- 388 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
ÖZRÜ KABAHATİNDEN BÜYÜK
Yazan: Mehmet Sabri Haberveren
Deyişlerimiz arasında “özrü kabahatinden büyük” diye bir söz vardır. Gazetelerde anlatılan CHP’nin seçimlerde yenilgi mazeretleri de işte böyle bir şey. CHP yenilgisini altı maddede sıralamış: Tarikatlar, İmamlar, Kürtler, ABD. 2. Cumhuriyetçiler, Rüşvet, ve AB.
Şimdi bu bahanelerin sadece ilkine bakalım. Türkiye’de tarikatların varlığı yeni midir? Hayır. Cumhuriyetin kurulmasından öncesinden bu yana tarikatlar mevcuttu ve faaliyetlerini legal ya da illegal olarak sürdürmekteydi. Ama Cumhuriyet Türkiye’sinde, yanlış hatırlamıyorsam, 1970 li yıllardan bu yana kıpırdanmalar ve örgütlenmeler vardı. Ekonomik güç oldukları zaman yıl 1993 idi. Cami yaptırma dernekleri, Kuran kursları, ilk, orta ve yüksek öğrenim öğrenci yurtları, dershaneler, özel okullar vasıtası ile tarikat örgütlenmesi her yerde sürüyordu.
Hatta bir ara Kanaltürk Televizyonunda Merdan Yanardağ’ın sunduğu ’’Yolsuzluk ve Yoksulluk’’ adlı programa katılan, Fethullah Gülen’in 25 yıl boyunca başyaverliği ve kuryeliğini yaptığını belirten, Nurettin Veren, ’’Cumhuriyet savcılarının anlatacaklarımı ihbar kabul etmesini istiyorum. Fethullah’çı örgütlenme 7,5 milyar dolarlık ekonomik güce ulaşmıştır. Türkiye’de dershaneye giden 4 çocuktan üçü tarikat eline düşmektedir. Çocuklarınızı terörden kurtarmak isterken Fethullah örgütüne teslim ediyorsunuz. Uyanın, gerçeği görün’’ demişti.
Peki, sözler bu bir uyarı değil miydi? Elbette uyarıydı. CHP’nin süslü, kendini entel ve bayağı bilgili sanan, ileri gelenleri ve Baykal’da benim gibi bunları duymuştu. CHP’nin 6 okundan bir olan laiklik bu çalışmalarla zedelenmiyor muydu? Peki, CHP laikliği korumak için ne yapmıştı? Ben söyleyeyim ne yaptığını. Koskoca bir hiç… Çünkü Baykal ve ekibi laikliği koruma işini kafalarında orduya havale etmiş, orduya ısmarlamışlardı Peki başka uyarılar yok muydu? Elbette vardı. Milli Eğitimde yasalar, yönetmelikler, yönergeler, bu doğrultuda değiştirilirken CHP sadece uyudu. Bir örnek vermek gerekirse; halen orta ve yüksek öğrenci yurtları denetlenmiyor. Buralarda öğrenciler üzerinde hangi çalışmalar yapıldığı bilinmiyor. Köylerde bile açılan, ücretsiz ve yatılı öğrenci alan, yurtların finansı nasıl sağlanıyor, işlevleri nelerdir bilinmiyor.
1970’lerde, hatta 1980’lere kadar Türkiye’de türban diye bir sorunumuz yoktu. O zamana kadar kadınlarımız Müslüman değil miydi? Sonra türban eylemleri başladı. Hatta ilk türban eylemlerini de, Cerrahpaşa Tıp Fakültesinin öğrencileri başlatmıştı. Bu eylemi yürüten öğrenciler Fatih Samatya da bir yüksek kız öğrenci yurdunda kalıyorlardı. Tesadüfe bakın siz… Özellikle Milli Eğitime, öğrencilere ve bu öğrencilerin velilerine yönelik, tarikat çalışmaları devam ederken CHP ne yapıyordu? Hangi önlemleri almıştı? Önlemi bırakın bir yana CHP ileri gelenlerinin bunlardan haberi bile yoktu. Halktan kopuk bir şekilde entel dünyalarında yaşıyorlardı. Şimdi seçim yenilgisini tarikatlara bağlayan, CHP’ye sormak gerekmez mi? Madem böyle bir tehlike vardı. Ey CHP, sen ne yaptın?
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.