- 283 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
GÜN BATIMI CİNAYETLERİ BÖLÜM- 13
GÜN BATIMI CİNAYETLERİ
BÖLÜM- 13
Kahvaltıdan sonra biraz daha oyalanan Osman, çıkmaya hazırlanırken, Sena,
‘’ Osman Abi, biliyorsun akşam yemeği saat sekizde Özellikle istediğin bir şey var mı?’’
‘’ Sağ ol Sena, akşam saat sekizde gelip gelemeyeceğimi henüz bilemiyorum. Bu gün bir görüşme yapacağım. İşimi erken bitirebilirsem yemeğe yetişmeye çalışırım. Dışardan istediğiniz bir şey olursa beni araman yeterli.’’
Bu sefer Osman Abiyi annem yolcu etti. Kendimi göstermeden, pencereden ikisini seyretmeye başladım. ‘’ Oley beklediğim gerçekleşti. Osman Abi, annemin dudaklarından öptü.’’ Annemin yüzünde güller açıyordu. Kapının kapandığını duyunca hemen salona geçtim. Yanıma gelen annem,
‘’ Tülün arkasından bizi seyrettiğini görmedim sanma Sena Hanım. Ne zamandan beri çöpçatanlığa başladın?’’
‘’ Ama anne Osman Abi seni ne güzel öptü.’’
‘’ Çok konuşma doğru mutfağa her tarafı pırıl, pırıl yapmazsan, gerisini sen düşün.’’
Taksim’de arabasını müsait bir yer bulup park ettikten sonra, telefonunu alarak Büşra Amirin numarasını tuşladı. Büşra Amir telefonu açınca,
‘’ Alo Büşra Amirle mi konuşuyorum?’’
‘’ Asayiş şubeden Büşra, kiminle konuşuyorum?’’
‘’ Amirim nasılsınız? Epeydir sesinizi, duymamıştım.’’
‘’Kendinizi tanıtır mısınız? Kiminle konuşuyorum bilmek isterim.’’
‘’ Çok kırıldım Amirim, beni nasıl tanımazsınız? Ben Osman, hani arayıp bulamadığınız Osman.’’
‘’ Beni telefondan arayıp durma cesaretin varsa çık karşıma.’’
‘’ Beni çok kırıyorsun Amirim, bende sizle buluşup konuşmak istiyorum.’’
‘’ Yerini söyle hemen geliyorum.’’
‘’ Baştan anlaşalım Amirim. Bağırıp çığırmak yok bir kafede oturup karşılıklı konuşacağız. Kabul ediyor musunuz?’’
‘’ Kabul, adresi ver.’’
Odasından, hızlı ve sinirli halde çıkan Büşra, Heval’le karşılaştı.
‘’ Nereye Büşra, kim sinirlendirdi seni böyle?’’
‘’ Çekil önümden Heval, Osman puştu ile buluşmaya gidiyorum. Kendine çok güveniyor orospu çocuğu.’’
‘’ Dur bakalım, böyle tek başına gidemezsin.’’
‘’ Engel ol da göreyim.’’
Hiç vakit kaybetmeden, bahçeye indi. Arabaya binmesiyle çalıştırması bir oldu. Araba yerinden ok gibi fırladı. Büşra’nın peşinden bahçeye çıkan Heval, ne Büşra’yı gördü nede arabayı. Yanına gelen Hansa’ya,
‘’Son zamanlarda Büşra’yı hiç böyle görmemiştim.’’
‘’ Arasana belki cevap verir.’’
‘’ Ben bunu düşünmedim mi? Açmıyor işte. Allah vere de başına bir iş gelmesin?’’
Büşra vaktin nasıl geçtiğini anlamadan, arabasını Osman’ın arabasının yanına park ederek indi ve Osman’ın arabasının camını tıklattı. Büşra’yı gören Osman, hemen aracından indi. Şimdi ringe çıkmış iki boksör gibi birbirlerini süzüyorlardı.
‘’ Nihayet Amirim karşılaşmak bu güne kısmetmiş. Cesur kadınmışsın. Hemen karşıdaki kafeye girelim.’’
Osman önde Büşra arkada kafeden içeri girdiler. Kafe hemen, hemen boştu. Kapının yanındaki masaya oturdular. Garson uzaktan seslendi,
‘’ Lütfen mesafeye dikkat edin.’’
Büşra eliyle anladım işareti yaptıktan sonra,
‘’ Hangi yüzle karşıma çıkıyorsun, önce onu söyle?’’
‘’ Böyle konuşmadan önce beni dinleyin Amirim.’’
‘’ Geldim ve seni dinliyorum, daha doğrusu anlatacağın yalanları merak ediyorum.’’
‘’ Benim evin önünde ölen yankesici bir kazaydı Amirim. Söylediğim gibi adam yankesiciydi ve yaşlı bir adamı çarpmıştı. Onu isteyerek öldürmedim. Bahçeden dışarı attım. Dediğim gibi kazaydı.’’
