Sevgili "kardeşim" Müslüm...
Anlayana muhteşem bir yazı.
Hep neye şaşarım biliyor musun ?
Atatürk o kadar büyük adam ki, ne bir grup vatan haini ondan vazgeçebiliyor ne de azılı Türk düşmanları. İşin ilginci son zamanlarda PKK'lıların içinden bile Atatürkçü olduğunu iddia eden soytarılar çıkıyor.

Oysa Atatürk koyu bir Türk milliyetçisidir.
Bakıyorsun Türklüğe düşman bir naylon adam Atatürkçü olduğunu iddia ediyor. Ya da bakıyorsun ki Türklükle hiç alakası olmayan azılı bir Türk düşmanının kuyruğuna takılmış ama Atatürk ve Türklükten vazgeçemiyor.

Ne yaman çelişki değil mi ?

Lozan'ı beğenmeyenlere bir bakalım kimlermiş !

Lozan imzalandığında ne savaşacak gücümüz kalmıştı ne de yiyecek ekmeğimiz...
Bu şartlarda oturduğumuz o masadan bugünkü sınırlarımız çizilmişti. Peki eleştirenler kim ? En güçlü olduğumuz dönemde mevcut sınırlarımız dışındaki bize ait tek yer neresiydi ? Süleyman Şah Türbesinin üzerine konuşlandırıldığı kara parçası. Bizimdi ve her zaman kırmızı çizgimiz olmuştu. Peki ne oldu ? Üç beş çapulcu istedi diye Rahmetlinin naaşını bir top arabasına koyup o toprağımızı tek kurşun atmadan IŞID'lılara teslim ettik ve bunu da "başarılı bir operasyon" olarak kakalamaya çalıştılar. Yani başarılı bir operasyonla arkamıza bakmadan kaçtık ! Sonra ne oldu ? Bize ait ve Lozan anlaşması gereği silahlandırılması kesinlikle yasak olan 18 adamızı sessiz sedasız Yunana teslim ettiler.

Şimdi; düşünebiliyor musun bu muhteremlerin Lozan masasında olduğunu ??? !!!
Vallahi donumuza kadar teslim ederlerdi. Ama şimdi car car ötüyorlar.

Uzatmamak için sadece yukarıda saydığın maddelerden bir tanesine değineceğim. Ki zaten o da diğerlerini kapsıyor.

Kapitülasyon denen taviz, zaten Osmanlının bitişi anlamına geliyordu. Türklere ticaret yasaktı. Yapmaya mahkum oldukları iş lağımcılık, kayıkçılık, nalbantlık, seyyar satıcılık ve benzeri ayak işleriydi. Ticaret tamamen gayri müslimlerin elindeydi. Ülkenin bütün zenginlikleri onların elindeydi. Biz Türkler ise onların uşaklarıydık. Türkler Osmanlının aklına sadece asker ve vergi gerektiğinde gelirdi.

Bugün de yapılmaya çalışılan budur. Ülkedeki işletmelerin neredeyse tamamı ya Araplara, ya İngilizlere, Ya Amerikalıya, ya İsrailliye, Ya Yunana, Fransız'a satıldı. Ama asker yine Türk ! Bu hükumet iktidara geldiğinden beri bakanlar kurulunda kaç tane gerçekten Türk olan bir bakan yer aldı biliyor musun ? Ben söyleyeyim: Hiç !

İçimizdeki Yunanlıların yalandan burun kıvırmalarına bakma sen. Onlar için için Atatürk'e hayranlar.

Sen bir düşünsene, bir ülke askerlerimizi sabaha kadar bombalıyor, neredeyse bir taburu yok ediyor ve Atatürk'te o ülke başkanının ayağına gidiyor ve kapıda garson gibi bekletiliyor ! Sence mümkün müydü ? Bu bile farkı özetlemeye yeter...

Paylaşım için teşekkürler Müslüm kardeşim.

Sevgi ve saygılar...

Not: ben daha fazla uzatmayayım, çevrede saç düşmanları var :)))

sayın ustam,
utanmayı bilmeyenler göstermiştir ki her şart ve her durumda bunu bilemeyecekler...
Lozan küllerinden doğan bir toplum aydınlığıdır
ve hem de üstüne nice yüzyılların karanlığının serpildiği bir ulusun üstüne...

eyvallah.

Muhteşem aydınlatıcı bir paylaşım.Yüreğinize sağlık..Nasıl da gözden kaçırmışım.Saygıyla..

Ozanım Merhaba!

Bu güzel yazınız için ben bir şey demeden, yazmadan sözü Hulki Cevizoğlu'na bırakmak isterim.

"1919: Hepimiz biliyoruz! Ama bilmediğimiz çok önemli bir şey var: Bizi kim işgal etti? Okuttular: Yunan, İngiliz, İtalyan, Fransız... Oysa, George Orwell’ın “1984” romanındaki gibi gizli bir el tarafından tarihten “kazınıp çıkarılan” ve gizlenen bir gerçek var: 1919’da Türkiye’yi ABD işgal etti!

"Bu kitapta, tarihten gizlenen çok önemli bir gerçeği, yazılı ve görsel belgeleriyle nefesinizi tutarak okuyacaksınız. Ayrıca, gençlerimizin de konuyu rahat kavramaları için çizgi roman biçiminde özetleyerek Türkiye’de bir başka ilki de gerçekleştirdik."



Kitabın Adı:1919 Gizli ABD İşgali

Yazar:Hulki Cevizoğlu

Kağıt Bilgisi: Ayveri/Renkli

Kapak bilgisi: Karton Kaplı

Basım Sayısı: Haziran 2019

Sayfa Sayısı: 296

Türü :Çizgi Roman EK’li İnceleme

Kitap Boyutları: 16x23

ISBN: 978-605-9588-86-7

Etiket Fiyatı:38.00 TL

Dağıtım: 8 Temmuz 2019

Ve Bu Bilgilerden sonra bir çift sözüm var. Her kim ki Lozan'a olumsuz laf ediyor ya da etmişse, Atatürk'ün ifadesiyle o lafı edenlerin kanı asliyesinde bakmak lazım derim.
Selam ve sevgilerimle.

Necati Kavlak tarafından 11/7/2020 2:58:13 PM zamanında düzenlenmiştir.

alıntına sağlık abi.. çok güzel bir paylaşımdı... eksik olmayın.

Bence akıl ve tarih bilgisi de gerek.Eğitim gerek, coğrafya gerek. Vicdan burada başka şey demektir.

SADECE VİCDAN MI....???