Karabacak Efsanesi
Bir Karabacak geldi geçti ülkemizden memleketimizden.
Dünyaya ün ve nam saldı.
Hep efsane olarak anıldı.
Son olarak virüse yenildi.
Genç yaşta aramızdan ayrıldı.
Güreş camiası yetim ve öksüz kaldı.
..............................................
Güreşimiz tuş olduğunda o tuşlayandı.
Turları bir bir aşandı.
Peter Marta’dan rövanşı alandı.
Rus’u, Bulgar’ı, Amerikalı’yı yenendi.
Mark Schultz’u devirendi.
Kamberov’u kündeleyendi.
Rakipleriyle kedinin fareyle oynadığı gibi oynayandı.
Sırtını yere getirendi.
Kırkpınar’da başa güreşendi.
Bayrağı göndere çektirendi.
İstiklal Marşı’mızı dinletendi.
................................................
Tarzı süreklı saldırı.
Defanstan öte ofanstı.
Bazen kafakol bazen supleksti.
Nihayetinde kle ile tuştu.
..............................................
Savaşa çıkar gibi çıkardı mindere.
Rakiplere alanı dar ederdi.
Ölümüne mücadeleye girerdi.
Ya tuş ya da diskalifiyeyle yenerdi.
.................................................
Erzurumun yiğidiydi.
Güreşin önde gideniydi.
Minderin şahı kralıydı.
Milletimizin gururuydu.
.................................................
Tesadüfler sonrası öğrendim öldüğünü.
Bir mikroba yenildiğini.
Henüz yetmişine bile gelmediğini.
Bu dünyadan erken yaşta ayrıldığını.
...................................................
Reşit Karabacak pehlivanımız.
İyi bir vatan evladımız.
Ruhu şad mekanı cennet olsun.
Hep hayırla anılsın.
İyilere komşu olsun.
Kırkpınar kıspeti survivorda yarışan oğlu Yunus Emre’ye kalsın.
Adı bir yerlere verilsin.
Asla unutulmasın.
Hep hatırlansın.
İlelebet yaşasın.
Kemal GÜL
11.01.2021
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.