verdiği bir kolaylıktır. Ne mutlu bu kolaylık ve fırsatları değerlendirebilen Müslümanlara.
İşte içinde bulunduğumuz beraat kandili, biz Müslümanlar için tabiri yerindeyse, “biçilmiş kaftan” dır.
Bu gece, yüce yaratıcının sunduğu ve gönderdiği birçok gecelerden mübarek, Müslümanların bağışlanmasını sağlayan birçok geceden de daha bağışlayıcı bir gece.
Bu gece, insanların dünya hayatlarının dilimleri olan yıllarının sorgulandığı ve gelecek yıllarının planlandığı bir gece.
Bu gece, Allah’ın rahmet kapılarını Müslümanlar için açtığı ender gecelerden bir gece.
Bu gece, Allah’ın Peygamberi Hz. Muhammet Mustafa (s.a.v.) Efendimize ümmetinin tamamını şefaat için verdiği bir gece.
Bu gece, insanların gelecek yıllarında olacaklarını ve yaşayacaklarını dua ile değiştirebilecekleri ender gece.
Bu gece Müslümanların bütün ibadet ve dualarının karşılığını kat kat alacakları bereketli bir gece.
Ebu Hüreyre (r.a.) den rivayet edildiğine göre, Peygamber Efendimiz(s.a.v.) bir hadis-i şeriflerinde bu geceyle ilgili şöyle buyuruyor:
-Şaban ayının on beşinci gecesinin ilk vaktinde Cebrail(a.s.) bana geldi; şöyle dedi:
Ya Muhammed başını semaya kaldır. Sordum.
Bu gece nasıl gecedir? Şöyle anlattı:
-Bu gece, Allah’ü Teâlâ, rahmet kapılarından üç yüz tanesini açar. Kendisini şirk koşmayanların hemen hepsini bağışlar. Meğerki bağışlayacağı kimseler büyücü, kâhin, devamlı şarap içen, faizciliği ve zinaya devam eden kimselerden olsun. Bu kimseler tövbe edinceye kadar, Allah-ü Teâlâ onları bağışlamaz.
Gecenin dörtte biri geçtikten sonra, Cebrail yine geldi ve şöyle dedi:
-“Ya Muhammed başını kaldır. Bir de baktım ki; Cennet kapıları açılmış. Cennetin birinci kapısında dahi bir melek durmuş şöyle seslenir:
-Ne mutlu bugün rükû edenlere.
İkinci kapıdan dahi bir melek durmuş şöyle sesleniyor:
-Bu gece secde edenlere ne mutlu.
Üçüncü kapıda duran melek dahi, şöyle sesleniyordu:
-Bu gece dua edenlere ne mutlu.
Dördüncü kapıda duran melek dahi, şöyle sesleniyordu:
-Bu gece, Allah’ı zikredenlere ne mutlu.
Beşinci kapıda duran melek dahi, şöyle sesleniyordu:
-Bu gece Allah korkusundan ağlayanlara ne mutlu.
Altıncı kapıda duran melek dahi, şöyle sesleniyordu:
-Bu gece Müslümanlara ne mutlu.
Yedinci kapıda bir melek durmuş şöyle sesleniyordu:
-Günahının bağışlanmasını dileyen yok mu ki, günahları bağışlansın.
Bunları gördükten sonra Cebrail (a.s.) e sordum:
-Bu kapılar ne zamana kadar açık kalacak? Şöyle dedi:
-Ya Muhammed, Allah-ü Teala, bu gece, Kelp Kabilesinin koyunlarının tüyleri sayısı kadar kimseyi cehennemden azat eder.
Yukarıdaki hadis-i şerifi okuduktan veya bildikten sonra bu gece ve gündüzü ihya etmemek ve geceyi uyanık geçirmemek herhalde akıllı bir iş olmaz.
Gerçekten kurtuluş reçetesinin yazıldığı ve bir yıl içinde uygulanması için insanın kaderine nakşedildiği bir geceyi gaflet, dalalet ve hatta hıyanet içinde geçirmek iyi niyet göstergesi olmasa gerek.
Bununla ilgili peygamber Efendimiz (s.a.v.) hadis-i şeriflerinde açıklama yapmıştır. Bir hadis-i şeriflerinde bu gece yapılan işleri saymıştır. Bu gece bir yıllık işlerin melekler tarafından deftere yazıldığını, rızıklar, eceller, zenginlikler, fakirlikler, ölümler ve doğumlar hep bu esnada kaydedilir demiştir.
Özellikle bu gece Peygamberimiz(s.a.v.) için çok dua edip, salavat getirmeliyiz. Çünkü bu gece Peygamberimizin ümmetinin tamamı için şefaat hakkı aldığı gecedir. Onun için bizim en kolay kurtuluş yolumuz Peygamberimize iyi ümmet olmaktır. O’nun yolundan gitmek, O’nunla bir olmaktır. Çünkü “O” bizi en kolay yoldan yüce yaratıcıya götürecektir.
O’nun yolundan gitmek için insanları sevmeliyiz. Aramızdaki kin, nefret, kıskançlık, intikam, yalan, arkadan konuşma ve bencilliklerimizi bir tarafa bırakmalıyız. Bütün insanlık için dua etmeliyiz. Çünkü dualar karşılıklıdır.
Allah’ın bu gecesinin kadrini, kıymetini bilen, Allah’ın bu geceden faydalandırdığı, dualarının kabul olduğu kullarından olmamız temennisiyle, beraat kandilinin size, ülkemize ve tüm İslam Âlemi ’ne sağlık, sevgi, barış, huzur ve bol kazanç getirmesini diliyorum.
Kandilimiz kutlu olsun!
Muhabbetle…
Osman GİRGİN’İN “BİR GÜL’DE BENDEN” adlı Makale kitabından alınmıştır.
Osman GİRGİN
Eğitimci, Yazar-Şair
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.