- 370 Okunma
- 1 Yorum
- 1 Beğeni
Umut Ediyor Hayaliyle Avunuyorum.
Çağ iletişim ve etkileşim çağı ya.
Araştırmanın,
Eskiyi karıştırmanın,
Farklı bir şeye ulaşmanın,
Onu paylaşmanın,
Üzerinden yazışmanın..
……………………………….
Eşim kendisine iletilen bir resim gösteriyor.
Çoook eskilerden.
Yıllar öncesinden.
Belki atmışlardan belki yetmişlerden.
İlkokul yıllarınden.
Bilebilecekmisin bir bak diyor.
Beni tanıyacak mısın.
Şimdiki halime benzetecek misin.
Ayrıntıyı fark edecek misin,
Nüansı görecek misin.
……………………………….
Gözlüğünü tak.
Dikkatlice bak.
Yaşlanınca gözlükde çözüm değil.
Yinede net değil pusluluk var.
Uğraş veriyoruz biraz.
Zaman harcıyoruz.
Sağa kaydır.
Olmadı sola kaydır.
Biraz büyüt.
Yakınlaştır.
Zorlansamda işte busun,
Elinde mandolini olansın diyorum.
………………………………..
Diyorum ama bir şeyi de söylemeden edemiyorum.
Siz mandolin çalarken ben öküz güdüyordum.
Çift sürüyordum,
Tırpanla ekin biçiyordum,
Harman kaldırıyordum,
Koyun kırkıyordum diyorum.
………………………………..
Bir itirafta bulunuyordum.
Bir farka dikkat çekiyordum.
Siz mandolinle şarkı söyleyeceksiniz,
Bol bol eğleneceksiniz,
Biz ise tarlada geniş yazıda güneşin altında kavrulacağız.
Çiftle çubukla uğraşacağız.
Çocuk yaşta geçime katkıda bulunacağız.
…………………………………
Bir resim geçmişe gitmeme neden oluyor.
Hatırlamama,
Anılarımı tazelememe,
Düşünmeme neden oluyor.
İyi ki yaşamışım diyorum.
Bu zorlukları görmüşüm.
Mücadele etmiş göğüs germişim.
Hayata hazırlanmışım.
Bunca hatıra biriktirmişim.
…………………………………...
Anlatabiliyorum.
Eşime dostuma aktarabiliyorum.
Fırsat buldukça yazabiliyorum.
Yayınlayabiliyorum.
Okuyucuya ulaştırabiliyorum.
…………………………………..
Yaşamları mukayese ediyorum hem.
İmrendiklerimizi.
İç geçirdiklerimizi.
Ulaşamadıklarımızı.
Göremediklerimizi.
Elde edemediklerimizi..
………………………………
Yaşamımızdan tadamadıklarını.
Bu hayatı anlamadıklarını.
Bizi tanımadıklarını.
Hep böyle düşündüklerini.
Yüzleşmek,
Gerçeği görmek istemediklerini..
………………………………..
Oradan atlayıp bu güne geliyorum.
Elde edilenlere.
Biriktirilenlere.
İlmek ilmek örülenlere.
Bir kenara konulanlara.
Vakti saati geldiğinde gün yüzüne çıkarılanlara.
……………………………….
Mandolinden neye.
Akabinde neyzenliğe.
Fırsat buldukça Çaykoski’ye.
Popa caza.
Alt kültüre üst kültüre.
Yerliye yabancıya.
Bazen Itri, Dede Efendiye.
Bazen Bach’a oradan Mozart’a..
……………………………….
Bense hayaliyle avunuyorum.
Sadece umut ediyorum.
Nıyetimi diri tutuyorum.
Bir gün saksafon üflemeyi,
Çoğu zaman Pavarotti izlemeyi,
Kimi zaman Kazım Koyuncu dinlemeyi,
Mahzuni, Sulari, Pir Sultan ve Yunus’a gitmeyi,
Mevlana’dan, Şems’den, Hacı Bektaş’tan bir tas su içmeyi.
Sonrasında kendimden geçmeyi.
Boyut değiştirmeyi.
Alemler arasında seyahat etmeyi..
Kemal SEYFİ
22.12.2020
YORUMLAR
Muhteşem!..Hayat bu işte birikimlerle dolu bir yaşam.Ve son nefese kadar birikim..Maddiyattan bahsetmiyorum...Yaşamı değerli kılan manevi birikimler..Yani somut değil soyut olanı..İnsanca yaşamayı düstur edinmeli..Hayatımızı etkileyen unsurlar aynı zamanda yön de verir hayatımıza..Bu da sizin değerli eserinizde bahsettiğiniz gibi çeşmeler akarken testiyi doldurmakla mümkündür..Her değerden bir yudum bile almak büyük bir mutluluk bizler için..Saygıyla..