- 295 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
KUR'AN'DA KADIN DÖVME YOKTUR
Kur’an’da kadın dövme geçmediği hâlde ne yazık ki meal yazarlarının Nisa Sûresi 34. ayetini yanlış çevirmeleri sebebiyle sanki dövmek İslam’da varmış gibi bir durum ortaya çıkmıştır. Gerçekteyse "darabe" kelimesi tûrevleri ile birlikte Kur’an’da 58 geçmekte ve geçtiği bu yerlerde bağlamına göre ve aldığı harfi cerlere veya bitiştiği kelimelere göre farklı anlamlar kazanmaktadır. Bunlardan bazılarına bakacak olursak;
Bakara Sûresi 61. ayetinde mahkûm Olmak anlamında
Muhammed Sûresi 27. ayeti ile Enfal Sûresi 50. ayetinde dövmek anlamında
Yine seyahat etmek, dışarı çıkarmak anlamında: Bakara Suresi, 273; Ali İmran Suresi, 156 ve Nisa Suresi, 101. ayetlerde kullanılmış
Nur Sûresi 31. ayetindeyse darabe kelimesi "be" harfi cerri ve "humur" kelimesiyle birlikte örtmek anlamında kullanılmıştır.
Buradan da anlaşılacağı üzere "darabe" fiilinin vurmak anlamının dışında kullanılabilmesi için harfi cerrede gerek yoktur. Çünkü Kur’an’da çok sayıda örnekte darabe fiili harfi cer olmadan kullanılmış olup dövme anlamına gelmemektedir. Yukarıda birkaçını yazdım.
Bu bilgiler ışığında Nisa Sûresi 34. ayetine bakalım. Nisa Sûresi 34. ayetinde erkeklerin kadınlara kavvâm kelimesi geçmekte olup meal çevirileri yapıldığı zaman bu durum meallerde "yönetici" ve "hakim" olarak geçmiştir. Fakat aynı kelimenin geçtiği Nisa Sûresi 135 ve Maide Sûresi 8. ayetinde "adaleti ayakta tutun, adaleti gözetin" olarak çevrilmiştir. Gerçekteyse Nisa Sûresi 34. ayetinde geçen "erricalü kavvamune alennisai" ifadesi "erkekler kadınları gözetir" ya da "erkekler kadınların geçiminden sorumludur" anlamında çevrilmesi gerekmektedir. "feddelellahu badehum ala badin" ifadesiyse her birine farklı yetenek ve özellikler verdik"dir.
Yine Nisa Sûresi 34. ayetinde erkeğin nüşûzündan bahsedilmekte ve erkeğin nüşûzü Nisa Sûresi 128. ayetinde de geçtiği gibi eşine karşı hırçınlık yaparak kötü muamele etmek ve ondan ayrılmayı düşünmesi ve evi terk etmesi" değil barış yollarının aranmasıdır. Bu yüzden ayetteki nüşûz kelimesinin yüz kızartıcı bir suçun karşılığı olma ihtimali neredeyse yok gibidir. Mücâdele Sûresi 11. ayetinde "ayağa kalkın" anlamını ifade etmektedir. Bu açıklamalar doğrultusunda nüşûzu erkek ve kadın arasındaki geçimsizlik hali şeklinde tarif edebiliriz. Böyle bir durumda her iki taraftan veya eşlerden sadece birinden kaynaklanan bir duygu ve davranış sebebiyle aile hayatının tehlikeye düşmesi ve evlilik bağının kopmasına yol açabilir. Eğer erkek ve kadın arasında böyle bir durum söz konusuysa bu geçimsizlik erkekten kaynaklanıyorsa Nisâ Sûresi 128. ayetinin tavsiye ettiği şey barışın hayırlı olması sebebiyle erkek ve kadının barışmasıdır. Eğer kadından kaynaklanan bir durum varsa barışa ulaşmak için Nisâ Sûresi 34. ayetin tavsiye ettiği şeyler 3 öneri olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu öneriler öğüt vermek yani karşılıklı konuşmak, kadını yatağında yalnız bırakmak ve darp etmektir. Ayyette bu üç önerininde aynı anda yapılabileceğini gösteren "ve" bağlacı vardır. Yani anlaşmazlığın çözümü için tavsiye edilen bu üç eylemin aynı anda yapılabileceği vurgulanmaktadır. Nisa Sûresi 34. ayetinde tavsiye edilen bu hususlardan ilk ikisi karşılıklı konuşmak ve yatakların ayrılıp ayrı yatmaları kadınında erkeğinde aradaki sorunu yeniden düşünmesine, her ikisininde barışmasına, isteyerek itaatin gerçekleşmesine ve aralarının düzelmesine katkı sağlayacaktır. Fakat darp etmeye dövme anlamı verilecek olursa bu barışmalarına değil tam tersine ayrılmalarına yol açacaktır. Çünkü düşünün sizin eşinizle aranızda bir sorun oluşuyor bu sorun sebebiyle eşiniz sizi dövüyor. Aradan birkaç gün sonra siz bu sorunu düzeltmeden başka bir sorun oluşuyor yine sizi dövüyor. Bu durumda onunla barışmak ister misiniz? Ya da 2 gün sonra bu sorun ortadan kalksa bile birkaç gün sonra başka bir sorun olsa yine sizi dövse barışmak ister misiniz? Şahsen ben erkek olmama rağmen kendimi dövülmüş hissedince böyle bir ortamda barışa yanaşmam mümkün değildir. Bu sebeple darp etmeye dövme anlamının verilmesi barışmaya ve gönüllü olarak itaate vesile olması mümkün değildir. Arapça ’da iki insanın darplaşması dövüşmeleri anlamına gelmeyip tam tersine birbirleriyle ortak olup bir işletme kurmaları anlamına gelmektedir. Bu bilgiler ışığında ayetin doğru meali söyledir;
Erdemli kadınlar(Allah’ın yasasına) boyun eğer ve Allah’ın emrettiği (onur ve iffetlerini) tek başına bile olsalar korurlar. Onur ve namusları konusunda endişe duyduğunuz kadınlara öğüt verin, yataklarınızı ayırın, nihayet çıkarın. Ancak sizi dinleyip vazgeçerlerse onlara karşı bir yol aramayın.(Nisa Sûresi 34. ayet)
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.