- 534 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
KERİMAN HALİS ECE
Ülkemizde yapılan ilk ’’resmi’’ güzellik yarışmasını gerçekleştirmek, 1929 yılında Cumhuriyet gazetesine nasip olur. Her ’’namuslu’’ Türk kızının katılabileceğinin belirtildiği bu yarışma ’’şartnamesi’’nde şöyle bir madde de vardır: ’’Bar kadınları müsabakaya iştirak edemezler.’’
60 kişilik seçici kuruldaki isimlerden bazıları şöyledir: Güzel Sanatlar Birliği’nin Edebiyat şubesinden Abdülhak Hamit ve eşi Lüsyen Hanım. Halit Ziya, Peyami Safa, Cenap Şahabettin, Hüseyin Rahmi, Halit Fahri Ozansoy;Resim şubesinden Namık İsmail ve Çallı İbrahim;Musiki kısmından Vedat;Tiyatro şubesinden Galip Arcan, Vasfi Rıza ve Bedia Muvahhit;Sinemacılardan Fahri;Gazetecilerden Necmettin Sadak, Zekeriya ve Sabiha, Vala Nureddin ve Yusuf Ziya.
Böylece bir seçici kurul oluşturulmuştur yarışma için. Sıkı bir kuruldur bu kurul. Ve bunun sonucu, güzellerin sandalyelerin üstüne çıkarak boy gösterdikleri ilk geçitin bitiminde görülür. İlk bölümün sonunda birinci seçilen Hicran Hanım’ın, kısa bir zaman evlendiği anlaşılınca, seçici kurul üyesi Halit Ziya genç kızın hicranlı gözlerine bakarak şöyle der: ’’Siz evlenmek suretiyle en iyi iltifata nail olmuşsunuz. Bizim iltifatımıza ihtiyacınız yok !’’
Bu gerçekten etkileyici sözlerin özeti şudur: ’’Allah sahibine bağışlasın!’’
Hicran Hanım gözyaşları arasında ’’yuvası’’na döndükten sonra evinin kadını oldu mu bilinmez.
Yarışmayı Feriha Tevfik kazanır.
1930’da ikinci ’’resmi’’ güzellik yarışması yapılır. Seçici kurulda ’’sanatçı’’ üstünlüğü sürmektedir. 12 Ocak 1930’da, Beyoğlu Turkuaz Gazinosu görkemli bir gece yaşar. Bu kez Mübeccel Hanım birinci seçilir. Mübeccel Hanım’ın katıldığı Avrupa Güzellik Yarışması’nda kalemizde iki gol birden görürüz. Birincisi güzelimiz dereceye giremez;ikincisi Yunan güzeli birinci olur.
1931 yılının seçici kurulunda ise tam 120 kişi vardır ve bir ilkokul öğretmeni olan Naşide Saffet birinci seçilir. Sonra yer yerinden oynar! Bazı gazeteler, bir öğretmenin bu tür yarışmalara girmesinin, öğrenim çağındaki genç kızların ’’ruhi’’ ve fikri terbiyeleri üzerinde olumsuz etkiler yaratabileceğini yazarlar. Naşide Hanım’ın öğretmenliğine son verilip verilmediği hakkında bir bilgiye sahip değiliz.
1932 Türkiye Güzellik Yarışması’nın seçici kurulu yine ’’mürekkep yalamışlar’’ la doludur. Abdülhak Hamit, Halit Ziya, Cenap Şahabettin, Hüseyin Cahit, Ahmet Haşim, İzzet Melih ve Peyami Safa.
1932 yılı aday sayısı için kıtlık zamanıdır. Yarışmalarda ve sonrasında güzellerin başına gelenler, yeni adayların güzellik kraliçesi olma heveslerini kırmıştır. Ama yedi genç kız, her şeyi göze alıp katılırlar ve on sekiz yaşının güzelliğini gülüşüne de taşıyan Keriman Halis: O yıl Belçika’da yapılan Dünya Güzellik Yarışması’nda Kraliçe koltuğuna oturur.
Abdülhak Hamit Dünya Güzellik Kraliçesi olan Keriman Halis için şunları söyler: ’’İşittim ki Keriman Hanım kendi güzelliği için ’’fanidir’’ demiş. Bir ilahe nasıl fani olur? Güzellik bir ilahe halkasıdır.
1933 yılında beklenmedik bir şey olur ve yarışmanın seçici kurulu, iki güzel, Birsen Ve Nazire için birbirlerine girer. Ardından güzellik yarışmaları sona erdirilir. On yedi yıl sonra, 1950 yılında yarışmalar yeniden başlayacaktır...
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.