Bir Ömür Nasıl Yaşanır

• 15 Ekim 2020 Perşembe 17:58:14

BİR ÖMÜR NASIL YAŞANIR?
Sevgili dostum,
“Bir Ömür Nasıl Yaşanır?” kitabını severek okudum. Duayen tarihçi İlber Ortaylı ile Yenal Bilgici çok güzel söyleşi yapmış. İlber Ortaylı, daha önce de nehir söyleşi kitabı olduğu halde bu kitabı kamuoyunda daha çok ilgi çekti. Çünkü daha önce bilgi ve tecrübesi az idi. Bu kitapta daha bilgili, daha tecrübeli ve daha samimi olarak anlatmış. Her yaş insanı daha bilgili yapar, bilinçli ve öğrenerek yaşadığımız zaman.
Sevgili dostum,
Kitabın ara başlığı ise “hayatta doğru seçimler için öneriler” yazıyor. Yani duayen, çok okuyan, çok gezen, çok iletişim içinde olan, çok sevgi ile yaklaşan bir insanın hayatı gerçekten örnek alınacak bir hayat. Doğru seçim tecrübelerinden doğru öneriler çıkıyor işte.
Sevgili dostum,
İlber hoca diyor ki kitapta” kimsenin senin yanına gelmesini bekleme. Kimsenin seni keşfetmesini bekleme. Sen git tanış, konuş insanlarla. “Kimsenin sizi bulmasını beklemeyin. Nitelikli insanları siz arayın bulun. Ben insanları arar bulurum. İyi hocalardan ders almak için bizzat çok uğraşmışımdır. Neticede kimse gelip beni keşfetmedi. Kimsenin gelecek hali de yoktu.” diyor. Bence kitabın en önemli dersi bu. “Hep yanıma gelsinler” büyük ve bilgili insanlar falanca kitabı da okudun mu? Diye sorduğu zaman “ sen vermedin ki, getirmedin ki okuyalım” diyerek her şeyi ayağına bekleyen gençlere örnek olsun.
Sevgili dostum,
Kimden ne öğrenilir? Bölümünde şu tavsiye çok yerinde “İlla aynı hayat görüşünü paylaştığınız insanlarla dost olacaksınız diye bir kural yoktur. Ben her dostumun hayat görüşünü paylaşmam ama görüşlerinden faydalanırım. Dostlarım Yaşar ve Tilda Kemal ‘in hayat görüşlerini de yüzde yüz kabul ediyor değildim. Böyle insanları bulmak zordur. Bulunca da eğitim görmüş olursun” İnsan kedine değer veren her insandan faydalanabilir. Tabii ki buna inanan ve hayata geçirenler için.
Sevgili dostum,
“İnsan kendi Kendini Nasıl Yetiştirir*” bölümünde de insan isterse kendi kendini güzel yetiştirir mesajı veriyor. Hayatım boyunca bende “insanın en büyük öğretmeni gene kendisidir” demişimdir. İlber Hoca burada bakın ne diyor “ Kendinizi geliştirmek istiyorsanız işinizle gücünüzle ilgisi olmayan konularla da ilgileneceksiniz. Mühendiste olsanız örneğin coğrafya, tarihle ilgileneceksiniz. Müzikten anlayacaksınız, dans edeceksiniz. Milletin halini dert edineceksiniz “ Bu da güzel bir hayat dersi işte.
Sevgili dostum,
Başarı için çalışmak ve verimli ve çok çalışmak lazım. Az çalışıp çok başarı beklemek insanın kendini aldatmasıdır. Buna inanırım. “Nasıl çalışmak gerekir” başlığı altında bakın İlber Hoca’nın tavsiyesine. “ Okuyup yazarak çalışanlara sabahtan çalışmalarını, bilhassa notlar alarak çalışmalarını katiyetle öneririm. Sabahın özel havasından faydalanmak gerekir.” Diyor. “Sabah erken kalkan yol alır” diyen atalarımız da İlber Ortaylı gibi düşünmüş.

Sevgili dostum,
İnsanların tecrübeleri adeta gençlerin hayatını kolaylaştıracak öneriler. Daha önceden başarılı olmuş insanların hayat tecrübelerini anlattığı kitapları okuyan ve düşünerek uygulayanlar faydalı bilgileri hayatına uygulayarak her zaman bunu yapmayana nazaran bir değil binlerce adım önde olurlar.
Sevgili dostum.
Kitabın sayfaları arasında gezinirken, “Nasıl seyahat edilir” Nereleri görmek gerekir” bölümünde çok az para harcayarak ne kadar ülke gezdiğini anlatıyor. Gezmek için para değil, mantıklı düşünme, etkin iletişimin öneminden bahsediyor İlber Hoca.”Her şey para ile alınmaz” mesajını da çok güzel veriyor.
Sevgili dostum,
İlber Hoca gezmek için rota da çiziyor gençlere. “Muhakkak görmek gerekir” dediği dünya müzelerini, “Bir şehir nasıl gezilir? 7 tavsiye” kitapta gezmeyi seven gençlere rehberlik ediyor.
Sevgili dostum,
“Eğitimde hangi tercihleri yapmak gerekir?” adlı bölümde anne ve babalara çok önemli bir tavsiyesi var İlber Hocanın” Çocuğunuzu ne çok fazla övün ne de çok fazla yerin. Bir çocuğu sürekli övmek iyi bir şey değildir. İnsanın çocuğundan dahi diye bahsetmesi, devamlı yermek ve küçümsemek kadar tehlikelidir. Onun yanında olmasını bilin yeter”
Sevgili dostum,
“Ne izlemeli, ne dinlemeli, ne okumalı? “ bölümünde yerli ve yabancı sinemada neler izlenmesi gerektiğini belirterek 26 yabancı film adı veriyor. Tiyatrodan bahsediyor. 32 klasik müzik albümü adı veriyor. “Türkçe’yi sevdirmeleri açısından eskilerden üç ismi özellikle öneririm. Ahmet Rasim, Reşat Nuri Güntekin, Hüseyin Rahmi Gürpınar. Bunlara Halide Edip Adıvar’ı da ekleyelim” 25 tane kitap ismi veriyor okunması gereken. İlber Hoca yazarlar konusunda görüşlerini de anlatmış. Tarihi değerlendirmeleri de yapmış. Tavsiyelerde bulunuyor çokça. Tavsiyeleri mantılı ve doğru olunca da gençler kitabı hem okuyor hem de okutuyorlar.
Sevgili dostum,
“İnsan yaşadığı şehirden nasıl yararlanır” bölümü de var. Türkiye de görülmesi gereken 20 eser listesi de var. Tüm bunları 274 sayfalık bir nehir söyleşide anlatıyor İlber Hoca. Her insan yaşadığı şehiri bir misafiri geldiğinde turist rehberi kadar bilgili olmalı ki misafirini memnun etsin.
Sevgili dostum,
Bu kitabı birkaç tane okumayı seven gence hediye ettim. Gençler kitabı bazıları 2, bazıları da 3 kere okuduklarını ve akrabalarına da tavsiye ettiklerini anlattılar. Ben bu kitabı hediye ve tavsiye etmeye devam edeceğim. Okuduklarımız beğendiklerimizi paylaşmak da en az okumak kadar önemli bence. Gerçekten de insanın okudukça okuyası gelen ve çevresine hediye etmesi gereken kitap. Çok söze de yazmaya da gerek yok. Ben kısaca anlattım. Anlayan anlayana da anlatsın.
Başka bir kitabın tanıtımında ve değerlendirmesinde bulunmak üzere