Her Anne Babanın En Büyük Arzusudur

• 8 Mart 2021 Pazartesi 08:06:56

Her Anne Babanın En Büyük Arzusudur

Ebeveynlerin en büyük istekleri ve hayalleri, çocuklarını bir yuva sahibi etmek ve mutlu bir aile ortamı hazırlamaktır.
Anne-baba için en büyük huzur, mutluluk ve sevinç, çocuklarının mürüvvetini görmek ve kızını telli duvaklı gelin etmektir.
Allah’tan (CC) hayırlı evlat istenmelidir. Hayırlı olmadıktan sonra, kız veya erkek olmuş hiç fark etmez.
Kızlarımız, bizim nenelerimiz, analarımız, teyzelerimiz, halalarımız, bacılarımız, ablalarımız, sevgililerimiz, eşlerimiz… Kızlar, her zaman ilgi ve alaka isterler. Kızlara sahip olmanın verdiği sorumluluk, çok büyüktür. Bu büyüklüğün aynı oranda mükâfatı da büyük oluyor.
Kızlara sahip olmakla alakalı çok hadis rivayet edilmiştir.
“Allah dilediğine kız, dilediğine erkek çocuk bahşeder. Kimine hem erkek, hem kız çocuğu verir, dilediğini de kısır bırakır. Her şeyi hakkı ile bilen ve her şeye gücü yeten ancak Allah’tır) buyuruldu. (Şura 49, 50)”
“Kız çocuğunu güzelce terbiye edip, Allah’ü teâlânın verdiği nimetlerle bolluk içinde yedirir giydirirse, o kız çocuğu onun için bir bereket olur, Cehennemden kurtulup kolayca Cennete girmesine vesile olur.) [Taberani]”
“Kim üç kız çocuğunun geçimini sağlar, onları terbiye edip evlendirir ve onlara güzel davranırsa, cennet onundur!" (Ebû Dâvûd, Edeb, 120-121)”
Günümüzde, erkekler bir şekilde kendi hayatlarını idame ettiriyorlar.
Kızlar, erkekler kadar şanslı değiller. Her ne kadar “kadın-erkek eşitliği vardır” dense de aslında kadınlar erkekler gibi olamıyorlar. Kısıtlı yaşam tarzlarıyla yaşamaya çalışıyorlar.
Dinimizce kız çocukları, aile için nimettir, berekettir. Kız çocuklarına sahip olmak, daha titiz ve dikkatli olmayı gerektiriyor. Aileler, kız çocuklarını terbiye etmek, korumak, kollamak, yedirmek, içirmek, giydirmek, iyi terbiyeyle yetişmiş bir aileye vermek konusunda çok dikkatli olmaları gerekiyor. Günümüzde, bu o kadar da kolay değil aslında. Teknolojinin son sürat ilerlediği günümüzde, kız çocuklarının yetiştirilmesini zor hale getiriyor. El bebek, gül bebek yetiştirilen kız çocukları, hiç de tasvip edilmeyen kişilere gidebiliyor. Hiç de ummadıkları, hayal etmedikleri bir hayat içerisine giriyor kızlar, bir süre sonra boşanma aşamasına kadar gidebiliyorlar. Mutlu iken mutsuz, huzurlu iken huzursuz, baba evinde geçen ömürlerini arar hale geliyorlar. Kader, kısmet, nasibin ötesinde, cüzi iradeleriyle eşini doğru ve isabetli seçmekten mahrum olarak, mahzun ve mağdur olabiliyorlar.
Gözü gibi bakılan kızlarının, pek de alışık olmadıkları bir yaşam tarzına kurban gitmeleri, ebeveynlerin de huzurunu bozmakta, mutsuz etmektedir. Bunların yaşanmasında, elbette ki çok çeşitli başka sebepler de vardır.
Büyüklerimiz hep söylerler ya! “İyi bir damat, kazanılmış bir erkek evlattır, kötü bir damat kaybedilmiş bir kız evlattır.” Kızı verdiğiniz aile ve kişiler çok önemlidir. Soyu, sopu, kökü, ahlakı…
Üç kız çocuğuna sahip olmakla, büyük bir mutluluk içerisinde görebiliriz kendimizi. Hele onları telli duvaklı olarak, helâl süt emmiş iyi bir ailenin oğluna vermiş olmak, ayrı gurur kaynağı olabiliyor.
Kızlarımıza daha titiz olarak, ilgi ve alaka gösterelim. Onları hiç ummadıkları, beklemedikleri, hayal etmedikleri bir hayatın içerisine atmayalım. Onlar için en iyiyi, en güzelini yapmaya, çalışalım.
Belki de onların hatırına, Peygamberin hadisi gereğince, Cenab-ı Allah’ın inayetiyle Cennetlik olma şerefine erişebiliriz.


Kerim BAYDAK
[email protected]