- 480 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
SEVGİLİLER GÜNÜ
SEVGİLİLER GÜNÜ
Dr. Sadık Özen
Dünyadaki en güzel ve paylaştıkça çoğalan tek duygudur sevgi. Sevgi bir tanrı vergisidir. Doğaldır. Kurgu ile yaratılamaz. Özenti ile sağlanamaz. İnsanların içinden gelir. Sevgilerin yaşayabilmesi için karşılık bulması gerekir.
İnsanlar sevdikleri ölçüde sevilmeye layıktır. Tek taraflı sevgi olmaz. Sevgi, saygı ve vefa üçüz duygulardır. Biri olmadan diğeri gerçekleştirilemez. Bunların üçü de gerçek duygulardır. Zorla sağlanamazlar. Her türlü çıkarcılık duygularından, riyadan, yalandan uzaktır sevgi, saygı ve vefa.
Arayarak bulunmaz sevgi. İlahi bir duygudur. Sevgiler zaman içinde, aranmadan çıkarlar insanların karşısına. Kendiliğinden. Bir bakışla, küçük bir tebessümle. Kalbe dokunuşla. IIık ılık akar insanın içine. Sonra oradan dağılıverir o insan bütün hücrelerine sessizce.
İnternet sitelerinden, mobil telefonlardan bulundukları sanılan sevgiler sanaldır, doğallıktan uzaktır. Yalancı yüzlerle, sahte bakışlarla insanların aldatılışıdır. Çeşitli hesapların ürünüdür. Bunlardan uzak durulmalıdır. Yoksa felaket getirebilirler bir gün.
Günümüz bu söylenenlerin acı örnekleriyle dolu. Telefonu elden bırakmadan, her işi bir tarafa bırakarak, gece gündüz demeden, utanmadan, arlanmadan, korkmadan konuşmak. Sonunda eşini, işini ve çocuklarını bırakıp gitmek.
Asla böyle bir sevgi olamaz. Bunun adı cinsel dürtülerin yarattığı ihtirastır. Kişilik zafiyetidir. Sorumsuzluktur. Düşünememek ve ne yaptığını bilememektir. Kandırmak, kandırılmak, sonunda hüsrana uğramak ve bir gün büyük bir felaketin kurbanı olmaktır.
Her geçen gün bu söylenenlerin kötü örneklerini görüyoruz televizyon ekranlarında. İğrenilecek, utanılacak, geleneksel kültürümüz, aile yapımız, ahlak yapımızla, inançlarımızla, ilkelerimizle bağdaşmayan insanlık dışı örnekler.
Bu gelişimlere engel olmak yerine çanak tutulan şeylerle karşı karşıyayız. Resmi nikahlar gittikçe önem ve değerini yitiriyor. Yerine geleneklerimizde yeri olan ama yasalarımızda yer almayan sahte imam nikahı denen soytarılıklarla her gün yeni felaketlere kapı açılıyor. Kadınlar sokaklarda ya da sevgilerinin evinde hunharca katlediliyor.
Şimdi gelelim “14 Şubat Sevgililer Günü” ne. Bu emperyalistlerin kurdukları ve birçok pislikleri gibi adeta damarımıza enjekte ettikleri bir tuzaktır. Amacı bizi geleneksel kültürümüzden, ahlaki yapılarımızdan uzaklaştırarak bölmek ve ulusumuzu yok etmektir. Tıpkı on binlerce kilometre uzaklardan gelerek masum milletlerin ellerinde ne varsa alma projesinin bir benzeridir.
Başlangıçta; Sevgililer Günü ülkemize; sevgilerin ve güzelliklerin paylaşıldığı günler olarak gelmiş ve kültürümüz içinde yer almıştır. Bugün, ne yazık ki o günlerden ve o güzelliklerden eser kalmamıştır. Bu günler, ayrılıkçı ve bölücü hedefleri dışında aynı zamanda önemli bir tüketim aracı haline getirilmiştir.
Meseleye neresinden bakılırsa bakılsın bu günler bizim yapımıza uygun düşmemektedir. Bu yazdıklarımdan dolayı beni kınayanlar olacaktır. Ama bunu hiç umursamıyorum. Geleneksel kültürümüzün, aile yapımızın, ulusal değerlerimizin korunması uğruna elimden gelen tüm çabamı göstermeye devam edeceğim. Umarım bir gün beni anlayanlar olacaktır.
En içten sevgilerimle…
13 Şubat 2021 / Antalya
YORUMLAR
Sevgi, emek ister, bağlılık gerektirir. Bu gün Sevgililer Günü tüketimi artırmak için, kapitalizmin çarkları dönsün diye uydurulmuş bir gündür. Hele de o magazin programlarında büyük aşk yaşıyor, deyip de üç ay da ayrılanları görünce, artık gerçek sevginin çok daha farklı bir duygu yoğunluğu olduğu gerçeğine ulaşıyoruz... Kutlarım içtenlikle...