Yeiku Hakkında..
Yeiku ismi konusunda tereddüte mahal yoktur. Çok sevimli bir isim ve daha tanımı yok. Bir tane anlamla gelebilirsiniz ama onu da ben kabul etmem müsaadenizle. Bu bağlamda Yeiku; kendi anlamını kendi bulacak. Adsız’ın ad alması gibi, ozanın mahlas alması gibi… Kim verecek, hangi olay veya şiir verecek atide belli olur veya unutulur gider. Önce bir 7 yıl yaşasın. Veya kalacak Yeiku olarak sorun değil bunlar.
Yeiku; senin gönül ve zihin dalgalarının tsunamisi olacaktır Yeikuda. Haiku ile benzerliği ekseri sadece ismi aslında. Y’nin ve Ulu Y’nin teferruatı daha başka…
Ne diyoruz yerel olamayan evrensel olamaz, bu tespit eskiden doğru yazmaz bu çağda, şimdi piknik yapmalıyız çağın ortasında. Kitabın ortasına vurabilmeliyiz mührümüzü…
Resetleme ve güncelleme kaçınılmaz bin bir çok konuda.
Akım olma hevesi ile, kabul görürse akım olacaktır. Çıkarın üç beş tane ad yapmış şair karşımıza, diyelim ki hadi bir şiir akımı başlatın. Yemez, akım başlatmak öyle kolay değil. Bizim ki kendiliğinden defter dostları ile akım olursa olacak. İddiamız yok yani. İddialı bir giriş yapsak da. Zaten yok diyenden kork derler. Lakin “Korkma”….ile başlıyorsa marşımız ey Yeikuda.
Lakin Yeiku; alternatif akım mı, doğru akım mı olacak işte orası biraz muamma.
Yeiku; öz olarak haikunun ablası-abisi, kıt’anın amcası-yengesi, rubainin ninesi-dedesi, çağ zihninin de delikanlısı olmalı.
Çifte su verilmiş Yeikular, üçlüler, beşliler, yedililer …. Gerekirse destanlar ancak yeni doğmuş bir bebekten de hadi Ergenokandan çık, demir dağları erit denilemez herhalde.
Sınırlama mı dediniz; sayı, doğa ve Tanrı ve önünde iki aşılmaz kale gibi gönül ve zihin mısrası..
Önce bir Abc yazmayı öğrenelim de, sınırı sonra düşünürüz. Beş parmağınızla yapacaklarınız sınırı nedir? Beş yüz elle yapabileceklerinizin sınır nerede başlar, nerede biter.
Bu bağlamda sade ol, az de, öz de, tam kalbini yakala, zihnine oturt okurun demeliyiz diyoruz. Somut kelime köklerimiz vardır, sayılardan daha gerçekçi somut kök bulamayız somut olarak.. En önemli özelliği şiire sayıyı nakşetmektir Yeiku. Büyüdükçe umarım bunu göreceğiz, büyüyebilirsek elbette.
*Her mısra birbirinden ayrı olabileceği gibi bir konu bütünlüğü de olabilir.
Yeikunun mısraları tüme gidimle de, tümden gelimle de örtüşür. Tanrı -doğa- sayı- dil(gönül) ve zihin. Öyle bir yaz ki; 5’den 1’e, 1’den 5’e doğru yürüsün anlam. Sanat yapmaya kimsenin önünde engel yok. Hece şiirinde kıt’ayı düşünelim, her mısranın ayrı bir özelliği vardır mesela, dörtlük deyip geçemeyiz, kafiyesi oturdu, durağı oldu deyip geçilemez sadece… Serbest şiirin daha tanımı yok ha işte bu denilebilecek. Şiirin atom altı parçacıkları sesler ve harfler yeri gelir bir imla işareti. İmla işaretlerine de şahsen kabul etmiyorum şiirde gerekli olmadıkça. İstisnaları yutturmayın yeni çağa aspirin diye.
Her şiir sanatı şöyle ki; televizyon seyretmek gibi, görürsün ama alamazsın. Üstad konumuna gelen veya üslubunu oturtmuş kalemler sanki uzatır mısrasının birini ekranın kapısını açıverir de…de işte…
Öykünme ve esinlenme konusuna gelince; muzdarip olmayan olsa olsa ilk insanlar veya ilk konuşmaya başlayan maymunlardır hangisini kabul ederseniz edin inanç olarak.
Yanlışım varsa belirtin; Haiku üç mısra 17 hecedir. Mısralarının esprisini bilmiyorum, bizim üstat dediklerimizden verilen örnekler bile tam Haiku olmuyor.
