DEDEM KORKUT'UN YENİ HİKAYELERİ - 4
DEDEM KORKUT’UN YENİ HİKAYELERİ--4
1400 yıl önce yaşamış olan Dede Korkut’un hikâyeleri halk arasında anlatıla anlatıla bu günlere kadar gelmiş ve hala Türkmenistan’da halk söyleyicileri arasında bu gelenek devam etmektedir.
16.yy.da ilk defa yazıya aktarılan Dede Korkut hikâyelerinin yazılı orijinalleri Almanya’nın Dresden Kütüphanesi’nde 12 hikâye halinde bulunmaktadır.
Vatikan’da bulunan ve Vatikan yazması olarak bilinen 6 hikâyesi de bu 12 hikayeden farklı değildir.
Dede Korkutun yaygınlıkla bilinen hikâyeleri şunlardır:
1-Dirse Han Oğlu Boğaç Han
2-Salur Kazanın Evinin Yağmalanması
3-Kam Büre Beg Oğlu Bamsi Beyrek
4-Kazan Beg Oğlu Uraz Beg’in Tutsak Olması
5-Duha Koca Oğlu Deli Dumrul
6-Kanlı Koca Oğlu Kan Turali
7-Kadılık Koca Oğlu Yegenek
8-Basatın Tepegöz’ü Öldürmesi
9-Begel Oğlu Emren
10-Usun Koca Oğlu Seğrek
11-Salur Kazanın Tutsak Olması
12-Dış Oğuz’un iç Oguz’a İsyanı
Bunların haricinde yakın zamanda Türkmenistan’da 4 yeni Dede Korkut Hikâyesi’nin daha dil uzmanları tarafından derlenmiş ve yayınlanmış olduğunu öğrendik.
Bunlar
1.İğdir destanı (rivayeti)
2.Teke Muhammet rivayeti
3.Salur İtemcek rivayeti.
4.Korkut Kabrin Kazıldı rivayeti.
Türkçe’ye sevdalı ve Türkçe’nin yok olacağı endişesini taşıyan gönüllere su serpmek amacıyla bilgi mahiyetinde bu hikâyeleri sizlere sunmak istiyorum.
SAYGILARIMLA
"KORKUT’UN KABRİ KAZILDI" BOYU
Türkiye Türkçesine tercümesi
Bir oldu, bir olmadı. Kadim zamanda bahşıların piri Korkut Pir denilen kerametli bir adam vardı. O, gelip geçeni, sonradan olacağı bilirdi. Türkmen ilinde Hoca Ahmet yanında yaşardı. Hoca Ahmet’ten dânâ,akıllı, merhametli idi. Uzun yaşayıp bir gün yaşlandı. Günlerin birinde toyda saz çalıp nâme söyleyip dururken birisi yerinden kalktı da:
— "Korkut’un kabri kazıldı." Dedi. Korkut üzüldü, öfkelendi, kalkıp gitti. Bu gidişine Mangışlar’a geldi. Birinin toyunda saz çalıp nâme ayıttı, söz sözlerken, birisi sözünü kesti de:
— "Korkut’un kabri kazıldı." Dedi. Korkut bundan da etkilendi, kalkıp gitti. Sonra Ürgenç’e vardı. Birinin toyunda saz çaldı, nâme ayıttı, söz sözlerken, birisi sözünü kesti de:
— "Korkut’un kabri kazıldı." dedi. Korkut buradan da üzülüp gitti. Bu gidişine Balkan’a vardı. Birinin toyunda saz çaldı, nâme ayıttı. Söz sözlerken yine birisi sözünü kesti de :
— "Korkut’un kabri kazıldı." dedi. Buradan da kalkıp gitti. Alıs’a vardı. Birinin toyunda saz çaldı, nâme ayıttı. Söz sözlerken, birisi yine sözünü kesti de:
- "Korkut’un kabri kazıldı." Dedi. Sonra Korkut Pir buradan da sızlanıp gitti. Merv’e vardı. Birinin toyunda saz çaldı, name ayıttı. Söz sözlerken birisi Korkut Pir’in sözünü kesti de:
-"Korkut’un kabri kazıldı." dedi. Daha sonra Semerkant’a vardı. Burada aynı sözleri işitti. Korkut "Yazgıdan kaçmak olmuyor" diyerek Türkistan’a geldi,bir süre yaşadı,. kabrini de kendisi kazdı, burada öldü. Korkut Ata, ölmeden önce de, "Ölümden kurtulmak yoktur." diyerek vasiyet etti.
Korkut, halkın "iyi gören adamı" olduğu için, cenazesine Türkistan’dan bütün Türkmen ilinden pek çok insanlar geldi. Korkut ziyaret ederler, kabrini ziyaretgâh bilirler, kümbet kaldırırlar. Her cuma günü, Korkut’un kabrinin yanı bir toy meydanı gibi olur. Ziyarete gelenler koyun-koç keserler. Açlar doyurulur. Çıplaklar giydirilir. Hayır-hasenât edilir. Ziyarete gelen cümle insanlar Korkut Ata için dua ederler.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.