- 471 Okunma
- 0 Yorum
- 1 Beğeni
MEDENİYETİN ÖLÇÜSÜ: TEMİZLİK, NEZAKET, İMAR ve MİMARİ
MEDENİYETİN ÖLÇÜSÜ: TEMİZLİK, NEZAKET, İMAR ve MİMARİ
Bu kavramların ikisi toplumsal, ikisi de kurumsal içerik taşır. Temizlik ve Nezaket; bireyler olarak hepimizin ilgi, alaka ve sorumluluğu nispetinde anlam ve değer kazanır. Birey olarak ben; bu kavramlara ne kadar sahibim. Yada kendimi ne kadar sorumlu ve duyarlı görüyorum? Bunun muhasebesini yapıyor muyuz?
Bana göre bunu yaptığımız ölçüde; bireysel bilinç değer kazanır ve toplumsal bilince dönüşür. Medeni bir toplum olma iddiasında isek; ki olmamız gerekir: Bu kavramları önce kendimizde, ailelerimizde, eğitim kurumlarımızda ve hayatın her alanında yaşamamız ve yaşatmamız gerekir. Maalesef toplumsal yaşantımızda bu kavramların yeterince önemsenmediğini görüyor ve üzülüyorum. Sokağa çıktığımızda bunları rahatlıkla müşahede edebiliriz.
Sokaklarımızda sigara izmariti, peçete, ambalaj artıkları, çekirdek kabukları, yer yer tükrük ve sümük materyaline rastlıyorsunuz. Yine insanımızın sözlerinde ve davranışlarında argo tabirlerin çok daha fazla olduğu hepimizin malumudur.
Bütün bu durumlar bireysel ve toplumsal duyarsızlığın bir sonucudur. Oysa bu konularda birbirimizi belli ölçüler içerisinde uyarmalıyız. Yetmez, yetkililerin de kurumsal caydırıcı tedbirleri uygulamaya koyması gerekir: Örneğin yerlere sigara izmariti ya da tükürüldüğünde neden cezai işlem yapılmasın! Yada kişiler argo içerikli, küfürlü ifadeler kullandığında caydırıcı önlemler uygulanırsa; kanaatimce önemli değişimler olacaktır.
Şimdi bir yerel seçimler arifesinde kamuoyuna sormak gerekirse; yukarıdaki tespitlerle alakalı yapılanları yeterli buluyorlar mı? Yada bu tespitleri dikkate alan adayları tanıyor ve tercih edebiliyor muyuz?
Medeniyet göstergelerimizin bir diğer versiyonu; İmar ve Mimaridir. Bu kavramların toplumsal hayattaki görünümü ve kentsel yaşamdaki sanatsal değeri; kurumların anlayış ve sorumluluğundadır. Ne yazık ki bu kavramların uygulanmasında da kentsel çarpıklığı her yerde görebiliyoruz. Park, cadde, sokak dizaynından tutunda, binalarımızdaki çarpıklığa, renk uyumsuzluğuna kadar manzara çok traji komik bir görüntüyle karşımıza çıkmaktadır. Bütün bu olumsuzluklara rağmen ne yapmalıyız?
Tabii ki; eğitim, eğitim, eğitim… Hayatın her alanında, beşikten mezara kadar eğitim olmalı! Eğitim; insanin fıtri yaratılışına uygun olmalı, ütopik ve dayatmacı bir ideoloji olarak; kesinlikle uygulanmamalıdır. Eğitimin medya boyutu da unutulmamalıdır… Örnek davranışlara alkışlar…
09.04.2010
Yasin YILDIZ
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.