Sayısal gerçekliği gerçek bir Yeiku, şiir incelemesinde o anın veya devrin tam izini, bilgisini okura asırlar sonra da verebilecektir. Şimdi yapılan tüm şiir incelemelerinde ekstra ilimlerden desteklenerek açıklamalar, çözümlemeler yapılıyor. Ve artık zihin doyurmuyor, gönül şenlendirmiyor,hakikatin yanından geçmiyor.
Önümüze konulan bir çok şair, ders kitaplarında okutulan bir çokları, gitmiş avrupaya ondan esinlenmiş vermiş örneklerini, bakmış farsa ondan esinlenmiş, rusyaya giden ordan esinlenir. Eh biz de ekseri hece kökünde serbest gövdesinde bir esinlenmeye girmişiz çok mu efendim. Dalları göreceğiz daha yapraklanıp meyveye duracağız kim bilir nerede, ne zaman, saat kaçta…
Hece şiiri için, elimizde olan albafemizle veya eski yazı denilen Osmanlıca ile verilmeyen ayak örneği kaldı mı, kafiye örneği kaldı mı sizce? Serbest şiirde, yapılmayan öyküleme, kısaltma, kelime dansı, bölümleme vb kaldı mı ki?
Bana ilk orijinal akımı söyleyebilir misiniz, gerçekten bu konuda bilgim yok. Eğitim öğretim ve aktarım süreçlerini zaten tarihsel olarak, sosyoloji olarak bilmeyen var mı zaten.
Şimdi bağcıyı dövmek için, kelime ve zihin dansı, edebiyat dansı yapmayalım isterseniz. Estetik en önemli unsur diyebiliriz. Güzel gülemezse güzelliği kime ne katar. Güzeli tebessüm ettirebilmeli..
Yıllardır bu hece ve serbest tartışmasına bir orta yol bulma ile çağ dönüşümünde; eski ile yeni arasında bir bağ kurabilecek bir şeyler arayıp duruyorum.
Yeiku sizlere emanet dostlar, defter ailesine emanet.
İlk Yeikumuz şöyle ki; ördek kendi yavrusunu kartal sanır gibi değildi değil mi bu söz.
İkimiz bir ağaçtaki çilek ve kirazıyız.
Ağacı kesiyor robotlar.
274 günde 320 kadın cinayeti ülkemde.
Meşe ağacının kabuğunda yürüyen karınca,
Tanrım benden özür dile. Yeiku...
Öyle derler ya; kışıma bak baharımı gör.
Özetle; sizler var iseniz Yeiku var olacak, her taraftan bir Yeikuda ses verecek. Diğer türlü sal’la gitsin deryaya. Bir girdap gibi bu çağ…
Yeiku yazmaya başladığınızda göreceksiniz, bağımlılık yapacak, yeni bir soluk olacak.. Ugh!.Lakin dinozorlar dişini geçirmezse..
Ekstralar;
*Yeikunun bir mısrası anaçtır, bir mısrası mızrak, bir mısrası göktür, bir mısrası aşk, bir mısrası da gerçekliktir belki.. Tüm bunlara Yeikuda karar verecek.
* İtiraf; üçüncü ve beşinci mısra (sayı ve Tanrı) çok zorlayacak herkesi öyle hissediyor, düşünüyorum. Şairler her zaman olduğu gibi daha çok aydınlatacak insanları bu çağda bu bağlamda. Ve daha gerçekçi seslenecek… Sayıları, ölçümleri, matematiği, sayısal tespitleri vb yeikuya giydirmekte çok zorlanacağız.. Tanrı ile yeni bir sohbet penceresi açacağız bu çağa...
***
Not:
(Çok ben demişsin diyor dost..
Beni sende, seni bende görmüyorsan okuma deyip,
kalkanımızı kafamıza tutalım, kaya maya fırlatırsa deyü...)
Detaylar, örnekler, bilgilendirme, eleştiriler ve yorum sohbetlerini inceleyiniz.
www.edebiyatdefteri.com/198043-yeiku-siir-sanati/
www.edebiyatdefteri.com/198074-heyy-dogum-gunu-partimiz-var-hepiniz-davetlisiniz/
www.edebiyatdefteri.com/siir/1328224/yeiku-black-uclemesi.html
www.edebiyatdefteri.com/198160-edebi-akim-ve-turk-siirinde-yeni-bir-akim-hevesi-ile-yeiku-hakkinda/
www.edebiyatdefteri.com/198207-elestiri-ve-elestiri-ile-beklenen-farkindalik-ve-katki-uzerine-elestir/
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.