Osman anlattı Büşra dinledi. Ne yapacağına bir türlü karar veremiyordu. Osman sözlerine kaldığı yerden devam etti.
‘’ Ya diğerleri?’’
‘’ Muammer şerefsizin tekiydi. Üvey kızına göz dikmişti. Bu yüzden karısı Re0mziye’yi eşek sudan gelinceye kadar dövdü. Ölümü hak etmişti. Şimdi geldik işin en önemli yerine, Amirim bende kimsede olmayan bir şey var.’’
‘’ Allah, Allah kimsede olmayan o şey neymiş bende öğreneyim?’’
‘’ Bütün bunlar sinirlendiğim zaman oluyor ben kendimi kaybediyorum ve her şey olup bittikten sonra kendime geliyorum.’’
‘’ Nasıl yani?’’
‘’ Birden değişiyorum ve olağan üstü biri oluyorum. Gücüm sınırsız oluyor. O gece de cam adama dönüşüp dört kişiyi birden aynı anda öldürdüm.’’
‘’ Şimdi seni tutuklamak zorundayım Osman.’’
‘’ Sakın denemeyin Amirim, eğer öfkelenirsem size elimde olmadan zarar verebilirim. Şimdi kalkıp gideceğim. Sakın beni sağ ele geçirmeye kalkmayın ilk fırsatta öldürün.’’
‘’ Güzel söylüyorsun da bu gün silahsız gelmemi istedin?’’
‘’ Evet, öyle icap ediyordu.’’
Tam masadan kalkmaya davranırken, kafeden içeri üç kişi girdi. Yanımızdan geçerken, içlerinden biri bana cinsel içerikli kelimeler sarf etti. O anda sinirden titremeye başladım. Ben sinirden titrerken, hayatımda bir daha göremeyeceğim bir olaya şahit oldum. Osman değişmeye başladı. Öfke onu deliye çevirmişti. Değişmeye başladı. Eğer engel olmazsam, üç kişi daha ölecekti. Hemen aralarına girdim.
‘’ Yapma Osman, yalvarırım öfkene hâkim ol. Sakinleş.’’
Gençler arkamdan söylenip duruyordu.
‘’ Delimi ne? Öldürecek bizi.’’
‘’ Bu gazetelerin yazdığı cam adam. Kaybolalım ortadan.’’
Aniden arkama dönerken silahımı çektim,
‘’ Eğer konuşmayı kesmezseniz, üçünüzü de vurmazsam namussuzum.’’
Silahı gören gençler sesini keserken Osman’ın normale döndüğünü gördüm.
‘’ Gördünüz Amirim, gözlerinizle şahit oldunuz. Ben size silahsız gelin demiştim. Sözünüzde durmadınız?’’
Cevap vermeme fırsat bırakmadan, oturduğu yerden kalktı ve ağır, ağır yürüyerek kafeyi terk etti. Hemen Heval’i aradım.
‘’ Heval, şimdi vereceğim plakayı takibe alın ama dokunmayın. Yarın Asayişte görüşürüz.
2
Akşam yemeğini yedikten sonra, salona geçtik. Kahveleri dağıttıktan sonra, Selcan’ın yanına oturdum. Selcan,
‘’ Kıvranıp durma da bu gün ne yaptın onu anlat.’’
‘’ Neresinden başlayayım ki. Her şey cam adamın beni arayıp buluşma teklif etmesiyle güne merhaba dedim. Hiç düşünmeden teklifini kabul ettim.’’ Bu sırada Kıymet lafa karıştı,
‘’ Baba, annem yine bomba patlatacak haberin olsun.’’
‘’ Sen sus kızım, lütfen buluşmaya gitmedim de.’’
‘’ Tabi ki gittim bu fırsatı kaçıramazdım Sercan.’’
‘’ Yapma be Büşra. Hala akıllanmadın mı?’’
‘’ Lafımı kesme dinle, konuşmamız gayet iyi gidiyordu. Kafeden içeri giren üç kişi yanımızdan geçerken içlerinden biri bana laf attı.’’
‘’ Vay şerefsizler, sen ne yaptın?’’
‘’ Osman bana fırsat vermedi ve müthiş öfkelendi. Gözlerimle görmeseydim asla inanmazdım. Gözümün önünde cam adama dönüştü. Korkunçtu. Her şeyi göze alarak karşısına dikildim. İkna etmek için elimden geleni yaptım. Başarılıda oldum. Kendine geldikten sonra, bana öyle bir bakışı vardı ki içime işledi. Durduramadım kalktı gitti ve ben ona engel olamadım.’’
Annem derin bir nefes aldıktan sonra,
‘’ Ah be kızım, niye yalnız gidiyorsun? Yanına hiç olmazsa Heval kızımı da alsaydın.’’
‘’ Babaanne ben anneme güveniyorum. Annem ne yaptığını biliyordu?’’
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.