5
Yorum
2
Beğeni
0,0
Puan
612
Okunma
Nereye gideceğimi planlamamıştım. Bu sefer Beykoz’un tepelerinde değil başka yerlerde dolaşacaktım. Beykoz’u sokak sokak, mahalle mahalle dolaşıp nerede ne var kapı numarasına kadar kafama kazımıştım neredeyse. Amaçsız bir gezinti olacaktı bu sefer. Ruhumun derinliklerine inmeden görselliklere takılarak zaman öldürmek olacaktı işte. Corananın baskısına, kara kışın etkisi de yüklenince ilk fırsatta dışarıya, doğaya fırlayıp deli danalar gibi nereye gelirse toslamak benim için en büyük terapi olacaktı. Yarım saat sonra vapur iskelesindeydim. Bindiğim vapurun seferi, Kanlıca, Çengelköy iskelelerinden yolcularını alarak diğer iskelelere de uğradıktan sonra Eminönü’ nde son bulacaktı. Hava soğuk olmasına rağmen kabanımın kapşonunu kafama geçirmiş, güverteden vapurun denizi yararak oluşturduğu köpüklü dalgaları izliyordum. Vapur, hangi iskelede ve kaçıncı seferindeydi bilmiyordum. Yolcular inip biniyorlardı. Herkes birbirine düşman gibi Corona-19 dan dolayı mesafeli durmaya çalışıyorlardı. Bu devasa metropolde tanıdık dostun da olsa nafileydi. Herkes geçim derdinde dostluklar bayramdan bayrama kısa mesajlarla adet yerini bulsun düşünceleriyle yerine getiriliyordu: "Nasılsın, iyi misin..."
Eminönü’ nde inecek, kalabalığa karışacak, akıntı beni nereye sürüklerse gidecektim. Ayazda kâh martıların kanat çırpınışlarını, kâh karabatakların denize dalışlarını, kâh denizin köpüklerini izleyerek yolculuğa devam ettim. Eminönü’ne bir iki iskele kalmıştı ki vapurun alt katından gelen enstrümanın ezik nağmelerinin tınısı kulaklarımı tırmalamaya başladı. Yine aynı şarkı, yine aynı sokak sanatçısı. Pandemi kısıtlamalarını hiçe sayarak o sese doğru aheste aheste yürüdüm. Yaklaştıkça şarkının sözleri tane tane belleğimde çınladı:
Aklımı yerinde durduramam ki
Kalbime hükmedeyim
Yerlere, göklere sığdıramaz ki bu dilim
Yüzünü sevdiğim
Yanağının orta yerindeki gamzesi
Pes, muadili yok
Gözünün, kirpiğinin güzelliği peki?
Öyle bi’ müjgan yok.
Son iskelede inerken cebimden çıkarıp bir onluk attım adamın önündeki yaygıya. Öyle Bir Müjgan Yok, şarkısının nağmelerini geride bırakırken içimdeki Müjgan’ın şarkısı yeni başlıyordu.