İŞİNE YÜREĞİNİ KOYMAK
Bu yazıma bir hikaye ile başlamak istiyorum. Zamanın birinde bir dostu,Yörük aliye misafir olmak üzere köyüne gelir.Daha kapıdan girer girmez yufkanın misler gibi kokusu karşılar onu. Hoş beş edilir hal hatırdan sonra sofra kurulur.Tereyağlı bazlama ve ayran gelir.İncecik zar gibi yumuşacık ve nefis pişirilmiştir.Misafirin çok hoşuna gider dönüşünde bu ekmeğin unundan ister.Bir çuval un alıp köyüne döner.Anlatır evdekilere bu unun methiyelerini.Yaptırır ekmeği ama, nafile.O tat yok. Pazar yapmak için kasabaya iner Yörük Alinin uğradığı kahveye gider. oturup çaylarını içerken açar konuyu,Unu aldık ya sizde yediğim kadar güzel olmadı der.Yörük Ali Buğdayı verdik ama sarı gelini de vermedik ya der.Bence bunun adı işine yüreğini koymaktır..Bununla ilgili güzel sözlerimiz de var Herkes sakız çiğner tadını çingene çıkarır.Ekmeği ekmekçiye ver bir ekmek te üste ver derler.Canı gönülden yapmaya çalışmak başarının sırrı değil mi, İşinin ehli olan insanlar bu insanlar.Kaçımız işimize bu önemi veriyoruz.Mesleğim Öğretmen olduğu için kendimden başlayacağım.Sayın öğretmenim;Kaynağın canlarımız yavrularımız.Onlara sevdiğini hissettirebiliyormusun, velhasıl onları sevdiğini söyleyebiliyor musun. Korkutmadan saygı görebiliyor musun Öyleyse sen görevini yapıyorsun .Dersinde de başarı vardır Baliciler kapkaççılar okulları bile tehdit etmeye başladı.Günü kurtarma telaşıyla tedbirler düşünmeye başladık kameralı eğitim.Her insana bir çip takalım dinleyelim bu daha garanti .Tedbirler bizi nereye kadar kurtarır. Biz eğitimcilere çok iş düşüyor.Bu çocuklar bizim ellerimizde şekilleniyor.Görmemek duymamak çok gada savar diyoruz, neme lazım benden uzak olsun zihniyeti var ya tehlikeyi bunlar büyütüyor.Gençliği dönemeyeceği noktaya getirmeden sahip çıkalım.Bu güzel Alacamız dada herkes elinden geleni yapmaya başlasa diyorum.Daha on beşine bile basmamış yavrular sokağın hakimi bizleriz diyor ki, büyük şehirde biraz haksız da sayılmazlar.Korkmadan sıkıysa ıssız sokaklarda dolaş. Ankara nın dış kapı semtinde alışveriş için bıraktığımız arabamızın camı kırılıp soyuluyor arabanın karşısındaki eczaneye soruyorum hiç bir şey görmediniz mi diyorum ,özür dilerim göremem yoksa beni bura da barındırmazlar diyor.Bunları yapanlar bizim insanlarımız eğitime ihtiyaçları var yaptıklarını kendilerine sor bir tanesi de doğru demeyecektir...İnsanların eğitimini okulla sınırlamak yanlış olur.Her şeyi okuldan beklerseniz yanlışa düşersiniz.Ailenin eğitimi hiç düşünülmüyor,veya bu konuda yapılanlar ne kadar yeterli Aile fertlerinin ilişkilerini konu eden seminerler televizyon yayınları pembe diziler den daha mı önemsiz.Konuşma özürlüyüz galiba.Veliyi çocuğu hakkında bilgilendiriyorum.Tamam hocam biz onunla evde görüşürüz diyor.Ben bu veliden nasıl yardım isterim soruyorum sizlere.Zor un eğittiği nerede görülmüş.Sigara içen birine yaklaşıp izmariti sokağa atma ha derseniz kavga hazır değimli?.Sokaklarımızı temiz tuttuğunuz izmaritlerinizi çöpe attığınız için teşekkür ederim derseniz memnun bile olur çöp arar. Sokağın eğitimi basın ve yayın ın eğitimi bunlar içinde televizyonun eğitimi önem arz ediyor.Televizyonların büyük çoğunluğunun verdiği eğitim de içler acısı her şeye bir kanun bekliyoruz ya artık televizyonlara da yayınlarıyla ilgili ciddi bir düzenleme lazım diye düşünüyorum.Suça özendiren yayınlar öncelikle takip altına alınmalı
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.