- 700 Okunma
- 1 Yorum
- 1 Beğeni
Edebiyat Hutbesi
Ey iman edenler ve etmeyenler, Allah’ın ve Cosmos’un selamı üzerinize olsun.
Zarf ile mazruf olanın birlikteliği ruh ve beden ilişkisine benzer. Beden zahiri, ruh ise batınidir. Tıpkı zarf ve mazruf gibi: Zarf harici, mazruf dahilidir. Kalplerde olanı Allah bilir.
Göklere kırmızılar konarken akşam üstleri ve güneş batıda portakal çiçeği olurken; bir gün daha dünya hayatından gidecek, insan eksilecek, ölüm yakınlaşacak. Tebessüm et ve fiyakalı bir erdemle karşıla ölüm meleğini. Teselli olsun sana: Ölülerinin ardında mırra dağıtan bir mahallenin çocuğusun. Kabrinde açacak fesleğen de cabası.
Ama siz yine de çiçek aleminin tevazu sahibi bireyleri olan papatyaları seviniz. Çünkü papatyalar güller gibi kapitalist değiller. Papatyalar Proletarya, Güller Aristokrat!..
Memleketin münevver şahsiyetlerine kibrit suyu değdi. Puf oldular. O mümtaz ve müzeyyen zamanlar yok artık. Zaman puşt oldu, puştlar zamane piçi! Üç tas su ile durulanan orospu tenlerinin tövbesi makbul, kırk zemzem tas ile yıkanan kalpler ise müfsit oldu.
Ey iman edenler.
Nokta ve üç nokta vardır: İki nokta diye bir şey yoktur.
Olanlara hürmet göstermesini bilin. Susmalarda kalmasını öğrenin. Susuşlar sürün zamana, güzel kalın. Güzelcene son sözcükleri edin, sonraleyin kelamları susmaya gönderin. Ve gidin.
Deliliğe inanın; delilik, kanunlara ve kararnamelere, intizam ve nizama bağlanan renkli bir çaput parçasıdır. Yaşamın kendisi de bir dilek ağacı. Hiçbir delinin dileğinde akıldan yana bir dilek bulunmaz. Delilik varoluş ile yokoluş arasındaki gerçeküstücülük fantezisidir.
Yokluktan geldim, varlık beni aziz kılsın. Yokluğa gideceğim, varlık beni mâ’zuz bilsin.
Ey edebiyata iman edenler,
Herkesin imanı his teşhir sanatı ve teşhiri okuma sanatıdır.
Eyvallahlar olsun.