- 431 Okunma
- 2 Yorum
- 1 Beğeni
ASGARİ ÜCRET
Nasıl bir pişkinlik bu ki, hoşgörüye bırakıp, sevgi ve saygıdan yoksun, yapılan onca yatırımı hiçe sayarak, kalplerinin pencerelerindeki vicdanlarının bile terk ettiği, dört tarafımızın düşmanla çevrildiği her zamanki hassas ve kritik dönemde, hırsları önde, kendileri arkada ve kendilerini başıboş birer varlık sanan, köşelerindeki sütunlardan, dini duygularımızla oynama özgürlüğünü bulan, kalemlerinden cehalet fışkıran fırsatçı fosilleşmiş filler. Dalga geçtiğiniz okur yazar karıncalar, dini kavrayıp anladıkça, sizi ölçümüz olan Yüceler yücesi Kur’an’dan tanıyacak, saptırdığınız batıl yoldan, tek doğru yol olan Hak yola sapacaklar İnşa’Allah. Kur’an’a ve Sünnet’e inanmayan, kitabı olmayan zihniyetler. Daha kaç asır geçmesi gerekiyor, Yüce kitabımızın tüm insanlığı nuruyla aydınlattığı ayetleri ve sünneti anlayıp, uygulamaya,yaşamak ve yaşatmaya.
Evet haklısınız hep aynı senaryo ve aynı tiyatro.
Asgari ücret hesaplanırken, kaç ekmek, kaç gram peynir, kaç adet zeytin alabiliyor, 4 kişilik aile, işte kapitalist sistemin asgari ücrete dar görüşlü bakışının özeti bu. Kapitalist sistem iki çocuğa izin veriyor. Aile 5 kişi olursa Çin standardı gözüyle bakıyor.
Ne yazık ki hepimiz bu kapitalist sistemin bize dayandırdığı sisteme boyun eğdik açmadık gözümüzü kulağımızı, din ne diyor, Allah ne emretmiş, baktık mı? Din kelimesini duyunca indirdik şalteri.
Çünkü bize öğretilen din, sadece namaz kıl, oruç tut, camiden çıkma. Gerçek din böyle demiyor elbette, suçlu bizleriz, bahsetmiş olduğum batıl kapitalist sistemle, dini ayırdık her işimizden ve kapitalist beşeri sistemi kayırdık. Bize ne sunduysa sistem yedik, içtik, eğlendik. Boşa geçti ömür yıllarca. Peki beşer sistemlerin kurduğu, kuracağı, Allah’ın kanunlarını hiçe sayan sistemle insanlar mutlu olabilir mi? Kullarını en iyi bilen tanıyan Allah değil mi?
Hiçbir avrupa sözleşmesinin ve amerika kovboy kanunlarının olmadığı dönemlerde,
Peygamber Efendimiz (sav) 1400 sene öncesinde asgari ücreti şu 4 temel madde ile belirlemiş.
Bizden biri işe girdiği zaman,
1) Evi yoksa evini almış olsun
2) Evli değilse evlenmiş olsun
3) Evinde hizmetçisi yoksa, hizmetçisi olsun
4) Bineği yoksa, binek bulsun diyor
Allah’ın şeriati. Göklerin kuralı bu, rahmeti bu. Allah’u Ekber.
İşte biz böyle bir dinin ve Peygamber’in ümmetiyiz.
Hiçbir beşer, beşeri sistemler sonsuz, ölümsüz değildir, Sonsuz ve Ölümsüz olan sadece Allah. Beşeri sistemler tiyatro oynar, patron işçi yüzyüze tehditler savurur, lokavt grev kararı tiyatrosu başlar. Sonra kutlamalar başlar.
Allah’ın kitabı, yasası hakikatı yazar. İnsanoğlu için en uygun olan çözümü sunar.
Ne diyelim, Allah’ın vahyettiği kitabı hiçe sayan, kitabı olmayanlar ile asgari müşterekte birleşmek dileğiyle.
Lütfiye Çanacık
YORUMLAR
MÜSLÜM BAYRAM
:))
susup,
hangi aklı salim bu yazıyı ilk yorumlayacak diye saygıyla bekliyorum.
eyvallah.
MÜSLÜM BAYRAM
himmet aygüt
zatı mıuhterem bizim kapıdan değildir.
eyvallah.
MÜSLÜM BAYRAM
Ve gerekli ikramı adab gösterilir
Kalp anahtarı çatlakların işi olmaz bu kapıda
Olmasında
himmet aygüt
utanmanın erdem olduğu doğrudur,
yazıya bakmayıp bize giydirenin bizden olmadığı da...
sahibini bulursak vereceğiz, insanlık adına hem de.
MÜSLÜM BAYRAM
Ben özet geçtim
Senin kör bakışın İslamın Devrimci derinliğinde kaybolur
İki gözü gören biri sandığınla kal sen olur mu çakma yoldaş
himmet aygüt
yarın hangi kapıda havlayacağını saymayız biz de,
bu gün sütünü bol, ekmeğini bol verdiğimiz Köfte'nin...
ha köfte, nice yazımız ve şiirde adını anmışlığımız bakidir, Köpeğimiz...