- 348 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
YAĞMURLA GELEN ÖLÜM- BÖLÜM- 1 - 11. POLİSİYE YENİ
YAĞMURLA GELEN ÖLÜM
BÖLÜM- 1
Büşra Amir bir aylık ev istirahatinden sonra, ilk defa Asayiş Şubeye geliyordu. Kapıda durdu kendine çeki düzen verdikten sonra ’’ Ne oluyor bana kendimi yeni gelin gibi hissediyorum. Tam kapıyı açmak için hamle yaparken, kapının kendiliğinden açıldığını gördü. İçeri adımını attığı anda mesai arkadaşlarının alkışlarıyla karşılaşınca bir tuhaf olduğunu hissetti.
Arkadaşlarına sevgi ile baktıktan sonra, bir şeyler söyleme ihtiyacını hissetti. Ama kelimeler boğazına takılıp kalıyordu. Kısık bir sesle, ‘’ Çok teşekkür ederim arkadaşlar. Sizi çok özlemişim.’’ Devamında ise,’’ sizin işiniz gücünüz yok mu? Yani ille beni ağlatmak mı istiyorsunuz? Bunlar senin başının altından çıkıyor değil mi Kirli?’’
‘’ Valla benim suçum yok Amirim. Heval ile Ruşen’in başının altından çıktı. Gel bak odanı pırıl, pırıl yaptık. Benim bütün kirlerimi paspasın altına topladık. Asayiş şube adına işinizin başına hoş geldiniz demekten mutluluk duyuyorum.’’
‘’ Gerçekten beni çok onurlandırdınız arkadaşlar ama daha fazla şımartmayın. Şimdi herkes işinin başına. Devriyesi olan devriyeye çıksın. Kirli sen benimle gel.’’
Kirli ile beraber odadan içeri girdiler. Büşra, odasına dikkatlice baktıktan sona,
‘’ Odamı özlemişim be Kirli. Bir buçuk ayın nasıl geçtiğini gel de bana sor.’’
‘’ Tahmin edebiliyorum Amirim ama hemen işe başlasak iyi olacak.’’
Kirli, ile Büşra Amir konuşurken, Hayal Komiser kapıyı tıklatarak içeri girmek istediğini söyledi.
‘’ gel içeri Hayal bir şey mi var?’’
‘’ Amirim önemli bir şey değil ama bana yarım gün izin verebilir misiniz?’’ Büşra, Kirliye bakınca,
‘’ Mesele nedir Hayal?’’
‘’ Amirim belki size batıl bir inanış gibi gelebilir ama dün akşam Ayakkabı tamircisi İbrahim Amcayı rüyamda gördüm benden yardım istiyordu. Alt tarafı bir rüya dedim ama?’’
‘’İçin rahat değil öyle mi?
‘’ Evet, Amirim.’’
‘’ Sana saat ikiye kadar izin veriyorum git gör selamımızı da ilet.’’
‘’ Çok teşekkür ederim Amirim.’’
Büşra Amirle Kirliye minnetle bakan Hayal Komiser sevinçle odadan çıktı. Kapının hemen yanında bekleyen Serra,
‘’ Ne oldu izin alabildin mi?’’
‘’ Aldım valla.’’
‘’ Amirimiz bir tanedir halden anlar. Sen vakit kaybetmeden yola çık.’’
Leyla, elinde bir notla, Büşra Amirin odasına girdi.
‘’ Gel Leyla, bilgisayara ihbar düştü galiba? Yoksa boşuna gelmezsin?’’
‘’ Amirim bir yangın ihbarı aldım.
‘’ Yangın mı? Bizim yangınla ne işimiz olur?’’
‘’ Arayan itfaiye şefiymiş, evin kundaklanmasından şüphelenmiş. Bizden yardım istedi.’’
‘’ Elindeki adresin yazılı olduğu kâğıt mı?’’
‘’ Evet Amirim.’’
‘’ Arkadaşlarından kim var?’’
‘’ Eda, Serra, Aynınur Komiser.’’
‘’ Vedat Komiser nerede?’’
‘’ Devriyeye çıktı.’’
‘’ Bana Eda ile Serra’yı gönder.’’
‘’ Baş üstüne Amirim.
Yola çıkarken Eda, Serra’ya,
‘’ Adam yokluğunda piyango bize vurdu. Büşra Amir vazgeçmeden yola koyulalım. Gideceğimiz adres hakkında bilgin var mı?’’
‘’ Sen aracını sür ben sana yolu tarif ederim. Az para harca da bir tane yol tarif eden cihazdan taktır arabana.’’
‘’ Olay yerine kadar sana konuşma yasağı koyuyorum Serra Hanım.’’
‘’ Emredersin Amirim.’’
İkisi birden gülmeye başladı. Olayın geçtiği sokağa girdiklerinde kapının önünde duran orta yaşlı bir itfaiye çalışanını gördüler. Arabadan inerken, adam yanlarına yaklaştı.
‘’ Asayiş Şubeden mi geliyorsunuz?’’ Eda, cevap verdi,
‘’ Evet efendim konu neydi?’’
‘’ Gelin kendi gözünüzle görün, yangını söndürürken iki cesetle karşılaştık. Biri beş yaşlarında bir çocuk, diğeri de bir kadın.’’
Yanan binanın enkazından içeri girdiler. Yanık kokusu ve çıkan dumanların arasından ufak bir odaya girdiler. Kadın, daha önce pencere olduğu anlaşılan yerin tabanında yatıyordu. Eda,
‘’ ben bir anormallik göremiyorum alevlerden kaçamamışlar.’’ Bu sırada Serra seslendi,
Eda Komiserim biraz yanıma gelir misin? Çocuğun elinde duran şeye bakar mısın? Bir çakmak.’’
‘’ Evet, görüyorum ama o çocuk bu yangını çıkartamaz. Çakmağı çakmasına imkân yok.’’ Bu sırada itfaiye memuru lafa karıştı,
‘’ Bizde öyle düşündük Komiserim.’’ Eda, cebinden bir delil torbası çıkartarak, eldivenli eliyle çakmağı delil torbasına koydu.
‘’ Serra, burası olay yeri sen olay yeri ekibini çağır, ben de Büşra Amirle konuşacağım. Eda, itfaiye memurunun yanına giderek, Burası artık cinayet mahalli bundan sonrası bizim işimiz. Daha sonra sizi bilgilendireceğiz. Sizin burada işiniz var mı?’’
‘’ Az bir şey kaldı, sizin işinizi etkilemez.’’
‘’ Tamamdır o zaman.’’
Eda, Büşra Amiri bilgilendirdi. Yarım saat kadar sonra Olay yeri gelerek çalışmaya başladı. Eda Serra’nın yanına giderek,
‘’ Gel şu kadını bir daha kontrol edelim sen beni çağırınca tam olarak bakamadım.’’
Odaya girerken olay yerinden Kemal, Eda’ya seslendi,
‘’ Komiserim bir bakar mısın? Kadın yanmadan evvel öldürülmüş. Yangının kundaklama olduğu kesinleşti.’’
Kadını hafifçe yan döndürünce karnından vurulduğu ortaya çıktı. Eda,
‘’ Zaten belliydi kundaklama olduğu. Kurşunu çıkarabilir misin?’’
‘’ Yarın raporumda belirtirim kurşun sırtından çıkmamış, yani daha kadının karnında. Yarını bekleyeceksin.’’
‘’Ne yapalım bekleriz. Hadi Serra, burada işimiz bitti. Asayişe dönüyoruz.’’
*******************************************
Devamı var
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.