SİVASSPOR AŞKI

Sivasspor’un bir İstanbul takımıyla maçının olduğu bir gün her zaman olduğu gibi Sivassporlu atkım boynumda, yine Sivasspor lu berem başımda, Sivassporlu formam üzerimde bir markete girdim.
İçeceklerin bulunduğu reyona doğru ilerlerken 7-8 yaşlarında sevimli bir erkek çocuğu ile, otuz yaşlarında babası olduğu belli olan, oğlu gibi beyaz tenli bir adamın bana baktıklarını gördüm. Öyle böyle bir bakma değil; önce çocuk gördü beni ve babasını eliyle dürterek beni gösterdi. Tezgahların sonuna gidene kadar öylece bana baktılar. Biraz sonra benim bulunduğum tezgahın arkasına geldiklerini fark ettim. İstemeyerek de olsa aralarındaki konuşmaya kulak misafiri oldum. Çocuk babasına ne kadar güzel olduğumu, kendisine de onlardan almasını söyledi. Babası utangaç bir ses tonuyla onların çok pahalı olduğunu, alacak paralarını bulunmadığını söyleyerek çocuğun isteğini geri çevirdi. Hatta büyük bir üzüntüye bürünen çocuğa, kendisinin de babasından bir Sivasspor forması almasını söylediğini. Aynı gerekçeyle babasının ona forma almadığını, tüm arkadaşlarının formalarıyla stada gittiğini ve forması olmadığı için maça gitmediğini, maçı Sivasspor’un kazandığını, bunu içinde ukde olduğunu anlattı. Çocuk babasının gözlerinin dolduğunu görünce kendi üzüntüsünü unutup, ’Babam, kıyamam sana!’ diyerek babasının boynuna sarıldı.
Ben ki onlardan daha fazla üzüldüm. Hemen yanlarına giderek ’Siz de mi Sivassporlusunuz?’ diye sordum ve boynumdaki atkıyı çıkarıp çocuğun boynuna; başımdaki şapkayı da adamın kafasına taktım. taktım. Çocuk, babası onaylamadan atkıyı kabul etmedi. ’Anca size daha çok yakışıyor,’ dedi.
’İşiniz var mı?’ diye sordum. İşlerinin olmadığını bir şeyler alıp eve gideceklerini ve radyodan Sivasspor’un maçını izleyeceklerini söylediler. ’Size harika bir teklifim var,’ dedim, ’madem bu kadar fanatik Sivassporlunuz, birlikte maça gidelim,’ dedim. Çocuk titrek bir ses tonuyla, ’Bizim paramız yok ki Amca, siz gidin,’ diye cevap verdi. Bu cümle içimden bir şeyleri kopardı adeta. ’Ben ısmarlayacağım, hiç sorun değil,’ diye karşılık verdim. ’Bilmem ki, babam ne der?’ dedi babasının ıslak gözlerinin içine baktı. Babası, ’Tabi yavrum gideriz birlikte, ne olacak, sen de canlı bir maç izlemiş olursun,’ dedi. ’Yaşasın! Sivas gol attıkça bağıracağım!Hatta hiç susmayacağım! Hatta hiç oturmayacağım!’ diye sevinç nidaları attı. ’Maç öyle izlebir zaten, ben de senin söylediğin gibi izlerim. Birlikte süper bir gün yaşayacağız,’ dedim ve birlikte dışarı çıktık. Adam çocuğunun sevinciyle sevinçlendi hanımını aradı ve durumu özetledi. Kendilerini merak etmemesini söyledi.
Arabama binerek stada gittik. maç boyunca hiç oturmadık. Bütün hep birlikte bağırdık da bağırdık. Sivassporlu olmanın gereği de bu değil mi zaten? Maçı kazandık. Mutlu bir gün geçirdik. Sivasspor aşkı sayesinde ili tane sağlam taraftar arkadaş edinmiş oldum.
İSMAİL MALATYA 19/01/2021-SALI