- 811 Okunma
- 6 Yorum
- 3 Beğeni
Burası Dünya İmiş, Umrumda Değil!
Okuduğunuz yazı Günün Yazısı olarak seçilmiştir.
Burası dünya imiş!
Umrumda değil. Kalbim ve ruhum artık öylesine çok buraya ait hissetmiyor ki kendime bir paralel evren oluşturup mümkün oldukça vaktimi bu evrende harcıyorum! Süslü insanlıktan ve vasat cümlelerden uzak. Kendimin bile ne idiğimi bilmediğim, ruhumun sonsuz güzel, karanlık, kasvetli bir boşlukta süzüldüğü bu dünyadan bir insana söz etmeye kalksam, delirdiğime kati bir gözle bakar, bu kesin..
- gülüyorum -
Fakat ne kadar çok bana ait olsa da bazen burada öylesine yalnız hissediyorum ki, ki bu çok normal - çünkü burası bir delinin kafasında uydurduğu bir galaksiden ibaret - birileri yanımda olsun istiyorum! Ama ne mümkün! Ne mümkün! Ne Mümkün!...
Çünkü, ruhu henüz bedeninin içinde olan ve madden bir şeye bağlı hisseden insancıklar için içinde bulunduğum şey hem bir delilik, hem bu insancıkların burada koca göbeklerini doyuracak hiç bir şey yok! Mesela alkışlanma isteği, mesela iyi bir ayakkabı mağazası, mesela rengi tam tutturabilen bir kuaför. İş böyle olunca, güzel, huzurlu, kasvetli ve hatta zaman zaman koca bir -hiç-’ten ibaret bu kendi galaksimde yapayalnızım.
Fakat, ilginç ki! Buna burayı ben yarattığım için epey şaşırıyorum.. Çünkü şahsen bunu istemezdim. Burada bile umut yakamı asla bırakmıyor. Çünkü her gün, kafamı yastıktan her kaldırdığımda, her köşeyi döndüğümde inanıyorum ki bi gün diyorum kendime, bu karanlık, huzurlu, koca bir hiçten ibaret paralel dünyamda tıpkı benim gibi kaybolmuş bir ruhla çarpışacağım!
Ve içimizde kalan son bir kaç parça insanlık yere saçılacak, ikimizde aynı anda içimizdeki o bir kaç parça insanlığı toplamak için eğileceğiz...
Şaka şaka pek tabi ki hazır düşmüşken birbirimize bakıp; “aman siktir et, iyi oldu” diyeceğiz.
Biliyorum, bir gün, bir gün benim gibi kayıp bir ruha çarpıp, içimde kalan bu ufacık insanlık duygusundan da arınacağım.
Peki ben sizce o zaman, ne olacağım ?
YORUMLAR
Tabi ki yaşamaya devam edeceğiz son sürat.
"Seni ölesiye seviyorum" diyenler bile yalancının önde gidenleridir. Hiç, sevdiği ölünce arkasından giden var mı?
Burada kalmaya devam ediniz.
“Herkesten yeteneğine göre alınan, herkese gereksinimine göre verilen" şeyi savunan düşünceği hepimiz biliriz. Onun bile tam olarak anlaşılamadığı bu dünyada yaşamak gerçekten çok zor. Fakat doğru ortamı bulursanız iş çözülebilir.
Ve, bu dünyada insan, doya doya yaşadım diyebileceği bir şeyi mutlaka bulur.
Yasam o kadar tatlı ki, canı alınan hayvan veya böceklerin bile çırpındığını görürüz.
İyi şanslar