- 319 Okunma
- 0 Yorum
- 1 Beğeni
EMPERYALİZME KARŞI
18 Nisan 1921 tarihinde, Hakimiyeti Milliye gazetesinde ’’Emperyalizme Karşı’’ başlıklı bir yazı yayımlandı. Yazının altında Mustafa Kemal Atatürk imzası vardı:
Emperyalistler her tarafta harp tehditlerini yeniden ortaya atıyorlar ve bu maksatla mesailerini artırıyorlar. Lakin bunlar da sermayedarlık idaresi kadar baki kalabileceklerdir.
Emperyalizm genişleme ve istila ile eş anlamlıdır. Bütün kapitalist hükümetler genişleme ve istila taraftarıdır. Zira sermayedar sınıflar daima mallarını sürecek ticaret pazarlarıyla ham madde aramakla meşguldürler. Bunlar fabrikalarında kullanmak üzere ham madde ve mamullerini sarf etmek içinde ticaret pazarlarına muhtaçtırlar. Kömür, petrol, bakır, kauçuk meseleleri ve diğer ham maddeler medeni memleketler için pek mühim ve esaslı şeylerdir. Bunlar bu gibi ham maddelerin mevcut bulunduğu arazi ve memleketler hakkında çekişir ve mücadele ederler.
Bundan maada yetiştirdikleri sanayi mamullerini satacak müşteri tedariki için de birbirlerinin aleyhinde daimi mücadele halindedirler.
Tabidir ki bu memleketlerden biri bu araziden birine sahip olmak ve oralardaki müşterilerden birini elde etmek istediği zaman hareket ve fiillerin hakiki sebeplerini gizler ve bu konuda bir çok vesile ve bahaneler icat ederler. Irki sebepler, kavmi hüviyetler, milletlerin eğilimleri ve kabileler ve aşiret meseleleri mevzu bahis olursa medenilik mecburiyeti gibi iddialar ortaya atılır. Zira sömürgecilik emperyalizm tarifleri ve vasıfları arasındadır.
Bu son sıfat bütün dünyaya hakim olmak isteyen büyük devletlere tahsis edilebilir. Fakat bunu genişleterek ikinci derecede hükümetlere tatbik etmek mümkündür. Lehistan, Romanya, Yugoslavya ve Yunanistan dahi arasındaki nispet muhafaza edilmek şartıyla İngiltere ve Fransa kadar hırslıdırlar.
Çar Rusya’sı İstanbul ve Boğazlar’ı talep etmek suretiyle emperyalizm ihtiraslarını meydana koymuştu. Avusturya ve Macaristan Balkan Slavlığını yutmak veya yutmaya çalışmak Almanya’da Türkiye Asya’sına yerleşmek suretiyle bunu ortaya koymuşlardı.
İngiltere Travsval’da ve en son defada İran ve El Cezire’de; Fransa, Fas ve Suriye’de sınırsız ilhaklarda bulunmak maceralarına girişmişlerdi. Onların beynelminel siyasetlerinin esasını bu teşkil ediyordu.
1914 senesi harbi emperyalizm eğilim ve cereyanlarının çarpışmasından zuhur etti. Harp emperyalistlerden bazılarının mevcudiyetini muhafaza etmişse de bir takımlarını da mahv ve yok etti. Bu pek büyük ihtiraslar gösteriyorlar. Amerika ve Japonya’da, Fransa ve İngiltere’nin takip eyledikleri planı takip ediyorlar.
Emperyalizm aleyhinde mücadele ilan etmek vicdan olan bütün insanlara bir vazifedir. Herkes kendi mesleğinde çalışmakla beraber beynelminel bir işbirliği ile bu maksadı temin eylemelidir. Lakin dünyayı ele geçirmek isteyen yayılma ve istila taraftarlarının azgın tehdidinden cihanı kurtarmak ancak kapitalizmin kaldırılmasıyla mümkün olur.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.