SANA BIRAKTIĞIM EMANET
Senin haberin yoktu belki ne kadar sevdiğimden ama ben öldüm sevdamdan. Eridim bu ateşin içinde. Ateş sendin kavrulan ben. Bir kahve tanesi gibi içinde yandıkça tadımı aldım üzerime. Senin ateşin bana tat verdi amaryllis. Ah portakal çiçeğim, benim güzel kokulu prensesim. Bilir miydin böyle olacak? Biri çıkacak seni bulacak ve senden tat alacak. Ben bilemezdim sende böyle kavrulacağımı. Yandıkça zevk alacağımı. Seni beklemek bir heyecan oldu, gözlerine bakmak bir ayrıcalık. Seni bekler oldum geçip giden dönmeyecek zamanımda. Seni hayal eder oldum kör kuyuların diplerinde… Kör oldum sana. Körlüğüm sevdamdandır hissedilmez dışardan. Her şeyi görürüm esasında ama yoktur manası ta ki bulana kadar sevdasını. Bir zevahir böyle baştan çıkarır, böyle karşı konulamaz olmamalı. Suçtur bu.! Eziyettir zira bana. Çünkü kaybolurum bedeninde bulamam kendimi. Çünkü dalarım gözlerine çıkamam bir daha. Hapsederim kendimi bedeninde çıkaramazsın bir daha. Ben olursam içinde safderun kalbin ne yapar alemde. Fazla kirliyim senin temiz kalbin için bilirim. Ama karşı koyamıyorum anlasana. Karşı koyamıyorum fevkalbeşer senliğine. Portakal çiçeğim bilir misin korusam da seni bu evrenden koruyamam kendimden. Sen koru kendini benden. Ben sakınamam seni kendimden. Bencilce isterim seni sadece kendi benliğime. Amaryllis söz ver bana yara almadan çıkacaksın bu sevgi dolu savaştan. Ben seni üzemeden nokta konacak her şeye. Zira olurda bir gün yaparsam geri dönüşü olmayan bir şey sen üzülmeyi hissetmeye başlamadan yok olurum ben. Hatalarım düşünmeden yaptığım hareketlerdir, sonu hesaba konmadan yapılmış eylemdir ve ben böyleyimdir. Ve sana bıraktığım en büyük emanet senin ta kendindir.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.