- 401 Okunma
- 3 Yorum
- 2 Beğeni
İçimiz Dışımız Kredi
Faizler, ah bu faizler. Bir yükseliyor bir düşüyor asansör misali. Faizler bir çıkıp bir düşerken bizim tansiyonda asansör misali, inip çıkıyor... Bankalarda bir dolu kredi için reklam. Hoş geldin faizi, hoş geldin beş gittin faizi, nasılsın merhaba faizi, ne var ne yok iyi misin hoş musun faizi... Gel lan buraya faiz al faizi... Almayanı kızılcık sopasıyla döveriz faizi...
Arkadaş eskiden böyle değildi. Memurlar emekli oldular mı, emekli ikramiyelerini alırlar orta halli bir konut sahibi olurlardı... Şimdilerde dayıyorlar ev kredilerini insanlara, hadi ev almada görelim. Sonra, on sene, on beş sene ev kredisi öde, ömür törpüsü vallahi... Sen öl, üç beş sene sonra çocukların ödesin dursun...
Toplumun yüzde doksan dokuz nokta dokuzu kredi borçlusu. Kiminin ev kredisi borcu var, kiminin otomobil kredisi borcu, kiminin hem ev hem otomobil kredisi borcu var, ev veya otomobil kredisi borcu olmayanlarında tüketici kredisi borcu var. Hani derler ya ’’Borç yiğidin kamçısıdır.’’ derler, o borç kamçısı sırtımıza vurup vurup duruyor senelerdir, acıtıyor bayağı her bir tarafımızı...
Durmadan bankacı arkadaşlar ararlar ’’Uygun kredilerimiz var buyurun hem de bir çayımızı kahvemizi için filan fişmekan.’’ Yok vallahi almayayım, sonra öderken anam ile beraber bir dolu akrabalarımda ağlıyor diyorum, ağlamaz ağlamaz, hem ananız, bacınız, enişteniz ağlasa bile güzel kağıt mendillerimiz var veririz size ananızın, bacınızın, eniştenizin, gözünün yaşlarını silersiniz, diyorlar...
Eninde sonunda Dünya Bankasından ve Ay Em Ef denen Uluslararası Para Fonundan kendimizi kurtardık kurtarmasına da yine de millet olarak uçan kuşa, kaçan tavşana, sürünen bilumum mahlukata gırtlağımıza kadar borçluyuz. Hayır en kötü şey de borcu borçla kapatmaya çalışmak. Ne demişler ’’Ömür biter borç bitmez.’’
Ha unuttum bir de Borç Çorbamız varmış, bilmem hiç duydunuz mu? Girin İnternete bakın dalga geçmiyorum billahi, böyle bir yemeğimiz ve de tarifi var İnternet de... İyi de bu çorbayı içtik mi borçlar kolay ödeniyor mu yoksa hiç mi ödenmiyor orasını bilemiyorum... İçenlere mi sormak lazım acaba?
YORUMLAR
Yabancıları taklit etmeye çok meraklı olduk. Eskiden bir Dallas dizisi vardı bilirsiniz oldukça da meşhurdu Sue Ellen falan hani, hatta o isim sayesinde günümüzde millet çocuklarının isimlerini Su koymaya başladı. Öyle çok Su'yumuz olmaya başladıki barajlarda su kalmadı nerdeyse.
Rahmetli ninem ne zaman Dallas başlasa "kapatın şu ahlaksız diziyi." Gün gelecek herkes bunlara özenecek. Maşallah hiç özenmedik. Kimin eli kimin cebinde belli değil.
Sonra ninem bir tavuk suyuna çorba yapardıki, üüüff. Ha bir de tarhana. Borç çorbası da neymiş ama inanırım ne de olsa artık gelinlerin %40 Ukraynalı. Öyle olunca çorbalarda oralı olur.
Ha bir de kredi vardı değil mi?
Ay onun motoru yanmış yolda kalmış diyorlar. Çekici bekliyormuş.
Saygıyla.
Ahmet Zeytinci
zaman insanı insanlıktan çıkardı. borç ödeme makinasına dönüştük topluca. güzel anlamlı bir eleştiri olmuş. kredi batağından Allah cümle kullarını tez elden kurtarsın.