- 804 Okunma
- 2 Yorum
- 2 Beğeni
Kamyon Necmi
Bir köyde belli başlı neler vardır? diye sorsam herhalde birçok insan, cami, okul, bakkal, kahvehane, çeşme ve köyün delisi der. Kamyon Necmi de yapalak köyünün delisiydi. Onun bu ruh halini anlamak için taa çocukluğuna inmek gerekir zira her insanın bir deli yönü, bir de akıllı hali vardır. Hangi yönüyle hayatına devam edeceğine karar kılınan bir de dönüm noktası… Eh işte, ben böyle bilir böyle söylerim.
Necmi, köyün en akıllı çocuklarından biri olup ilkokulda okuma yazmayı, aritmetiği sınıfındaki diğer arkadaşlarından daha hızlı ve dolayısıyla daha erken öğrendi. Her ne olduysa bir gün inekleri katmaya gittiğinde eve dönmedi. Babası onun işten kaytardığını düşündüğü için öfkelendi ve onu bulup apar topar eve getirmek için köy meydanına indi ama Necmi’yi bulamadı. Eve dönerken de kestirmeden geleyim düşüncesiyle dar ara sokaklara saptı. Eve yaklaştığında ise ne görse beğenirsiniz bizim Necmi yere boylu boyunca uzanmış uyuyor. Uyandırmak için dürttü olmadı, bağırdı Necmi duymadı, kalk ülen diye bir tekme savurdu Necmi sayıklaya sayıklaya ayıldı ama ne ayılma! Normal bakmıyor, normal konuşmuyor. Babası, “kendine kızmayayım diye numara yapıyor haylaz,” dese de bu numara işi bir türlü bitmedi. Gün geçtikçe de Necmi de bir tuhaflık sezilir oldu. Oyun arkadaşlarından uzaklaştı, komşuları görmezden geldi, Aile fertleriyle iletişimi kesti. Necmi hiç kimseyle alakadar olmaz halde sadece oyuncak kamyonuyla oynar oldu. Komşular: “Bu oğlanı bir doktora götürün nesi varsa belli oluverir çocukcağız normale döner,” deseler de Necmi’nin babası Nuh dedi peygamber demedi ve oğlunun hasta olduğunu kabul etmedi doktora da götürmedi. Necmi zamanla okulu bıraktı sadece ne deniyorsa söyleneni yapar oldu.
Necmi’nin anası çocuğu doktora götürmek için yeltense de kocası engel oldu ona söz geçiremedi. adamın oğlu gözleri önünde kayıp gidiyor olduğu halde görmedi. Necmi’nin babası cimrilikten bu durumu görmezden geliyordu. “Nesi var oğlanın aha inekleri katıyor, bahçeyi suluyor çapalıyor davara gidiyor tek kusuru kamyonla oynamak böyüyünce onu da bırakır” diyordu.
Ancak bir gün oynamaktan ineği katmayı unutan çocuğun bu haline öfkelendi elinden kamyonunu alıp yere çarptı. Kamyon param parça oldu. O günden sonra da Necmi kendisi kamyon olup “düt düt” diye koşturmaya başladı. O zaman baba her şeyin farkında oldu. Lakin götürdüğü doktorlar çok geç kalmışsınız dedi.
Yarayı büyütmeden iyileştirmek gerekir, yaranın alanı genişledikçe iyileşmesi zorlaşır ve iyileşmesi için gerekli olan zaman uzar. Bazen de çözümsüzleşir. Necmi köyün en zeki çocuğu iken bugün diğer çocukların alaylı tavırlarla gülüp geçtiği kamyon Necmi olmuştur.
Songül A. YIMAZ