- 413 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
Sanal
Sanal
Sözlük manası; " Gerçekte yeri olmayıp zihinde tasarlanan, mevhum, farazi, tahmini."
Boyutları kısaca hatırlayalım. Boyutsuz, hiçlik- esas kaynak- hep veya hiç; geometride nokta.1. Boyut, tercih- ben; geometride (sicim) çizgi. 2. Boyut, tasarı- ruh; geometride alan. 3. Boyut, madde- beden- varlık; geometride hacim.
Sanal, 2. Boyutta tasarıyı ifade ediyor.
Bir şey, hiçlikten (Boyutsuz) tercih (1. Boyut) ile çekilir, tasarı (2. Boyut) ve hacim (3. Boyut) ile varlık olarak açığa çıkar.
Hiçlik, belirsiz kaynak. Tercih olmasa tasarı da olmaz. Tasarı olmadığında madde de olmaz!
Şimdi, sanalın yerini belirlediğimi umuyorum.
Madde veya olayın, 3. Boyutta açığa çıkması için hiçlikten başlayan boyutsal yansıma var. Zaman, sadece 3. Boyutun ürünü. Zamansızlık, eşzaman olarak da düşünülebilir. Aslında sıralama yok! Sıralama ve aşamalar, varlık hacminde olanı anlamak için açığa çıkar.
Günümüzde "Sanal" önem kazandı. "Zamansızlık" akıldan çıkarılmadığında sanal için belirlenen yerin de sanal olduğu görülebilir. Sonuçta boyutsuzluk ve ondan çıktığı düşünülen boyutlar da sanal! Hepsi sanal!
Aslen sanal alan, boyutlardan bağımsız değil!
Popüler olarak "Sanal" söylemi; "Gerçekte olmayan, zihinde tasarlanan, mevhum, farazi, tahmini." şeklinde kullanılır.
Gerçekte olmamasından kasıt, soyut olması. Soyut tasarının gerçekte olmadığından kasıt da 3. Boyutta, madde hacminde görünmemesini ya da görmeyen için "Yok" ifade eder. Zihinde tasarlanan, mevhum, farazi şeklindeki anlamları da açık. Tahmini anlamı, tam karşılamıyor.
Sanal için "Alan", madde için de "Hacim" kullanıyorum.
Popüler alanda, "Söz"; hacimde ise "İş" önemli. Lafa bakılmaz işe bakılır! Çok güzel konuşan birisinin işçiliği berbat ise sanalda kalmış demektir. Hiç söz üretmeyen ama harika işçiliği olanları da bilirsiniz.
Popüler alanda sadece "Söz" üretiminin nedeni, ortamın "Sanal" oluşundandır. Adı üstünde sanal söz üretilebilir. Atölye gibi maddi hacim olsa iş üretilirdi. Sanal alanı beğenmeyenlerin, ileri sürdükleri nedenler arasında "Boş laf üretimi" veya "Zararlı neşriyat" sık duyulur. Sonuçta sanal ortamda üretilen de sanal olacaktır. Sanal alanda boş esip gürlemelerin sebebi, o kişilerin, hacimde olmamaları. Yani iş üretmek yerine "Söz" üretmek. Cazip mi? Cazip! Bu nedenle belki önemi üzerine çekiyor. Kişinin alanda mı hacimde mi olduğunu işi belirler. Bazı alanda estirip üfürenlerin hacimde yani iş hacminde ne ürettiklerine de bakılmalı. Hacimde başarılı olanların pek çoğu alanda fazlaca göz önünde olmaz.
Son tahlilde; bu yazı da sanala hitap eder. Söz, alanı ifade eder; iş, hacimi ifade eder. Kimileri şimdi benim gibi söz üretir. Kimileri de önceleri yine benim gibi "İş" üretir. Sözün önemi, işe dair bakış oluşturmak olabilir. Sözün yerinde olanı hacim olarak açığa çıktığında iş yapar. Yerinde olmayan söz, hacimde sıkıntıları doğurur. Söz, sonucundan anlaşılır. Arife tarif gerekmez! İş yapanın nasihat vericilere fazlaca ihtiyaci yok. Nasihatçilerin iş yapanlara fazlasıyla ihtiyacı var. Nasihatçiler, iş yapanların ürettiğiyle hacimde var olurlar. Sanal olmadan gerçek de olmaz! Eşzamanlı bakıldığında önem sırası da olmaz! Konu anlaşıldı, fazla lafa- sanala gerek yok!
Saygılarımla,
Ahmet Bektaş
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.