- 873 Okunma
- 3 Yorum
- 6 Beğeni
Bir kırık aşk hikayesi
Kalem kırılmıştı
bir kere aşktan yana
Ayrıldılar..!
Herkes yeni bir hayat kurdu. Bu yeni düzende hayat akıp gidiyordu işte..
Bir yılbaşı arefesiydi adam vitrinde beğendiği elbisenin kırmızı rengini sormak için içeri girdi.Raftaki kıyafetleri düzeltmekle meşgul olan arkası dönük bayan satıcıya seslendi..
_Bakar mısınız hanımefendi vitrindeki elbisenin kırmızısı varmı?
Kadının aklı düzelteceği kıyafetleri ile meşgulken adamın yüzüne hiç bakmadı bile.
_ tabi beyfendi buyrun burda aynı modelin farklı renkleride var hangisini istersiniz diye cevap verdi
Sonrasında adamın parfümünün kokusu takıldı burnuna ne kadar tanıdık ve aşinaydı bu kokuya .
Hey Allah şimdi neredende gelmisti aklına O geçmişteki adam.
O unuttuğunu sandığı adam ile aynı marka parfüm kullanıyorlardı heralde deyip bir silkelenmeye çalışırken kadın icinde gayri ihtiyari merakla adama dönerken adamı ona bakarken buldu adam çoktan kalakalmıştı kadında...
Evet Oydu ..
Yılların izleri ikisinide vururken bile yinede kalpleri birbirini görünce alabildiğine hızlı atıyordu.
İkiside bir an geçmişe gittiler gözleri dolu dolu ama hiç tanımamışcasına geçmişe hiç gitmemişcesine kadın vitrindeki elbisenin kırmızısını çıkardı.
Tır tır titriyordu kadın...
Gözü O anda adamın sol elinde patlayan alyansa takıldı.
Sonrada kendi alyansına...
_Sanırım eşinize alacaksınız bu elbiseyi dedi.
içinden binlerce şey geçiyordu kadının O alyansın sahibi kadın ben olmalıydım ben diye haykırmak isterken susturdu yüreğine inat dilini.
Adamda belli belirsiz dudaklarında acı tebessüm ile;
_Evet bu iyi bunu alıyorum paketler misiniz? dedi.İcinden sen olmalıydın evet sen parmagımdaki alyansın sahibi ama ah kader dedi için için..
İkiside kasırgalardan nasipli yüreklerini susturup birbirlerini hiç tanımamışcasına hareket ettiler.
Sadece gözleri ile konuşuyorlardı.
Adam elbiseyi alıp parayı odeyip cıktı dükkandan..
Kadın öyle kalakaldı hakim olamadığı gözyaşlarıyla.Oysa ikiside basit bir gururun acı meyvesini yiyolardı şimdi keşkelerde kurdukları hayatlarında.
Kadın kasanın yanındaki koltuğuna yığıldı ve kasanın kenarına bırakılan cakmağı eline aldı hala sıcacıktı hatırladı.O’na o çakmağı yıllar önce O almıştı ve adam onu hiç kalbinin üzerınden çıkarmadan ceketinin cebinde yıllarca taşıyordu ve
"sen hala kalbimdesin seni unutamadım buda ispatı" dercesine bırakıp gitmişti O’ndan geriye kalan O çakmağı.
Adam ise arabasına bindi elindeki hediyeye baktı elini sol göğsüne götürerek sızlayan kalbini sıvazlarken direksiyona elleriyle hızlı hızlı vururken ağlıyordu geçmişine lanet ederek keskeleri ile...
İşte böyle hepimizin içerilerde bir yerlerde sakladığı vardır muhakkak bir kırık hıkayesi sonu mutlu bıtmeyen..
Onların ki gibi..!
Nevin Aktekin Gülfırat
YORUMLAR
Hikaye ve içtenliğine söz olamaz...
Daha beteri var mı var...
Felaketleri keşkesiz izlemek, gözü açık...
Gitmeden gitmek...
Koşu bitince de koşmak...
Romanı bile bile kötü yazmak...
Burası orası içindir; Leyla' yı orada ummak...
Ve daha neler, ne ulvî niyetlerle çalkalanmak...
Dayanın sevenler çoğu gitti azı kaldı...
Rabbim beşer iktizası olan şeylerden korusun...
Çok saygımla.
Nevin Aktekin Gülfırat
Yüreğinize sağlık hocam.
Çok çok Amin 🤲
Saygılarımla huzurlu vakitler diliyorum
Anıların kaybolacak olursa ruh daha çok sözcükler fısıldayarak mühürlenmiş hafızayı dalgalandırır.
Nevin Aktekin Gülfırat
Sevgilerimle mutlu akşamlar diliyorum ☕🌺
Nevin Aktekin Gülfırat
Saygılarımla huzurlu akşamlar diliyorum 🙏