- 455 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
Melek sakızın dersi
Beş altı yaşlarında olduğumu hayal meyal hatırlıyorum. Ayşe ile aynı yaştaydım. Aynı sınıfı aynı sırayı paylaştığım ,boş zamanlarda seksek oynadığım ,ip atladığım arkadaşımdı. Ayşe’nin benden daha uyanık ,cesur,ve korkusuz olduğunu küçük aklımla farkına varıyordum. Çokta samimi ve arkadaş canlısıydı Ayşem .Birgün köyün içinde gezip dolaşırken bakkalın önünde olduğumuzu gördüm.” Ayşe bana dur bekle “dedi.
- Bana bak sen gel yanımda dur sesini çıkarma bakkala girelim dedi.
Bakkala girdik. Ben ne demek istediğini ne yapacağını bilmiyordum. Usulca elini tezgahın yanında duran kutunun içine uzatıp sakızı yavaş yavaş aldı ve dışarı çıktık.
“ Ben bunu bazen yapıyorum “ dedi.
Ben yürütmenin çalmanın ne olduğunu bilmez ve düşünmezdim. O gün öğrendim. O zamanların melek sakızları meşhurdur. İçinden Türkan Şoray, Cüneyt Arkın ve yeni meşhur olmuş artistlerin resimleri çıkardı. Param olduğunda devamlı aldığım çığnediğim sakızdı. Çıkan resimleri biriktirirdim. Ayşe sakızı açıp yarısını bana bölüp verdi. O gün şaşkınlığımı içimde gizledim. Cesaretine bakakaldım.
Aradan ne kadar gün geçtiğini bilmiyorum. Bir gün bende aynısını yalnız yapayım deyip aynı bakkala girdim. Benden başka iki üç kişi daha vardı. Tezgahın üzerinde duran sakız kutusuna elimi uzattım. Yüzümüde bakkalın sahibi Cumali amcaya bakıyordum. Yavaş yavaş sakızı kendime çekerken parmaklarıma bir tokat indi. Cumali amca kızarak bir şeyler söyledi.Benim yanaklarım al al olmuş,yerin dibine girmek istemiştim. Usulca dışarı çıktım, çoook utanmıştım. Utanmanın ,çalmanın yüz kızartıcı bir şey olduğunu o melek sakızından öğrendim.
Bir yıl mı ,bir kaç ay mı ,o bakkalın önünden geçmemek için çok çabaladım. Köyümüzün pınarı aşağıda idi. Eve küçük bakır sitillerimle su getirmem gerekirdi . Ben yolu uzatıp bir mahalle yukarıdan dolaşıp çeşmeye giderdim. Beni görünce hatırlar ,yüzüne nasıl bakarım düşüncesindeydim .Hiç aklımdan çıkmadı ,kimseye söyleyemedim. Bu yaşımda bile her hatırladığımda o duyguları aynen yaşarım.
O sakız olayı çok önemli bir ders verdiğini gördüm. İnsanların hata yapmadan doğrulukla tanışmayacağına yaşayarak öğrenmiştim.
Bana ait olmayan kimsenin malına el sürülmediğini,dürüstlüğün ve doğruluğun bir erdemlik olduğunu öğrenmiştim
Feride
21-01-2021